12.07.2003
Yine bir gurbet savurdu bizi vatanımızdan, vatan bildiğimizden. Doğup büyüdüğüm, bana çok şey katan evimizden gitme vakti gelmişti artık.
"Bu hayatta bir şeyler sahibi olmak istiyorsan büyük oynaman lazım" derdi babam. Büyük oynamaya, bazı şeyleri değiştirmek için evimizi gözü yaşlı bir şekilde bıraktık ve geldik büyük oynanan yere:İstanbul'a.
Nereyi seversen orası senin için dünyanın en güzel yeridir sözü geldi aklıma, doğduğumuz büyüdüğümüz topraklar bize dünyanın en güzel yeriydi. Topraktan evleri, yeşil doğası, şefkatli insanları, canlı havasıyla dünyada eşi benzeri olmayan bir yerdi.
Sabahtan akşama kadar geniş düzlüklerde oynar, çocukluğun hakkını vererek yaşardık. Masumane, bir o kadar saflıkla.
Dünyanın en güzel varlığıdır güneş. İnsanın içini ısıtır, yolunu aydınlatır, sahip çıkar, kendi için değil
insan için yaşar. Her güzel şeyin sonu olduğu gibi güneşte gün batımına yakın sıcaklığını ve aydınlığını bırakıp terk ederdi yeryüzünü.
Güneş gider karanlık başlar ve bizim güneşle birlikte masumane, saflıkla oynadığımız tepelerde silah sesleri duyulurdu. Geceleri patlamaların sesinden uyuyamazdık. Oradaki binlerce çocuk gibi bende ederdim yatağımın içinden aynı duayı:
"Gecenin gündüze dönmesini, günün geceye devrilmesini sağlayan sensin, ölümden dirim hasıl eden, canlıdan ölüm çıkaran sensin; senin her şeye gücün yeter; bağışladığın da dayanma gücüyle kuluna destek olan sensin."
Ben küçükken güneşe aşıktım, her gün itiraz etmeden hep aynı vakitte gelmesine ve aynı sıcaklığıyla etrafı aydınlatıp silah seslerini susturmasına aşıktım.
Gündüzü aydınlatan Güneş varsa geceyi aydınlatan Ay yoktu. Güneşi ne kadar sevdiysem o kadar nefret besledim Ay'a. Güneş var ise insanların sevgisi, vefası, insanların insancıl duyguları vardı, Ay var ise de bomba sesleri ,çığlıklar, ağıtlar...
erkankurman
OLUMLU, OLUMSUZ YORUM YAPIN LÜTFEN. VOTE ATARSANIZ ÇOK SEVİNİRİM ARKADAŞLAR.. :) //SAYGILARIMLA
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNCİR ÇEKİRDEĞİ #Wattys2016
Roman d'amourAslında Bütün mesele incir çekirdeğinde, öyle ki bazen onun içini doldurmayacak sebeplerden birbirimize düşeriz, olmadık yere kalplerin derinliklerinde tarifi imkansız yaralar açarız. İncir çekirdeğini doldurmayacak sebeplerden ötürü kırmak, kırıl...