14 ♠ Şu pipini kapatmaya ne dersin?!

32.6K 1.7K 393
                                    

14 Ağustos

Özel hayat söz konusu olduğunda bunalıyorum. Gerçekten. Kaç günkü neşemiz bir anda erkekler yüzünden bok olmuştu.

Atahan. Benden çıkma teklifi bekliyordu. Yani sanırım. O psikopatı anlamakta zorlanıyorum.

Başak. O Selim boku yüzünden boşu boşuna göz yaşı akıtmıştı.

Ezgi. Ezgi şu an iyi durumda, ne diyebilirim? O Mustafa’nın mesajını ben görsem çocuğa evlenme teklifi ederim. O derece.

Ama ben bu duygusal ortamdan acilen çekip çıkarmalıydım onları. Hem de çok acil. Zaten okul bir başlasın, iyice duygusal olacağım ben. Bir de yazın hiç duygusallık havamda değilim.

Bugünün ilk saatlerinde Başak ve Ezgi bizde kaldığı için ve biraz da duygusallık günü olduğu için birilerini gizli numaradan aramaya karar vermiştik.

Cips ve biraz da sos ayarladıktan sonra misafir odasının birine geçtik. “İlk kimi arıyoruz?”

“Selim’in sesini duymaya hiç hazır değilim valla. Geri zekalı! Hatırladıkça sinirleniyorum ya.” dedi Başak. Haklı da. Hızlıca düşündüm. “Ben Mete diyorum. Mete denen salağı arayalım.”

Mete, Ezgi’nin eskisi. Ezgi Mete’ye acayip aşıktı ve bunu çocuk biliyordu, oyalıyordu. Gerçekten sevdiğini düşünüyorduk aslında ama şerefsiz bildiğin oyaladı kızı. Mezuniyet gecesine davet bekliyordu beraber gitmek için, o kadar inanmıştık yani. Fakat bir hafta önce biriyle çıkmaya başladığını öğrendik. Yani tüm ‘Ben de ondan hoşlanıyorum,’ meselesi yalanmış. Çok sinirliyim Mete’ye, çok. Yavşak çocuk şimdi kız peşinde ama Ezgi’nin çok harika bir sevgilisi var. İlahi adalet!

Ezgi aramakta tereddüt edince “Azıcık dalga geçeceğiz o kadarcık. Zaten eskide bıraktığın için daha kolay olacaktır.” dedim ve o da aklına yatmış gibi görününce aradım.

“Alo?” Bu çocuk tipsizin tekiydi fakat o sesi yok mu! Harika karizmatik bir sesi var.

“Mete?”

“Efendim?”

“N’apıyorsun görmeyeli?” Hata. Niye görmediğimi söyledim ki? Her neyse bu aptal oraya takılmamış olacak ki boş muhabbetimize geri döndük. Herhalde o tipine kimse yüz vermediği için yalnızdı ve biz ona eğlenceydik. Olsun.

“Mete seninki 23 santimdi değil mi?” dedim. Güldü. “Allah belanı versin, senden nefret ediyorum Mete.”

“Ne güzel.”

“Son çıktığın kızlar neydi öyle ya? Biri çırpı bacak, diğeri yağlı kaşar.” Yine güldü. Iy ya, bu çocuk hem tipsiz hem sıkıcı. Ezgi de oradan ‘artık kapatmazsan sikerim’ bakışlarını atınca kısa kestim. “Üf Mete çok sıkıcısın, hadi siktir git ya.”

“Pınar.” dedi sakince. Hassiktir! Ellerim titredi resmen.

“Ne?”

“Hala aynısın ya, çok salak bir kızsın.”

“Pınar kim ya?”

“Geri zekalı gizli numaraya almayı unutmuşsun. Hadi siktir git, beynin olduğunda geri gel.” deyip yüzüme kapattı. Ben ilk önce telefona, sonra Başak’a en son da korkumdan Ezgi’ye baktım. İçimden 10’a kadar saydım. 1,2-

“Pınar siktim seni! Elimden sağ çıkamayacaksın sen!” Ezgi elinde yastık, beni boğarak nefessiz sikmeye geliyordu.

*

Gözlerimi araladığımda bunlar çoktan uyanmış, fısıldayarak konuşuyorlardı. Uykum ağır olduğundan daha yeni fark etmiştim. “Nihayet! Öküz gibi uyuyorsun lan.”

Okul Bizi ÖldürmedenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin