Güneşin Kızları bitmiş olabilir ama biz AlSel'i hiç unutmayacağız.
Bu hikayeye dün başladım ve uzun sayılabilecek 6 bölüm yazdım. Umarım okursunuz. Vote vermeseniz de olur. Göz atmanız bile beni mutlu ediyorSelin
Aslında Emre'den pek haz etmedim. Ama az önce Ali'nin beni defalarca öptüğü dudaklarını başka bir kızla paylaşması canımı acıtmıştı. Ben de Selin isem onun canını yakıcam ve bunu yaptığımda inanın ki hissedecek.Emre ile bir süre sohbet ettik. Ali çakma sarışını bir bahaneyle yolladı ve delici gözlerle bize bakmaya başladı. Eh hakettin ama. Emre hemen Ali'ye döndü;
"İzninle kız kardeşinle dans etmek istiyorum abisi" dedi. Bu çocuk düşündüğümden de yılışık.
Ali ağzını açmadan Emre'ye döndüm"Senin gibi tatlı bir çocukla dans etmek benim için bir zevk olucak." Dedim ve dudağı ile yanağı arasına sulu bir öpücük kondurdum.
Ali'nin homurdandığını ve sinirden kudurduğunu biliyordum. Her şeyin bir bedeli var ve o bu bedeli ödeyecek.Emre ile dansa başladık. Hareketli bir parça çalıyordu. Emre iyice bana yaklaştı. "Çok güzelsin Selin." Emre daha da yaklaştı. Rahatsız oluyordum ama Emre'yi de Ali bizi izlerken öylece bırakamazdım. Derin bir nefes aldım ve dansa devam ettim. Emre'nin elleri yavaşça belime indi ve orada bir süre oyalandıktan sonra kalçalarıma inmeye başladı. Emre birden beni kendine çekti dudaklarıma yaklaşmaya başladı. Bu sırada Ali yanımıza geldi ve Emre'ye "Selin bana emanet Emre. Bunu yapman doğru olmaz. Üstelik sarhoşuz."
Emre geri çekildiği için sevinsem de Ali'ye kızgındım. Hemen o sarı kafaya döndüm :
- Pardon ama ben buraya tek geldim. Annemin de haberi var. Bana karışamazsın. Bu sırada Emre de beni başıyla onayladı. "Kardeşin doğru söylüyor Ali. Üstelik sen niye benim yoluma taş koyuyorsun abicim. Git başka kızlarla ilgilensene."
Diyince Ali'nin masmavi gözleri laciverte dönüşmeye başladı. Ali birden tısladı.
- Emre kafan yerinde değil. Benimki de öyle ve şimdi biz Selinle gidiyoruz. Anladın mı beni? Dedi itiraz istemeyen bir ses tonuyla. Emre daha fazla ısrar etmedi. Onun yanağına Ali'yi daha da sinir etmek için bir öpücük kondurdum.Arabada hiç konuşmadı. Göksel'den "Gidemiyorum" dinleyerek onayladık sessizce durumumuzu. Ali'ye kızgındım. Ama biz birbirimize göre değildik anlamıştım.
AliEve geldik. Arabada Selin'e patlamamak için kendimi zor tuttum. Tamam ben de hatalıydım. Maymun poposuna benzeyen dudakları ve iğrenç platin sarısı saçları olan bir yaratığı öpmüştüm. Selin Emre'yi öpmedi. Ama Emre'yi uzaklaştırmasaydım belki de öpecekti. Bunun düşüncesi bile kalbimi sızlatıyordu.
Selin hemen odasına çıktı. Arkasından gitmedim. Onu kırmak istemedim.
Selin
Sabah telefonuma gelen mesajla uyandım. Ali göndermişti. "Odama uğra senle bir şey konuşucam."Ali'nin odasına çıktım. Kapıyı tıklattım ve içeri girdim. Ali yatağının üzerinde oturuyordu. Beni görünce ayağa kalktı ve yanıma geldi. Ben ne olduğunu anlamaya çalışırken kapıya gitti ve kilitledi. Aniden boynumda sıcak nefesini hissettim. Sesimi çıkarmadım. Boynumu öpmeye başladı ve beni kendine çekerek sertliğine bastırdı. Yine bir şey demedim. Aniden beni duvara yapıştırdı. Sertliğini bir kez daha hissettim ve kulağıma fısıldadı: "Benden ve çevremden uzak dur kardeşim."
Ali böyle der demez geri çekildi. Şokun etkisiyle öylece kaldım. Ali'ye döndüm ve "Sen bu yaptığının bedelini çok ağır ödeyeceksin Mertoğlu !" Dedim ve odadan çıktım.