Kısa bir sürede 5 bini aştık. Okuyan,oy veren ve özellikle yorum yapanlara çok teşekkür ederim.
Uyarı: Full +18 bir bölüm. Okumak istemeyenler bu bölümü atlasın.
Ahh Ali hadi beni becer. Sabaha kadar inlet. Gıkımı çıkartırsam ne olayım. Ali düşüncelerimi okumuş gibi konuştu.
- Selin beni kendinden mahrum bırakmanın bedelini bu gece çok ağır ödeyeceksin.
Dudaklarımın üzerinde nefesini üfleyerek söylediği sözler karnımdaki kelebekleri harekete geçirmişti.
- Ödemeye razıyım sevgilim.
- Kocacığım de.
- Ödemeye hazırım kocacığım. Ödet bana aklındaki bedeli. Öyle bir ödet ki, sesim kısılsın uzuvlarının altında.
- Selin azdın mı?
Bu lafların üzerine söylenecek şey mi şimdi bu? Odun!
- Azdım. Sen beni azdırdın. Hadi şimdi de beni odamıza götür. Karanlık gecede açılayım denizlerine. Vur, parçala be-
Konuşmamı Ali böldü. Diliyle zaten aralık olan ağzımın içine girdi. O kadar özlemiştim ki onu... Dillerimiz tatlı tatlı sevişirken ve biraz sonra yaşayacaklarımıza ön hazırlık yaparken, ben çoktan Ali'nin gömleğinden kurtulmuştum. Düğmelerini kopararak tabi...
Dillerimiz işlerine devam ederken artık bununla yetinemeyecek bir noktaya gelmiştik ikimizde. Ali de bunu anlamış olacak ki geri çekildi. Hafif homurdandım ve ayağa kalktım. Benle birlikte O da kalktı. Amacım yukarı çıkmak ve orada Ali ile burada yaşadıklarımızın devamını getirmekti.
Ali de bunu anlamış olacak ki sırıttı.
- Niye sırıtıyorsun?
- Beni çok mu özledin sen?
- Bunu sana hediye paketi gibi süslenmiş sözlerle sana söylememe gerek yok Ali. Sen cevabını zaten biliyorsun.
- Belki de cevabını bildiğim soruları sana sormak hoşuma gidiyordur.
- Peki o zaman sen beni özledin mi?
- Hediye paketi gibi süslenmiş sözlere ihtiyacım yok. Sana cevabı gösterebilirim.
Sözünü bitirir bitirmez dudaklarıma yapıştı.
Öpüşmemiz gittikçe derinleşirken Ali'nin elini tuttum ve yatak odamıza götürmek için hamle yaptım. Ama Ali benim gitmeme engel oldu. Ben yukarıya çıkma çabama neden engel olduğunu düşünürken beni koltuğa yatırdı ve üstüme çıktı .
Üzerimdeki elbise yukarı doğru kıvrılırken Ali üzerimde hafifçe sürtündü ve inledi.
- Bugün yatak odasına gitmeyelim. Burada benim ol. Yine,yine, yeniden...
- Seninim.
Senin.
Sadece senin...
Dudaklarım senin.
Gözlerim senin.
Bedenim senin.
Her şeyim senin.
Ama en önemlisi kalbim senin.
Dudaklarıma tekrardan uzandı. Ateşli bir öpücük kondurup hemen geri çekildi ve elbisemin eteklerinden tuttu.
Aramızdaki kumaşlardan birinden daha kurtulduktan sonra eli pantolonunun kemerine gitti. Pantolonunun kemerini fiber bir hızla açtıktan sonra tekrar dudaklarıma uzandı ve yine aynı şekilde öptü beni. Ateşli ve kısa...
Pantolonunu çıkarmak için ayağa kalktığında şişen ve şaha kalkan erkekliğini süzdüm. O da bunu farketmişti ve pantolonunu hızlıca çıkarıp tekrardan üzerine uzandı.
Üzerime uzanmasıyla ağzımızdan aynı anda sesli bir inleme kaçtı. Ali koyulaşmış gözleriyle gözlerimin içine baktı. Ona gülümsedim. Hiç bir tepki vermedi. Ben niye gülümsememe karşılık vermediğini soracakken üzerimde sürtündü.
Sürtünmeleri her geçen dakika artmaktayken elini sütyenimin kopçasına getirdi.
Beni süzmeye başladı. O kadar garip bakıyordu ki... Sanki daha önce görmediği şeylermiş gibi...
- Ali şöyle bakmayı kes!
- Nasıl bakmayı?
- Hadi Ali. Konuşma. O ağzını beni tatmin etmek için kullan!
- Yeter ki sen iste...
Ali konuşmasını bitirir bitirmez boynuma yöneldi. Öptü, yaladı,nefesini üfledi,ısırdı ve tekrar öptü...
Ali'nin öpücükleri gittikçe aşağılara inerken sonunda bacak arama geldi. Bana baktı. Onay bekliyor gibiydi. Salak! Sanki beni becermesini söylemesem yapmayacak.
- Söyle
- Ne söyleyeyim?
Cevabını bildiğim bir soru sormuştum.
- Beni istediğini söyle . Seni becermemi haykır. Sonra ben birleştireyim bedenlerimizi. İnle, adımı fısılda defalarca, hızlı olmamı söyle. Hızlı daha hızlı diye...
- Seni istiyorum Ali. Beni bu koltuğun üzerinde inletmeni istiyorum. Burda işimiz bittikten sonra yukarı çıkıp seninle duş almak istiyorum. Ve duştan sonra yatağımıza girip tekrar beni becermek için ısrar etmeni istiyorum. Sırtına tırnaklarımı gömdüğümde hırıltılı inlemeni bana sunmanı istiyorum. Altında deli gibi kıvranıp hızlanmanı tembihlemek istiyorum. Anladın mı? Seni istiyorum...
Öyle şeyler söylemiştim ki... Yarın utançtan onun suratına bakamayacağıma emindim.
Umrumda değildi. O benim kocamdı.
Ali söylediklerimden sonra transa geçmişti. Büyük bir ihtimalle gecenin devamını kurguluyordu. Ben ne ihtimalinden bahsediyorum? Kesinlikle bunu kurguluyordu. Sertliği anlatıyordu bana her şeyi...
Ali'yi transtan çıkarmak için kilodumu aşağı sıyırdım. Sertçe yutkundu ve kendi baksırını da sıyırdı. Bu sefer yutkunma sırası bendeydi. Durumumu anlamış olacak ki dudaklarını ıslaklığımla buluşturdu. Çığlık attım.
Daha da hızlandı. Öptü, yaladı,emdi,ısırdı... Çıldırmıştım.
- Ali... Hadi. Gir artık içime. Nasıl ıslandığımı görmüyor musun?
Kafasını kaldırıp gözlerime baktı ve son bir öpücük kondurup alt bedenini bacak arama hizaladı ve kendini içime itti.
- Seni seviyorum.
- Sana aşığım... Hadi aşkım. Hızlı, daha hızlı...
Dediğimin üzerine hafif kıkırdadı ve hızlandı.
Gitgelleri devam ederken inlemelerinin arasında fısıldadı
- Benimsin
Benim
Sadece benim.
Dudakların benim.
Gözlerin benim.
Bedenin benim.
Her şeyin benim.
En önemlisi de kalbin benim...
Yeni bir bölümle karşınızdayım. Uzun yazmaya çalıştım. Umarım olmuştur.
Yorumlarınızı bekliyorum...
