Ruhu bana ait olan fakat bir türlü gidemediğim adam bu senin için ;
Ellerim,ayaklarım uyuşuyor,hissedemiyordum.
Olayları idrak etmekte güçlük çekiyordum.
Onu çok seviyor,hiç gitmesin istiyorken,
Bedenim ona gidemiyordu.
Ruhum her cümlesinde diz çöküp,dansa kalkıyordu âdeta.
Ayaklarım da bağlanmış bir halat,
ona koşamıyordum.
Geçmişin sancısı çöküyordu üzerime.
Ellerinde bir ruhun cesedi,sarılmak için uzatıyordu.
Korkuyordum fakat direnecek gücüm yoktu.
Yorgundum,yorulmuştum.
Teslim oluyordum..
Kendimi onun kollarına bırakıyordum.
960 günün her saati evimi özlemiştim.
O benim huzur kokan evimdi.
Ağlıyor,ağlıyor gözyaşlarım dinmek bilmiyordu.
Nefessiz kalana dek kokusunu içime çekiyordum.
Evimi özlemiştim.
Biz bu gece güneş ve ayı yok ediyorduk.
Karanlık tamamen karanlığa ait oluyorduk.
Gözlerinde ki parıltı yetiyordu yolumuzu bulmaya.
Ve ben yolumu aydınlatan tek ışığın gözlerinde ki parıltı olmasını istiyordum.
Sarıldığı zaman ki o kalp atışlarının sesini hep hissedeyim istiyordum.
Fakat gidemiyordum işte ona,
Boğazımda ki yumru,kalbimde ki bu sancı engel oluyordu.
Ruhumda sardığım yaralardan sızan kan engel oluyordu.
Geleceğim geçmişimi affetmiyor,
Ve beni mahvediyordu.
İnsanlara karşı ördüğüm bu duvarda onun portesi asılıyken üstelik.
O duvar da onun parmak izleri vardı,benim ise yok oluşumun.
Çok tuhaf değil miydi sizce de ?
Ruhumun katili,asıl ruhumun sahibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü Ruhlar #Wattys2018
PuisiZaten hep böyle olmuyor muydu ? Yaralarını sarıp sarmalayan insan defalarca aynı yerden bıçaklayıp kanlar içinde bırakmıyor muydu ? İnsanın tükenişi buradan çıkıyordu.Hergün bilekleri gibi umutlarını keserek.Hergün içinde acıyla savaşıp ve o savaşa...