GETTİNG READY & ALMOST KİSS

1.6K 40 9
                                    

Multideki şarkıyla okuyun :) koyduğum resim ilerleyen zamanlarda Angel ın giyeceği elbise :)

Multideki şarkıyla okuyun :) koyduğum resim ilerleyen zamanlarda Angel ın giyeceği elbise :)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Niall ın evi parti için hazırlıklara başlayan insanlarla dolunca gitmeye karar vermiştim. .

"Ben gidiyorum Angel geliyor musun?"diye sordu Stella. Koltukta biraz daha yayıldım. "Ah hayır. Size sonradan katılırım. Yapmam gereken birkaç şey var"

Direkt partiye gidemezdim değil mi? Hazırlanmalıydım. Göz kamaştırıcı hatta kusursuz olmam gerekiyordu. Stella çıkar çıkmaz odama fırladım. Saçımı toplayıp makyaj masama oturdum. Ah makyaj benim için herşeydi. Bir tür sanat olarak görüyordum. Ve insanların 'erkekleri etkilemek için makyaj yapıyorlar' fikrine tamamen karşıydım. Her biri kırk pound olan 45 M.A.C ruju Posie ile Myth ın arasındaki farkı bana söyleyemeyecek olan ı sığ kafalılar için almamıştım ben.

Herneyse kesinlikle gurur duyduğum makyaj malzemelerimi ortaya saçtım. Önce tamamen matlık ve geri kalan makyajı yedirebilmek için azıcık fondöten sürdükten sonra kontür uyguladım. Allığa ihtiyaç duymadan direkt farlara geçtim. Buz renginde hafifçe far sürdükten sonra eyeliner ımı zorlanmadan çektim. Kahvenin çok açık bir tonunda olan rujumuda sürdükten sonra kendimi hazır hissettim.

Güzelim ve özel zamanlar için sakladığım o elbisemi çıkardım. Giyindikten sonra kendimi aynadan inceledim. Övünmeyi sevmem ama cidden mükemmel görünüyordum. En azından Niall ın kolayca dikkatini çekecek kadar mükemmel.

Ama...bilmiyorum belki de yaptığım yanlıştı. Yani dikkatini çekmeye çalışmam. Bu...aralarına girmek gibi oluyordu ve beni oldukça rahatsız ediyordu. Ve...bana ne olmuştu öyle? Durmam gerekirdi! Büyüsüne kapılıp onu öpmeye yeltenmek yerine kendimi durdurmam gerekirdi. Hadi ben aptal -çok çok aptal- aşığın tekiydim. Ya o?! Stella ile çıkıyor olmasına ramen neden beni öpmeye kalkışmıştı?! Bunun yanlış olduğunu biliyordu. Unutma gibi bir ihtimali de yoktu çünkü her fırsatta dile getiriyordum. Ama o an...agh tanrım.

Flashback

Yavaşça gözlerimi araladığımda zaten yaydığı sıcak sebebiyle uyanmama sebep olan lanet olası güneş bir de gözlerimi kamaştırmıştı. Perdenin arasından azıcık sızsa bile tam bana geliyordu.

Ellerimle gözlerimi ovuşturduktan sonra Niall ın burada olmadığını bilsemde yanımı yoklama ihtiyacı hissetmiştim. Bir saatten kısa süre onunla tek kelime etmeden uzandıktan sonra onu göndermiştim.

Nede olsa Stella içeri girerse yanlış anlayabilirdi ve ben her ne kadar ilişkilerine karşı olsamda ilk günden sonlanmasını da istemezdim elbette. Özellikle de açık bir şekilde benim yüzünden sonlanmasını.

Doğruldum. Gerindikten sonra ayağa kalktım. Ve burnuma gelen hoş kokuları takip etmek yerine önce banyoya yöneldim. Belli ki yeni çiftimiz kahvaltı yapıyordu ve ben onların 'mutlu' hallerini görmek istediğimden emin değildim.

Banyoya girdiğimde ilk iş aynadaki berbat halime bakmak oldu. Ve bu gün saçma topuzum ile boş ifademin üzerine bir de yüzümde siyah kalemle çizilmiş bıyık ve gözlük vardı. Niall ın yaptığını anlamam elbette ki çok kısa sürdü. Bunun üzerine gözlerimi devirip banyodan ardından da odadan çıktım. Ah o irlanda cücesinden intikam alacaktım.

