Ali
Selin'e benden uzak durmasını söyledim. Çünkü aramızdakiler hiç doğru değildi. Böylesi daha iyi. Günlerdir Selin ile karşılaşmamak için eve doğru düzgün gelmiyorum.Emre'de kalıyorum. Bugün de bizim tayfa Tuğçe'nin doğum günü için parti verecek.
Selin
Günlerdir Ali'yi görmedim. Ona çok kırgınım. İlk öpüyor sonra ise öylece bırakıyor. Aramızda yaşananların sebebi bir tek ben değilim. Ama O görecek, onu öyle bir kıskandıracağım ki.
Evdekilerden Ali'nin arkadaşlarından birinin partisi olduğunu öğrendim. Ben de gidiceğim ve gidip Emre ile yakınlaşacağım. Hatta onun beni öpmesine izin vereceğim.
Akşam
Selin
Akşam için hazırdım. Saçlarına hafif dalga verip ultra mini siyah ve dar bir elbise seçtim kendime. O Ali gününu görücek.
Partiye taksiyle geldim. Nazlı gelmek istemedi. Hemen içeri girdim. Emre ile konuşan Ali'yi gördüm. Beni farketti ve üzerimi süzdü. Hemen yanlarına gittim. Ali bana "Ne işin var burada?" Diye ters bir şekilde sordu.
- E parti varmış ve beni çağırmıyorsunuz. Ben de geleyim ve biraz eğleneyim dedim ve Emre'ye gülümsedim. Emre'ye gülümsediğimde Ali'nin çenesinin sinirden seğirdiğini gördüm. Dur daha yeni başlıyoruz.
Biraz daha Emre ile sohbet ettik. Gittikçe yakınlaşıyorduk. Sonra Ali yanımızdan ayrıldı ve iki kızla geri döndü. " Tuğçe Selin, Selin Tuğçe. Didem Selin, Selin Didem." Kızlardan Tuğçe olanı bana ve Emre'ye öldürücü bakışlar atıyordu. Salak Emre'yi seviyor herhalde. Ama Emre herkesi seviyor. Yapacak bir şey yok.
Emre gittikçe bana yakınlaşıyordu. Ali de Didem denen kıza. Ali ile Didem yanımızdan ayrıldı. Ben de Emre ile yalnız kaldım. Sonra bir bahane bulup onları takip ettim. Evin içinde öpüşüyorlardı. Beynimin şalterleri attı ve Emre'nin yanına gidip onun dudaklarına yapıştım. Emre hemen karşılık verdi ve partinin ortasında tutkulu öpüşmeye başladık. Emre belimden beni kendine çekti ve "Selin sevgilim ol." Dedi öpüşmemizin arasında. Emre'ye "Peki sevgilim." Dedim ve ayrıldı dudaklarımız. Ayrıldığımda bizi izleyen bir çift mavi göz gördüm. Bizi izliyordu. Yanımıza geldi ve hızlıca beni kolumdan tuttu.
- Selin yürü eve gidiyoruz.
- Sen git ben sevgilimle vakit geçirmek istiyorum.
- Sevgili mi? Ha Selin güldürme beni . Çabuk eve ! Diye kükredi.
Emre ise bana destek çıktı. " Ali sen git istersen abicim, Sevgilim burada kalıcak bu gece dedi."
Emre'nin bunu demesiyle Ali'nin gözleri lacivertimsi bir renk aldı. Ali bize sinirli sinirli bakarken Didem yanımıza geldi. Ali'yi yanağında öptü. "Bana gidelim mi?" Dedi. Yüzsüz ne olacak. ?
Ali ise "Biraz daha kalalım sonra gideriz." Dedi.
Parti devam etti. Emre en sonunda yorulup oturdu. Didem ile Ali'de karşı tarafımda iç içe dans ediyorlardı. Bunu görünce gidip Emre'nin kucağına onu tahrik edecek biçimde oturdum. "Seni hemen özledim." Dedim. Emre'nin surat ifadesi keyif aldığını gösteriyordu. Sonra kucağında hafifçe kımıldamdım. Emre resmen inledi. Dansıma devam ederken Ali hemen yanımıza geldi ve beni kolumdan çekip sürüklemeye başladı. Emre arkadan:
- Ali ne yapıyorsun abi. Sen iyice abarttın bu abilik durumunu. Dedi.
Ali ise beni sürüklemeye devam ederken Emre'ye " Kapa çeneni Emre! 17 yaşındaki bir kızın sana kucak dansı yapmasına izin veremem. Bunun abilikle de ilgisi yok" diye bağırdı.
Ali arabanın kapısını açtı ve beni resmen içeri fırlattı. Gözü dönmüştü.
"Ya sen ne yaptığını sanıyorsun ya? Emre benim sevgilim. Onunla istediğimi yaparım. Sen karışamazsın."
- Kapa çeneni Selin ! Yoksa Emre'nin yarım bıraktığı işi ben devam ettiririm.
Dedi. Ardından sessizce şunu söyledi.
"Ki zaten niyetim de o yönde"
Ne demek istiyordu şimdi bu?
Ali arabayı sürerken eve sürmediğini anladım. "Nereye gidiyoruz?" Diye sordum. Ali ise "Bu akşam bana ait olacağın yere." Dedi.
