Multimedia Defne,
Sabah ki bağırışlarla uyandım. Sesler aşağıdan geliyordu. Bu arada sabah dedim ama saat on bir olmuştu.
Merdivenlere doğru yürüdüğümde merdivenin ilk basamağına oturmuş aşağıdaki olayı daha doğrusu kavgayı kayıta alan Defne'yi gördüm.
Bu aralar evdeki olayları, televizyondakileri sürekli ama sürekli vidyoya çekiyordu.
Bir dakika o benim telefonum mu?
Her neyse aşağıdaki olaya dönelim.
Aşağı koşturarak "Noluyo burda"
Diye seslendim.Herkes bana döndü. - Annem , babam , Emre -
Hepsi bir ağızdan konuşmaya başladı.
" Bir dakika. Herkes sırayla " İşte ben ne kadar çözümcü bir insanım.
" Şimdi ilk Emre Bey'e konuşma hakkı veriyorum. Konuşabilirsiniz. "
Emre bana , ne diyo bu değişik der gibi baktı ama sonra hızla ve sinirle konuşmaya başladı.
" Ben piercing yaptırıcaktım ann..."
"Nerene!?" Bana mal bu ya der gibi baktı.
"Kıçıma , Allah Allah ya!"
"Harbiden mi lan" Öfkeyle yukarı doğru fırladı ve
" Bu ailedeki herkes manyamış yeter tamam deldirmiyorum yeter! "
İşte bu kadar kolay.
Annem ile babamın yanaklarına birer öpücük kondurup bende yukarı fırladım.
Bu arada bir anda aklıma gelmişti ama önümüzdeki sene yani yaz tatilinden sonra sonuncu sınıf oluyordum.
Sonra üniversite. Neyse düşünmek bile istemiyorum. Ya sınavı kazanamazsam. Of işte gene yaptım. Unut unut unut.
Bu düşünceleri kafamdan uzaklaştırmaya çalışırken bir yanda da kafeye gitmek için üzerime bişeyler geçirdim.
Bugün yürüyüş yapmayı düşünüyorum. Cafeye yani.
O sırada içeriye Defne girdi.
"Ablaaaa ben de gelicem." Ne nereye nasıl öğrendi bu kafeye gideceğimi.
"Nereye geliyosun."
"Bilmem ama bir yere gidiyosun üzerine güzel birşeyler giymişsin." Pes ettim zaten Defne ile asla bişeyi inatlaşamazsınız yani çok zor.
" Tamam gel cafeye gidiyorum."
"OOOleyy ama marketede gidelim."
" Bakarız. Hadi giyin."
...
Cafeye geldiğimizde Defne böğürtlenli , kavunlu ve limonlu dondurma ben de vanilyalı milkshake istedim.
Onları yedikten sonra kalktık.
Arabaya bindiğimizde
"Seni kaçırıyorum" diye bağırdım.
Arkaya uzanıp kemerini taktım sonra da kendi kemerimi takıp yola çıktım.
"Ee dostum nasıl gidiyor. Bugün neler alıcaz"
"Oyuncak , dondurma , sim , b..."
"Tamam tatlım ben anladım" sormak hataymış.
Alışveriş Merkezine vardığımızda Defne sevinçle zıplayarak arabadan indi ve koşturdu.
" Defne bekle " diye bağırdım. Ona yetişip kolundan tuttum.
" Salak arabalar seni ezerse nolur. Sözümden çıkma yoksa seni bir daha buraya getirmem. Her yere birlikte gidicez ben senin istediğin yerlere sen de benim istediğim yerlere geliceksin. Sloganımızı unuttun mu? Hep birlikte. "
Başını evet anlamında sallayınca eğilip yanaklarından uzun uzun öptüm ve beraber içeriye girdik.
İlk başta kıyafet dükkanına girip değişik kıyafetler denedik. Defne hallerime gülüyodu.
Sonra oyuncakçıya girdik. Ordan telsiz ve de kılıç aldık.
Gratise gittiğimizde bişeyler bakmak için yanından ayrıldım. Oradaki tester rujlarla yüzünü , ellerini , tişörtünü ve terliklerini boyamış.
İşte ordan sonra da birkaç yere daha girip alışveriş merkezinden çıktık.
Arabadayken "Seni yaramaz o tişörtün hali ne böyle hele terlikler bu ne hal. Eşek."
Eve vardığımızda Defne'yi kucaklayıp havuza atladım.
Havuzdan başı çıkınca bana saldırmaya başladı.
Sonra onu havuzdan çıkarınca kaçmaya başladı
"Odanı dağıtıcam işte"
"Hayır dün yeni topladım" diye bağırdım ve havuzdan çıkıp peşinden gittim.
Arkadaşlar gene uzun bir süre oldu. Umarım bölümü beğenmişsinizdir.
♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UKALA
Ficção AdolescenteUkala,ukala ve ukala onun hakkında tek bildiğim şey bu. Ukala