Medya: Demir.
Bölümün sonuna kadar internetiniz açık olsun çünkü aralarda medyalar var.
Beş haftalık hamilesiniz!
Ben hamileydim. Bebeğim olacaktı. Bana anne diyen biri olacaktı. Ve en önemlisi karnımda Demir'in kanını taşıyan bir can vardı! Ama şöyle bir şey vardı ki bu bebek sadece benimdi. Şu saatten sonra sadece benim bebeğimdi. Biyolojik babası artık umurumda değildi.
Doktora gülümserken elim karnıma gitti.
Doktor "Birde ultrasonda bakalım" deyince oturduğum yerden kalktım. Beni bir yere yatırtıp karnımı açtırdı. Karnıma soğuk bir şey sürüp ultrason aletini dokundurdu. İlk bir ürpersem de sonradan alıştım. Ekranda bir şeyler gözüküyordu ama ben anlayamıyordum. "Bak şurada" deyince eliyle gösterdiği yere baktım. Karaltı vardı ve ortada bir nokta gibi bir şey vardı. Bir şeyler yaptıktan sonra elime peçete verdi karnımı temizlemem için. Verdiği peçeteyle karnımı temizledikten sonra yattığım yerden kalktım. O masasına gidip bir şeyler yaptıktan sonra "Şu an gayet iyi gözüküyor, haftaya yine gel. Bu dönemler bebek için önemli" dedikten sonra yine bir şeyler yapmaya başladı. Ben üzerimi düzeltirken o konuşmaya devam etti. "O şu an sadece susam tanesi kadar Hira Hanım. Yani bu dönemlerde özellikle karnınıza en ufak bir darbe almayın" Tek kişilik koltuğa oturup onu dinlemeye devam ettim. "Mide bulantılarınız var mı?" diye sorunca "Evet" dedim.
"Göğüs ağrıları?"
"Şey..." Arada bir ağrıyordu ama azıcık ovunca geçiyordu. "Biraz"
"Normal şeyler bunlar. Mide bulantıları ve göğüs ağrıları bir müddet devam edecek. Ayrıca aşermeler de başlayacak. Canın zararlı şeyler isterse kendini frenle. Ayrıca sigara ve alkol içiyor musun?"
Hemen başımı hayır anlamında sallayıp "Şu yaşıma kadar hiç içmedim" dedim.
"Bu iyi çünkü bu iki zararlı şey bebeğe aşırı derecede çok zarar veriyor. Ayrıca bu dönemlerde biraz daha doğrusu bebeğe ve kendine zarar vermeyecek şekilde egzersizler ve yürüyüşler yapabilirsin. Tabi bunları yaparken eşiniz yanınızda olmalı her anlamda" deyince birden yüzüm düştü ama hemen toparladım. Kusura bakmayın doktor hanım eşimle boşanmak üzereyim ve boşanana kadar o benimle ilgilenmek yerine sevgilisiyle ilgilenir!
"T-tabi" deyip sustum.
"Üzülmemeye ve yorulmamaya çalış. Bu dönemlerde mutlu ve huzurlu olmak seni ve bebeğini iyi etkiler" Üzülmemek? Mutlu ve huzurlu olmak?! Hiçbir şey demeyip onu dinlemeye devam ettim. "Bir de seks hayatınıza çok yorulmamak ve çok sarsılmamak şartıyla devam edebilirsiniz"
"Ama ya bir şey olursa?" diye telaşlanıp sordum.
"Dediğim gibi çok yorulmamak ve çok sarsılmamak şartıyla yaptığınızda bir sorun olmaz. Hatta bebek için daha da iyi olur. Eşinizle birlikte olduktan sonra vücudunuzda genel bir rahatlama sağlayan endorfin salgısı yani mutluluk hormonu bebeğe iyi gelir" dedikten sonra yiyeceğim yemekler hakkında bilgi verdi. Daha sonra test sonuçlarını ayrıca bebeğin ultrason fotoğrafını verdi. Teşekkür edip odadan çıktım. Hastaneden çıkınca okula gittim. Okuldan içeriye giresene kadar elim hep karnımdaydı. Ona bir şey olacak diye ödüm kopuyordu. Öğretmenler odasında biraz oyalandıktan sonra dersim olan sınıfa çıktım.
Yazardan
Genç adam elindeki dosyaları incelerken Hira ve sevgilisini düşünüp elini yumruk yaptı. Yumruğunu o piçin yüzünün tam ortasına gömmek istiyordu! Aniden gelen öfke ve sinir patlamasıyla elindeki dosyayı karşısındaki duvara fırlattı. Dosyanın içindeki kâğıtlar yere uçuşurken "Leyla!" diye kükredi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Demir'in Hirası (Zoraki evlilik) #Wattys2016
Ficção GeralYirmi üç yaşındaki bir kadının yirmi altı yaşındaki İstanbullu biriyle evlendirilmesi, bu zoraki evlendirmenin asıl sebebi Töre falan değil asıl sebepler aile sırları! Zoraki evlendiği karısından nefret eden bir adamın Mardinli karısıyla hayat sınav...