3- Gizli kapılar aralanıyor!

216 53 53
                                    

Multimedia'da henüz mini minnacık Burcum ve Yağmurum var..💞
Beğeneceğinizi umuyorum
Siz bu satırları okurken, bende yorumlarınızı büyük merakla takip ediyor olacağım.. :'))
Keyifli Okumalar! :)
Selin.

"Benden ne saklıyorsunuz?" Deyiverdim tek nefeste. Annem bana yine anlamlandıramadığım bir ciddiyetle "Seninle konuşmak istediğimiz bir konu var Yağmur. Doğru zamanı kollamak için çok bekledim. Ama artık seninde bilmeye hakkın var." dedi. Neyi bilmeye hakkım vardı? Ben neden olaya hep en son dahil olan kişi oluyordum? Artık büyümüş olmam gerekiyordu belki de. Şımaracak kimsem kalmadığında hayat beni kocaman bir insana dönüştürüyordu belli ki..
Verecek cevabım olmadığı için annemi dinlemeye devam ettim. "Hadi o tabak bitecek sulugöz kızım benim" dedi tebessümle. Babam, sanki benimde annemin göğsünden kalkıp sofraya oturmamı bekliyormuş gibi usulca geçti yerine, başladı çayını içmeye. Bizde baba koltuğu denilen bir kavram yoktu. Eş dost kim varsa otururdu yer soframıza, neşe katardı gönül divanımıza.. Benim için en kudretli zenginlikti ki bu. Ben, annem ve babamın varlığından mutluluk duyuyordum ve varlığından mutlu duyduğum her şey benim için zenginlik demekti; illa konaklarda yaşamak ya da milyarlara sahip olmak gerekmiyordu. Çünkü bizde konuktuk bu hayatta.. Aldığımız nefesi bile geri verirken, bu cimri hayattan müebbet zenginlik beklemek; fazla anlamsızdı!
Yere oturdum, sofra bezini üstüme çektiğim sırada, sofraya baktığımda, iki taneydi tabaklar.. Kendi önümdekini çekip annemin önüne ittim, kollarımı göğsümde birleştirdim. Bu fevri hareketim beni oldukça ciddi gösteriyordu, eminim.
"Bir şey yemeyi değil, öğrenmeyi hak ettiğim şeyi bilmek istiyorum."dedim. Annemle babam birbirlerine yine yeniden o anlamsız bakışı fırlattılar. Annem "Madem bu kadar merak ediyorsun" demesiyle telefonumun çalması bir oldu.
"Burcu Kokulumm.. Arıyor..."
Arayan Burcum'du.. Okullar kapandığından beri hiç arayıp soramamıştım onu. Ne çok alınmıştır şimdi bir bilseniz.. Burcuyu tanıtmadım değil mi ben size? Burcu benim ilkokuldan arkadaşımdı sonra ikimizde bu civarların insanları olduğumuz için lise tercihlerinde de kayıtlarımız aynı okulda olmuştu. On senelik okul hayatımın hiç solmayan baharıydı çimen gözlüm.. Çimen göz dediğime bakmayın siz, yeşilin en güzel tonudur da gözlerinin rengi.. Bir bilseniz.. Ah bir görseniz...❤
Ben dedikodunun âlasını hep onunla yaptım, en acı günlerimi onun yanında "hiç" saydım, birbirimize verdiğimiz tüm sırları ben şuramda, tam sol yanımda, taşıdım.. Canımdan ötedir işte bu yüzden Burcum...
"Kızım nerdesin sen ya okullar kapandı yüzünü gören cennetlik Yağmur Hanım ayran içtik ayrı mı düştük?" dedi. Bulunduğum durumdan çıkıp bir an olsun kıkırdadım. Burcu is back! diye haykırmak istemedim desem yalan olurdu. Bulunduğum ortam el vermiyordu buna çünkü Allah is watching, hesap günü is coming, cehennem is loading..
"Burcum kusura bakma unuttum seni bu seferlik affedebilecek misin beni çimen gözlüm?" dedim. Benim nazıma dayanamayacağını ve affedeceğini biliyordum!
"Oyy çimen gözlün tatlı diline kurban... Affedildin kanka hadi yine iyisin! Ee görüşmeyeli neler oluyor hayatında anlat bakalım." dedi. Biraz daha keyfimi bozmazsam beni boğacakmış gibi üzerime dikilen gözlere baktım.. "Burcu ben şimdi pek müsait değilim. Şey.. Kahvaltı ediyorduk da... Ben seni sonra arasam uzun uzun konuşsak? Dedim. Burcum'un beni reddetmeyeceğini biliyordum, hatta emindim!
"Peki, olur güzellik. Bana dönmeyi unutmazsan sana bir daha mest olurum.. Şimdiden çok tişkür ederim öptüm bende canımm çok!"dedi. Benim konuşmama yine fırsat vermemişti. "Tamam yakışıklı sende öpüldün çok" dedim en masum ses tonumla. Annemlere döndüğümde kuşkuyla bana bakıyorlardı. Hayır madem koca kız oldum, neden benden hâlâ saklıyorlardı bütün bunları? Anlamıyordum.
"Evet baba sizi dinliyorum" dedim en sakin halimi takınarak. "Kızım, biz taşınmaya karar verdik. Tamamen değil ama geçici bir süreliğine buradan taşınmamızın hepimize de iyi geleceğini düşünüyorum." dedi..
"Baba ben çocuk değilim, beni kandırmaya çalışmayın! Ne ne demek geçici süreliğine bizim burada bir düz.." Lafımı bitirmeme izin vermeden annem lafa atıldı,
"Gitmek zorundayız Yağmur'um.. Buna mecburuz..."

Sevgideğer Okurlarım;
Yeni bölümler için tavsiyeleriniz benim için çok çok değerli.. Görüşlerinize, fikir ve önerilerinize her zaman açığım❤
Kitabımı okunmaya değer bulduğunuz için çokça minnettarım sizlere..
Yeni bölümü nasıl buldunuz? :)
-Beğendik! dediğinizi duyar gibiyim:))
E haydi o zaman tek tıkla ulaşın bana!
İnstagram.com/ selinnurylmzz
Twitter.com/ SlnnnnylmzzzY
Hoşça kalın, dostça kalın:)
Seviliyorsunuz!

EYLÜL.. #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin