"DAĞILAN DUMAN PART II"

244 32 4
                                    

  (Duman ile Elmas'ın pozisyonu tam olarak böyle birşey)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

  (Duman ile Elmas'ın pozisyonu tam olarak böyle birşey)


"Duman?"


Yüzünde,gülüşünü yayıldığını hissedebiliyordum.Kalp atışlarım hızlanmış,avuç içlerim terliyordu.Bu kadar yakın olmamız iyi değildi.İçimden geçirdiklerimi duymuş gibi,kulağıma doğru eğilip fısıldadı.

"Kalp atışlarını duya biliyorum."

Üzerime eğilmesinden dolayı gelişen ani refleksimle onu geriye doğru itekledim.Hafif bir sedelenmeyle,diğer kapının camından gelen ışığın vurduğu yerde durdu.Aramızda,en fazla 30 santim yer açabilmiştim.İstemsizce onu baştan,aşağı süzdüğümde üzerinde sadece,beline bağladığı beyaz bir havlu olduğunu gördüm.

Gözlerine,meydan okurcasına bakmaya başlayıp,

"Neden hep karşıma çıkıyorsun?!Neden hep beni izliyormuşsun gibi geliyor?!Nesin sen?Cennet'ten gönderilmiş melek filan mı?!"Sesim normal tonundan iki kat daha yüksek çıkmıştı.


Söylediklerimi aldırmadan,kollarını göğüsünde birleştirip,"Kader." demekle yetindi.Sesi çok yorgun ve yankılıydı.


"Sikerim böyle kaderi!Bir daha yakınımda görürsem polise giderim!Anlıyor musun?!"

Kollarımı her an birine saldırıcakmış gibi etrafa savuruyordum.Arkamı dönüp hızlı adımlarla kapıya doğru ilerlerken ardımdan bağırdı.Söylediği şey beni durdurmuştu ve sinirimi kat sayıya çıkarmıştı.

"Ulaş'tan uzak dur."

Hızla ona döndüm.

"Yine mi bu cümle?Tanrım!Bu seni veya başka birini ilgilendirmez!Ulaş benim erkek arkadaşım."

Karanlığın içinde bile belli olabilecek şekilde kaşlarını çatılmıştı.


"Ulaş'dan uzak dur.O seni kullanıyor.Onu tanıyorum ve tek tekin birisi değil."

"Sana neden inanıyım ki?Psikopatın tekisin!Senin yüzünden halüsinasyonlar görüyorum."

Durdum derince bir nefes aldım. "VE BUNDAN SANANE!"

Ağzını açmasına gerek kalmadan oradan uzaklaştım.Telefonumla,Ulaş'ı aradım ama açmıyordu.Telesekretere düştüğünde "Beni okuldan alır mısın?Lütfen?Teşekkürler." diyip mesaj yolladım.Kalbim hala deli gibi atıyordu.Onu durdurmak imkansız gibiydi,benden bağımsız istediği gibi hareket ediyordu.Haksızlık değil miydi bu?

Demir'le..Yani Duman'la tekrardan karşılaşmamak için hızlı adımlarla lavaboya ilerledim.Şimdi tek yapmam gereken Ulaş'ı beklemekti.


***


Lavabodan dışarıya çıktığım da,Ulaş'ı duvara yaslanmış,kafası eğik,yeri izlerken buldum.Kafasını kaldırıp gözlerimizi birleştirdiğinde suratında endişe dolu bir mimik yayıldı.Doğrulup yanıma geldi ve beni kollarıyla sarmaladı.Ona karşılık verirken,gözlerim bulanıklaşmaya başlamıştı.İnsanlar Ulaş'a güvenmezken,benim neden kollarının arasında olmak hoşuma gidiyordu?Herkes geçmişinde hata yapar değil mi?Ama onları bunlarla yargılamamalıyız?Belki de değişmişlerdir?

13(Düşmüş Melekler)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin