Bu sokakların hep karanlık olmasını istemiştik.
Ulu orta yerde tutmazdı ellerimi,
Öpmezdi yanaklarımı.
Bilirdi âdabını,edebini.
Bak şimdi bu sokaklar karanlık,
Sen yoksun bu sefer.
Senin olmayışın daha da çok kararttı bu sokakları.
Bir de imkansızlığımız eklenince,
Bizim ruhlarımızla birlikte karardı.
Birbirimizi göremez olduk.
Sonra tamamen kaybolduk.
Başka sokaklarda aydınlık aradık.
Başka sokakları,başka bedenlerde,başka ruhlarla aydınlattık.
Yine de bir ışık varmış oysa ki ruhlarımızda.
Ama bizim için değilmiş.
Anladık.
Sonra aynı aydınlıkta bi başkasının ruhunu sardık sarmaladık.
Kalan kaldı karanlığında.
Ne bir ışık aradı ne de bi başka ruh.
Kala kalmıştı işte karanlık sokağında.
Sonra tanınmayan grupların paldır güldür şarkılarını açtı.
Ve daha da çok kararttı,korkuttu o karanlık sokağı.
Sonra farketti ki ;
Aydınlığını bulan ruh çoktan gitmişti.
Tek başına kalakalmıştı.
Sonra o da vazgeçip gitti.
Ve bu sefer hikayede iki ruh ölmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü Ruhlar #Wattys2018
PoetryZaten hep böyle olmuyor muydu ? Yaralarını sarıp sarmalayan insan defalarca aynı yerden bıçaklayıp kanlar içinde bırakmıyor muydu ? İnsanın tükenişi buradan çıkıyordu.Hergün bilekleri gibi umutlarını keserek.Hergün içinde acıyla savaşıp ve o savaşa...