***İYİ OKUMALAR ***
Şirketten içeri girdiğimde koştura koştura asansöre gittim ve düğmesine bastım. Terden alnıma yapışmış saçlarımı elimle yüzümden çekerek kolumda ki saate baktım. Toplantıya tam on beş dakika geç kalmıştım ve bu toplantı şirket için çok önemli bir toplantıydı. Hatta Ayaz Bey bu toplantı hakkında kesin emir vermişti. Ama aptal ben okulda Selin ile lafa daldığımız için unutmuş ve aklıma gelir gelmez otobüse binip gelmiştim ama yine de yetişememiştim.
Asansörle toplantının yapılacağı kata geldiğimde aslında beni tam olarak neyin beklediğini bilmiyordum. Çünkü ilk defa geç kalıyordum ve bu da aksi gibi çok önemli bir toplantıydı. Bu yüzden Ayaz Bey'in nasıl bir tepki vereceğini hem merak ediyor hem de bilmek istemiyordum. Allah'ım bu nasıl çelişkiydi böyle ... Ne yapacağım hakkında en ufak bir fikrim dahi yoktu. Acaba hiç şirkete gelmemiş gibi çıkıp gitsem ne olurdu? Aslında az buçuk tahmin edebiliyordum. Ayaz Bey beni hiç aramadan stajımı yakacaktı. Ve bu şekilde belki de ben bu dönem stajı tamamlamadığım için kalacaktım ve seneye bu dönemi tekrar okuyarak mezun olmamı bir dönem daha erteleyecektim. Bu da benim açımdan hiçte iyi bir şey değildi. Bu yüzden hiç düşünmeyerek kapıyı yavaşça tıklattım ve girdim.
Masanın etrafında şirketin mimarları , stajyer mimarlar , Cem Bey , Kaan Bey , Savaş Bey ve Ayaz Bey vardı. Hemen Ayaz Bey'in yanında ki boşluğa doğru yürürken odadaki herkesin ilgi odağı olmuştum. Koltuğa otururken Ayaz Bey bana öldürücü bakışlar atarken kendimi açıklama gereği duydum. Çünkü toplantının ortasına bomba gibi düşmüştüm ve bölmüştüm.
''Ayaz Bey özür dilerim geç kaldığım için ama açıklayabilirim.'' Dedim. Ayaz Bey ise beni hiç takmayarak önüne döndü ve '' Sonra!'' diye cevap verdi. Toplantı kaldığı yerden devam ederken ben nasıl bir açıklama yapacağımı düşünüyordum. Aslında bugüne kadar hiç geç kalmamıştım ve bana verilen görevleri layığıyla yerine getirmiştim. Yani bu bir nevi ilk hatamdı. O yüzden affedebilirlerdi.
Bir anda herkesin bana bakması ile ne diyeceğimi bilemedim. Neden herkes bana bakıyordu ki şimdi? Hiç bir şey anlamamıştım. Ben herkese anlamayan gözlerle bakarken Ayaz Bey sert sesiyle konuşmaya başladı.
''Derin Hanım siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?''
Hangi konu diye sormak istesem de sadece dudaklarımı birbirine bastırmak zorunda kaldım. Acaba sorsam çok kızar mıydı ? En sonunda ne diyeceğimi bilmeyerek sordum.
''Hangi konuda Ayaz Bey?'' dedim. Ayaz Bey bu sorumla yüzüne alay dolu bir gülümseme yerleştirdi . Sanki bu soruyu sormam çok komikmiş gibi bir de gülmüyor mu deli oluyorum.
''Halı saha hakkında ne düşünüyorsunuz diye sorduk ama siz toplantıya geç kalmakla beraber bir de toplantıyı dinlemiyorsunuz. Ne güzel!'' diye cevap verdi. Ben sana bu sözleri yedirtmesini bilirim ama dua et patronumsun.
Önümde ki dosyada halı saha hakkında bilgiler vardı . Kısa bir göz gezdirmeyle bakışlarımı bütün masadaki insanlarda dolaştırdım ve en son Ayaz Bey'in gözlerine baktım.
''Öncelikle bizim yapacağımız halı saha diğer halı sahalardan daha farklı olmalı. Çünkü biz şirket olarak farklı mekanlar yaparak farkımızı ortaya koyuyoruz ve hatta bu yüzden zirvedeyiz bile diyebilirim... Halı saha hakkındaki düşüncelerime gelecek olur isek futbol sadece erkeklerin sevdiği bir spor dalı değildir. Sadece çoğunlukla erkeklerin sevdiği bir spor dalıdır. Yani bayanlar da futbolu sever. Bu yüzden yapacağımız halı saha sadece erkeklere yönelik değil de hem erkekler için hem de bayanlar için olmalı. Yani halı sahanın içini her iki cinse de hitap eden şekilde dizayn etmeliyiz. '' dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA VE AŞK
General FictionAyaz KARAHANLI : 26 yaşında ünlü iş adamı ve yeraltının karanlık mafyası... Derin TEKİN : 20 yaşında mimarlık öğrencisi ...