GİZLENENLER

105 15 7
                                    

Bu anılarını tazelerken, o genç kızın ruhunu hiçte kaybetmemiş olduğunu fark etti. O zaman rüzgar gülüydü onu mutlu eden, şimdi ise deniz kabuğu....

Akşam olmuştu artık. Yüreği buruk Sedef...

Tamda burada dururken görmüştü Selçuk'u... Kulağındaki kabuğu gözleri kapalı dinlerken; onun sesini duyuyordu sanki.. Bir nefes kadar yakın. "Sedef" Ne kadarda güzel geliyordu sesi. Ruhunu temizlemişti adeta. "Sedef" diyordu kabuğun içinden Selçuk ona tekrar....

Omzuna dokunan el her şeyi bozmuştu. Tahir Babanın sesiydi.

-"Sedef"

-"Sen miydin Tahir Baba?" dedi .. "Dalmışım.. Hatta o kadar dalmışım ki bu kabuktan sen çıktın" dedi gülerek.

-"Yorgunsun kızım hadi.. Git dinlen biraz uyumak iyi gelir. Bu dünyanın bir Sedefe ihtiyacı var."

_"Ve birde Tahir Babaya" dedi Sedef sarılarak....

Eve dönmek için aracına bindi....

Bugün işler çok aksamıştı. Aslında yapılması gereken daha önemli şeyler vardı. Evin sırası değildi şimdi. Direksiyonunu kırdı. İş yerine dönen viraja saptı. Mesai bitimi fakat birkaç kişi nöbetçi kalıyordu zaten. Sıkıntı yoktu. Sabaha kadar çalışabilirdi.

Bir hışımla içeri girdi Sedef. Henüz çıkmamış olan çalışanları bu girişine çok şaşırmışlardı.Oldukça sinirli ve gergin gelmişti.

-"Ilgın burada mı?" dedi sekreterine

-"Çıktılar Sedef Hanım"

-"İyi"

Odasının kapısını kırılırcasına çarpmıştı.

-"Ne oldu acaba"

-"Bilmiyorum ama onu hiç bu kadar sinirli görmemiştim." Çalışanların kendi aralarındaki fısıltıları kesilmiyordu. Kapıyı açtı Sedef. Kafasını uzattı.

-"Bir şey yok arkadaşlar herkese iyi akşamlar ellerinize sağlık. Hale odama gel, sen mesaiye kalıyorsun bugün" dedi sekreterine...

Hale korkmuştu. Mesai bitimi bu kadar sinirle ne diyecekti acaba. Bir hata yapıp yapmadığını tartıyordu kafasında.

-"Buyrun Sedef Hanım" dedi titreyen sesiyle.

-"Sana bir isim vereceğim Hale. Bana bu kişi nerede kalır, iletişim numaraları nedir hepsine ulaş" dedi eli ağzında düşünerek. " Yada dur.. Sen bana güvenebileceğimiz genç bir erkek bul. Ağzı sıkı birisi olsun. Zeki olsun."

-"Peki" dedi Hale.

-"Ilgına sakın birşey söyleme, işinden olursun" dedi keskin bakışlarıyla. Hale çok şaşırmıştı. Çünkü Patronu onu ilk defa işiyle tehdit ediyordu.

-"Peki... Sedef Hanım Golden Rezidanstan aradılar. Sizle bir toplantı yapmak istiyorlar."

-" Tamam. Ne zamana"

-"Yarın saat 15:00 te"

-"Tamam. Ekle onuda programa. Arayıp katılacağımızı söyle. Bana hemen şu çalışabileceğim kişiyi bul".. "Çıkabilirsin" dedi ve döndü bilgisayarına..

Hale odadan çıktıktan sonra Sedef kendi kendine kafasında parçaları birleştirmeye bazı şeyleri oturtmaya çalışıyordu;

"İyide. Ben bu ressamdan Ilgına bahsettiğimde yurt dışına çıktığını söylememiştim. Nereden biliyor bu." dedi ve bir offf çekti derinden "Ne yapmaya çalışıyorsun Ilgın, neyin peşindesin sen?" diye sormaya başladı kendi kendine..." Neyse çıkar kokusu"

Geçmişimin  GeleceğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin