Medya: Demir'in Hirası tanıtım videosu!
Herkesle vedalaştıktan sonra arabaya yöneldim. Ön koltuğa oturup çantamı arka koltuğa attım. Demirde şoför koltuğuna oturup arabayı çalıştırdı. Son kez herkese el salladım. Mahalleden çıkarken camı biraz açtım. Saçlarım uçuşurken gözlerimi kapadım. Rüzgar yüzüme çarparken arabanın içinde müzik yankılandı. Müzik dinleyip bir yan da rüzgârın tadını çıkardım. Aniden midem bunalınca elim karnıma gitti. Demir fark edip "Ne oldu?" diye sorunca zor çevirdim.
"Kahvaltı yaptık yeni yedim ya araba tuttu."
"Durmamı ister misin?"
"Hıhı"
Hemen kenara çekti. Direk kapıyı açıp çıktım arabadan.İstifra etmemek için kendimi zor tuttum. Hayır, Demir'in karşısında daha darezil olamam! Midem düzelince arabaya geri döndüm. Su uzattı direk."İstemiyorum, devam edebilirsin" Arabayı çalıştırdı ve yolculuğumuza devamettik. Yol bomboş olduğu için Demirde rahat bir şekilde gazı köklemişti. Araba hızlandıkça benim midemin içi karışıyordu. "Biraz yavaşlar mısın?"
Yavaşladı. "Midem hala bulanıyor mu?" diye sorunca "Biraz" dedim.
"Eskiden araba tutmazdı seni?"
Eskiden? Ulan evleneli daha ne kadar oldu be!
"Çok yedim kahvaltı da o yüzden böyle oldu" deyip geçiştirdim.
"Keşke ilaç falan olsaydı yanımızda, istersen bir benzinlikte falan duralım tuzlu bir şeyler al" Ay ne kadar uzattın be Demir! Şuan resmen beni umursamayan Demir'i özledim. Ne diyorum be ben!
"Sen araba sürmeye devam et beni düşünme"
Hiçbir şey demedi. Uzun bir süre şarkı dinleyip dışarıyıizledim. Bir zamandan sonra o da sıktı. Demir'e döndüm, onu izlemeye başladım. Adama şöyle bir alıcı gözüyle baktımda... Çok yakışıklı be! Alnı genişti, gözleri deniz mavisiydi, sakalları yeni yeni çıkmaya başlamıştı. Kocama şuan yeniden aşık olmuştum sanırım. Yok yok hep hamilelikten bunlar, hormonlarım yüzünden!
Birden bana dönüp bakınca göz göze geldik. "Nazar değdireceksin"
Anlamayıp "Ne?" dedim.
"Yakışıklılığım seni yakıp kavuruyor ve sende nazar değdirecek bir şekilde beni kesiyorsun. Zaten gözlerimden dolayı çok nazar değiyor"
"Yakışıklı olmadığını iddia etmeyeceğim ama üzgünüm beni yakıp kavurmuyorsun" Yalan! İçim eriyor ulan şu yakışıklılığa.
"Hıhı" deyip güldü. Dalga geçiyor resmen benimle.
Konuyu değiştirip "Sana çok mu nazar değer?" diye sordum.
"Evet, özellikle kadın nazarı çok değer"
"Bana da nazar çok değer. İnsan içine çıkayım hemen başım ağrır esnemeye falan başlarım. Gözlerimizden dolayı sanırım"
"Olabilir bir de ben çok yakışıklıyım ya o yüzden çok değiyor bana" Ah be kocacığım egon kadar beynin olsaydı filozof olacaktın. Sadece gülüp geçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Demir'in Hirası (Zoraki evlilik) #Wattys2016
Fiction généraleYirmi üç yaşındaki bir kadının yirmi altı yaşındaki İstanbullu biriyle evlendirilmesi, bu zoraki evlendirmenin asıl sebebi Töre falan değil asıl sebepler aile sırları! Zoraki evlendiği karısından nefret eden bir adamın Mardinli karısıyla hayat sınav...