Merdivenlerden hızla aşşağı inip kokuların da kaynağı olan mutfağa daldım. Niall bütün ihtişamını bana sergilerken bir yandan da yapmış olduğu ikinci bir krep i tabağa koyuyordu. Beni fark ettiğinde güzelim mavi gözleri bütün benliğimi baştan aşağıya süzdü. Ardından da çekici bir biçimde gülümsedi.

Ah öyle güzel gülüyordu ki ben Harry Styles ın yerinde olsam gamzelerimden vaz geçip onun seksi gülümsemesine sahip olmaya çalışırdım. O mükemmeldi. Ve ben şu anda kusursuz vücudunu saran giysilerini bile kıskanıyordum.

"Günaydın"dedi bana sevecen büyüleyici sesiyle. Öylesine hipnotize olmuştum ki bana yaptığı 'pislikçe' şeyi ansızın unutup gülümseyerek ona karşılık verdim. "Günay-... dur bakalım! Çok kötüsün!"dediğimde şiddetle, kıkırdadı.

"Ama çok yakışmış"dedi kıkırtıları arasında. Gözlerimi kısarak ona baktım. "Sen öldün Horan"dedim tıslarmışçasına. Niall yavaş adımlarla geri geri giderken bende bir o kadar yavaş adımlarla ona yaklaşıyordum. Hızlı davranmıyordum çünkü o hain her an beklenmedik bir şey yapabilirdi. Ve birden eline ne ara almış olduğunu anlayamadığım kalemi bana doğrulttu.

"Gel hadi"dedi sinsice. Duraksadım. "Yapamazsın"diye mırıldandım. Bu kez gözlerini kısan o oldu. Bana kötü bir şekilde gülümsedi. Ve bu yöne adım atacağını hissettiğim an topukladım.

Hızla mutfaktan çıkıp antreye yöneldim. Yalınayak ve ya pijamalarımla olmam umurumda değildi. Ya da yüzünde gözlükle bıyık olması. Her şekilde Niall ın dışarı çıkmaktan korkacağını biliyordum. Bu yüzden kapıdan bahçeye fırladım. Niall kapıda beklediğim gibi duraksadı.

"Sonsuza kadar dışarıda kalamazsın"dedi kollarını göğsüne birleştirerek. Başımı yan yatırdım. "Evet ama buradan bile intikamımı alabilirim"

Niall tek kaşını kaldırıp bana baktığında onun gülümsemesi ile benim somurtmam yer değiştirmişti diyebilirim. Derin bir nefes aldıktan sonra bağırdım.

"AMAN TANRIM BU ONE DİRECTİON DAN Nİ-"

Tabi daha cümlemi bitiremeden, ne olup bittiğini anlayamadan Niall beni kucakladığı gibi içeri götürdü. Bense aynı anda gülme krizleri geçiriyordum çünkü yüzündeki o ürkek ifadeyi görmek bile benim için yeterli bir intikam olmuştu.

Tam olarak nasıl bir pozisyonda olduğumu bilmiyordum. Sadece üst vücudum Niall ın sırtıyla paralel bir biçimde aşağı sarkıyordu ve Niall beni bacaklarımdan tutuyordu.

"Çok kötüsün"dedi kapıyı kapadıktan sonra. Güldüm. "Teşekkür ederim. Çabalıyorum"dedim rahatsız pozisyonumu umursamadan. Niall sonunda Beni yavaşça yere indirdi.

"Yüzümdekiler çıksa iyi olur"diye hayıflandım. Bana fazlasıyla yakın duruyordu. Normalde olsa bundan rahatsız olmaz hatta haz duyardım. Ama...agh dediğim gibi artık bir ilişkisi vardı. Ve o benim en yakın arkadaşım ile ilişki yaşarken bunu yapmak uygunsuz olurdu. Tebessüm etti.

"Her şekilde kusursuz olduğunu biliyorsun"derken yumuşakça, bana daha da yaklaşıyordu ve ben...b-ben kendimi tutamıyordum. Kendime, ona yaklaşan dudaklarıma engel olamıyordum. Nane kokulu soluğu yüzüme çarptı hafifçe.

Güzelim dudakları ile onunkilerin yanında sönük kalan dudaklarım büyüleyici bir şekilde temas edip birleşecekti...

FLASHBACK

ANGEL //horan + 18 {bitti}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin