**Ayin**

1.5K 65 27
                                    

Levy önümüze eski bir kitap koydu.
Cadılar Bayramıydı ve biz eğlence olsun diye ayin yapmaya karar vermiştik.Bilirsiniz,şu 'ruh çağırma' ayinlerinden...

Nasıl yapıldığını bilmiyordum.
Minicik bir fikrim dahi yoktu.
Ama sanırım Levy ve Gerard biliyor.

"Pekâlâ,el ele tutuşun."dedi Levy ve dediğini iki etmedik.Natsu elimi tutarken kızarmıştı.Neden bilmiyorum.

Ayine başladık.Gerard Yunanca ve Latince -sanırım- kelimelerle konuşuyordu.Anladığım kadarıyla
-en azından Yunanca kısmından- konuşmanın içinde "kan" ve "yemin"
geçiyordu.Yunancam pek iyi değildi.3 yıl önce ders almıştım.
En azından 5 ay.Ama dersleri pek dinlememiştim ve hemen ayrılmıştım.Çünkü hiç bir şey anlamıyordum.Gerard'ın söyledikleri de hatırlayabildiğim
tek kelimelerdi.Ne iyi.

Sonra Japonca konuşmaya devam etti.

"Eğer buradaysan kalemi "yes"e
götür."dedi."Ne güzel dedin öyle..."diye onu eleştirdim.Bana ters ters baktı ama bir şey demedi."Bir dakika..."

"Ne var?"

"Bu bir kan yemini.Kan için hançer lazım,ayrıca bunu atladık."

Herkes Gerard ve Levy'ye baktı.

"Eh,ben hemen dönerim."dedi Gray.
O en başından beri katılmamıştı ve odadan rahatlıkla çıkabilirdi.Bana sorarsanız akıllılık etmişti.

Hemen geri döndü.Hepimiz avuç içimizi kestik.Onlara bunu ben söylemiştim.Parmak ucundan daha az acıtırdı ve daha hızlı iyileşirdi.

"Cidden öyle.Daha az acıtıyor."

"Bunu nereden biliyorsun?"

"Ben öğrenirim."deyip kısa kestim ve işimize geri döndük.Ayin bitti.
Şimdi sadece beklemek kalmıştı.
Bekliyorduk.Sonunda hafifçe kalem
"Yes" tarafında döndü.Korkuyla irkildim.Elim tutan Natsu ve Gajeel bunu hissetmişti.Bende onları...

"Pekâlâ...rüzgar da olabilir.?.!"

"Çatıda pencere yok Sting."dedi Rogue.Yukino da ona katıldı.Onlar bizim okuldan değildi ana benim arkadaşlarımdı.En azından Rogue ve Yukino.Sting ile kuzendik.Bende onları bizimkilerle tanıştırmıştır ve bizimle takılmaya başlamışlardı.

"O zaman...işe yaradı mı?.."

"Sanırım..."

"...evet..."diye Levy'nin sözünü tamamladım.Levy ve Gerard hepimizden daha heyecanlıydılar.Ne de olsa ilk ayinleri işe yaramıştı.Gerçekten işe yaramıştı.

"İlk soru kimin?"diye sordu Natsu.

"Benim."diye cevapladım.Güldü ve başıyla onayladı."Erkek misin yoksa kız mı?Erkek?"Hayır."Demek kızsın...""Tanıdığımız biri misin?"Evet.

"HEY!İki soru oldu!"

"Bir şey kaybetmedik,değil mi?
Benim sayemde kız olduğunu ve tanıdığımız biri olduğunu biliyoruz."

"Doğru."

"En yakın zamanda tanıdıklarımızdan kim öldü?"

Mirajane hemen atıldı.

"Lisanna mısın?"Kalem biraz duraksadı ama sonra cevap geldi.
Evet.

"Vay canına.Bu Lisanna olamaz."

"O en son kayıptı..."dedim.

"Demek ki ölmüş."dedi Natsu ve Mira ağlayarak evine gitti.Natsu'nun omzuna sertçe bir tane geçirdim ve Mira'nın peşinden gittim.

estrella blanca // LisLuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin