~Şöyle bir açıklama yapma gereği duyuyorum. Shitagi aslında Levo. Zaten 'Levo'nun Ağzından' diye belirtmiştim ama belki kafası karışanlar olur diye söylemek istedim. İyi okumalar!~
~Nami'nin Ağzından~
Shitagi, şirketin sahibi, aynı zamanda annesi olduğunu tahmin ettiğim, ve öğretmenimin beni tanıştırmak istediği kadınla yarım saattir odasında konuşma yapıyordu. Konuşmaların yarısından çoğunu, kapının önünde olduğum için duyabiliyordum. Genelde asansör bakımını yapan şirketi azarlayan cümleler kuruyordu. Sonunda kapı açıldığında Shitagi kapıdan kafasını uzattı.
"İçeri gel."
Otuz iki diş gülümsedi ve kapıyı araladı. Gülüşü çok güzeldi ve benim hayatımda yakışıklı diyebileceğim sınırlı erkeklerden biriydi.
Yavşaça içeri ilerledim. Duvarlar tasarım örnekleri ile kaplıydı. Bayan Shitagi, ona böyle demeli miyim bilmiyorum, oturmam için masasının önündeki berjeri işaret etti.
"Teşekkür ederim."
"Seni buraya öğretmenin, bayan..?"
"Bayan Sachi."
"Evet evet bayan Sachi. Seni buraya o gönderdi öyle değil mi?"
"Evet, öyle efendim."
"Hmm pekala. Adın ne demiştin?"
"Nami. Nami Fox."
"Oğlum, Nami'ye şirketi gezdirmeye ne dersin? Gerçi asansör çalışmıyor ama..."
Bayan Shitagi bir süre düşündükten sonra konuşmaya devam etti.
"Öyleyse Nami'yi fazla yormayalım. Sadece benim dikiş odamı ve çizimlerimi yaptığım odayı göster. Bir de işlerin nasıl ilerlediğini görmesi için onu Midori'nin yanına götürebilirsin."
(Y.N: MIDORI GURINU~!!)
Shitagi başını sallayıp gözlerini bana çevirdi. Oturduğum berjerden kalkıp bayan Shitagi'ye selam verdikten sonra Shitagi'yi takip ettim.
Merdivenlerden bir kat yukarı çıkıp boş ve uzun koridorda yürümeye başladık.
"Burada annemin çizimleri ve dikiş odası olduğu için kimsenin çıkmasına izin yok. Bu yüzden boş."
Yine o muhteşem gülüşünü gözler önüne serdi ve yüzümde minik bir tebessüm oluşmasına sebep oldu. Koridorun sonundaki ilk odaya girdik ve ışıkları açtı. Önümüzde up uzun bir masa vardı. Üzerinde kalemler, cetveller, kağıtlar, boya kalemleri ve kahve bardakları vardı. Masanın karşısındaki tezgahta kahve makinası ve bardak askılığına asılmış kupalar duruyordu. Ayrıca kahve paketleri vardı yanında.
Odada kahve ve kağıt kokusunun karışmış yoğun kokusu vardı. Shitagi tezgaha oturdu ve beni izlemeye başladı. Bende masanın üzerindeki tasarımları incelemeye ve aklıma bazı noktaları not etmeye başladım.
"N-nami."
"Hm?"
Shitagi yüzüme bir süre baktı ve kafasını iki yana salladı.
"Yok bir şey. Hadi dikiş odasını da gezelim."
Tezgahtan atlayıp kapıdan koridora çıktı ve ışık anahtarına elini koydu. Yanına gittiğimde ışığı kapattı ve gülümseyip karşıdaki kapıya yöneldi. Işığı açtı ve odanın içine girdi.
