*** Selam okur-chanlar ! Bir önceki bölümü 41 kişi okumuş ya. Nasıl mutlu oldum, nasıl mutlu oldum anlatamam. Sizce ne oldu ? Luis neden çağırdı ? Jack'e acıyor musunuz ? Aıkçası ben üzülüyorum. Yazık yaa :/ Aşağıdaki sözü JaJa çifti için paylaşıyorum. Sizce uygun mu bu söz ? Neyse. Bölüm şarkısı ile iyi okumalar !
Aşk ne zaman biter biliyor musun ?
Bitti dediğinde yüreğin acımıyorsa.
C.BUKOWSKİ
Şimdi düğün zamanıydı. Gelinlikler, ayakkabının altına yazılanlar, yerler vesaire derken çok yorulmuştuk. Benim düğünüm değildi. Düğün Delilah'ındı. Bugün Ekim 15 idi. Aradan 1 ay geçmişti. Bu 1 ay dolu dolu geçmişti. Delilah'ın düğün hazırlıkları sayesinde, düğünden soğumuştum. En iyisi Las Vegas'a gidip, gizlice evlenmekti. Haru bu düşünceme çok gülmüştü. Ona göre Tokyo'da evlenelim ve diğerlerine aniden söyleyelim demişti. Düğün yeri, Yer Altı Dünyasıydı ve saraydaki asillerin balo salonuydu. Yugin, beyazlar içindeydi. Del'de beyaz, sade ve kabarık olmayan bir gelinlik giymişti. Ben ise, toz pembesi bir elbise giymiştim. Straplez ve sol bacağımda derin yırtmacımla iyiydi. Saçlarım ise topuz yapılmıştı. Evlilikler için gerekli olan yeminlerini etmişlerdi ve Del'in attığı çiçek, benim kucağıma düşmüştü. Bu durum karşısında kızarmıştım. Haru ise, kahkahalarıyla gülmüştü. Şimdi dans zamanıydı. Gelin ve damat dans pistinde yerini aldıktan sonra Haru'da beni kaldırdı.
Haru " Çok güzel bir düğün. "
" Bence de." dedim.
" Fakat buradaki en güzel kadın, tatlı gelin Delilah değil."
" Kim peki ? "
" Şu an dans ettiğim, karşımda duran gelinlinin sevimli baş nedimesi."
" Bu iltifat için damadın sağdıcına çok teşekkür ederim."
"Aslında hiç istemedim sağdıç olmak. Sen olmasaydın, kabul etmezdim. Bak sana ne diyorum. Gel gizlice Tokyo'da evlenelim. Las Vegas'dan daha iyidir. Sonra bunlara söyleriz. Hepsi kalp krizinden öteki tarafa şutlanır. Bizde düğün yapmayız."
" Luis'e ne olacak ? "
" Kayıplara karışır. Ben olsam, öyle yapardım. Pardon evlendiğin adamı öldürürdüm. "
" İşte Sadist Haru yanımda ! "
" Ben her zaman sadistim, bebeğim. Sadece bunu görmüyorsun. "
" Peki, sadistliğini ya görmezden geliyorsam ? "
" O da senin sorunun. "
" Peki, baştan sona sorunum sensin. "
" Peki. Sende benim ilacımsın." dedi ve güldü.
Bende ona gülümsedim. Dans şarkısı bitince, bize ayrılan masaya gittiktik. Bu masa tamamen bize aitti. Jack, Sofia, Orlando ve Irene vardı. Luis'de yanımıza gelince, tamamlanmıştık. Herkes neşe içindeydi. Del'e baktığımda ise, annem ve babamın yanındaydı. Onlarla saygılı biçimde konuşuyorlardı. Babamı Haru hakkında ikna etmek zor olmuştu. Ona hala güvenmiyordu fakat sevgili kızının ona olan aşkını gördüğünde susmuştu. Eğer bir şey olursa, benim ilgileneceğimi söylemişti. Del'in bana gel işareti olduğunu gördüm. Haru ile gelmemizi işaret ediyorlardı. Haru'nun elinden tuttum ve annemlerin yanına geldik. Saygılı bir şekilde revans yaptım fakat Haru yapmamıştı. Sadece gülümsemişti. Babamın suratı bozulmuş olsa bile, annem kahkaha atmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uyanış
FantasyKleopatra: Pekala, madem gerçekten aşıksın, o zaman, ne kadar, onu söyle! Antonius: Ölçülebilen aşk zavallı bir aşktır. Kleopatra: Peki, ya ben ölçmeye kalkarsam? Antonius: O zaman kendine yeni bir dünya bulacaksın. -William Shakespeare Antonius & K...