"O mahalleden benimle çıktınız , benimle girersiniz Zeliş Hanım. Eğer itiraz edersen , seni sırtlar götürürüm. "
O maviş gözleri ile bana şaşkınca bakan ve benim sözlerim üzerine çatık kaşlarla karşımda dimdik duran kıza bakarken , yüzümde ki itiraz kabul etmeyen ifade onun da bana karşı gardını indirmişti. Mahalleye taşındığımız o gün Zeliş'i gördüğüm anda dikkatimi çeken en belirgin özelliği , o içimi okuyacak kadar berrak bakan gözleriydi. Şimdi de aynı ifade gelip o güzel gözlerine oturduğunda , onu öpmemek için kendimle büyük mücadele içinde olduğumu Allah'tan bir tek ben biliyordum.
Yıllar önce o mahalleden taşınırken çocuk aklımla arkadaşlarımdan ayrıldığım için üzülmüş , yepyeni hayatımıza alışmam ise sadece iki ay sürmüştü. Mahalledeki serbest alanın aksine yeni evimizin bahçesinden başka sadece kurslara giderek günlerimi değerlendirirken , ilk başlarda buna isyan etsem de , kısa sürede o zenginliğe ve şatavata alışmıştım. Yaşım ilerledikçe ailemin bana sunduğu imkanlar da buraya yeniden dönene kadar bütün anılarımı sadece çok az hatırlamama sebep olurken , yeniden bir hayat kurduğum bu sokaklar , bambaşka Tekin'i ortaya çıkarmıştı. On yaşıma kadar bu semtin çocuğu olmanın verdiği yaşanmışlık ile alışmam kolay olmuştu ama buraya geliş sebebimizi hatırladıkça kendimden ve babamdan da nefret etmeden edemiyordım.
Bu insanların yüreklerindeki sevgi kendimden utanmama sebep olsa da , babamın hırsı ve kuralları isyanımı engelliyordu. Başta çoğu kez buraya gelmemek için direnirken , Zeliş'i gördüğüm anda benim için bambaşka bir amaç oluşmaya başlamıştı. Neden bilmiyorum ama onu gördüğüm her anda yepyeni bir yanını keşfetmem , bu yaşıma kadar karşılaştığım hiçbir kadına benzememesi , ona tuhaf bir şekilde ilgi duymama sebep oluyordu. Başta bu durumun sadece sempati olduğunu düşünürken , bugün ona olan hislerimin sempatiden çok başka bir duygu olduğunu anlamıştım. Tam olarak adlandıramasam da , Zeliş benim hayatımda kendine bir yer açmış gibi görünüyordı. Sessizce yan yana ilerlerken onun sadece önüne bakması benimde rahatça ona bakmama olanak sağlıyordu. Zeliş arka koltuğa geçtiğinde öne otur dememek için kendimi zor tuttum. Onun her an yakınımda olması beni tuhaf şekilde rahatlatsa da , daha kendimden emin olmadan onu sahiplenmeyi göze alamamıştım. Nesrin ile ikisi yol boyu bir şeylerden bahsederken , tam sokağın başına geldiğimizde arabada çığlık atan Nesrin ile bakışlarımı aynadan onlara çevirdim.
"Ayy Zeliş. Sınav sonuçları açıklanmış. "
Ben, ne sınavı diye soramadan Zeliş heyecanla yerinde hareket ettiğinde , son anda üniversite sonuçlarını hatırladım. Bizim çocukların birkaç tanesinin kardeşi de girdiği için bu kadar heyecanlanmalarının sebebinin o olduğunu anlamış oldum.
"İkiniz de girdiniz mi kızlar? "
Aslında merak etiğim sadece tek bir kişi iken Nesrine de yöneltmiştim bu sorumu. Çünkü daha bu kadar yeniyken her hissim ortaya gereksiz yere dökmek istemiyordum. Belki de geçici bir şeydi. Bu sebeple kimseyi incitmek istemiyordum.
" Evet Tekin Abi. Aslında diğerleri de girdi. Bugün açıklanacağını bilmiyorduk. "
"Allah kahretsin. " Zeliş'in bu sözleri üzerine panikle ona baktığımda , o sadece yanındaki arkadaşına odaklamıştı o güzel gözlerini. " Evde net yok ya. Abim yatırmamış faturayı , kesildi. "
"Kız bende sizden bakarım diyordum ya. "
İkisi de umutsuzca arabadan inerken onların kapısının önündeki kalabalığı çok sonra fark ettim. Mahalledeki diğer kızlar telaşla gelip Zeliş'in elini incelerken , annem ve Güllü Teyze koştur koştur yanımıza hızla geldiklerinde , arabanın kaputuna yaslanıp bu sıcak büyük aileyi gülümseyerek izledim. Öyle içten ve samimilerdi ki , birine bir şey oldu diye eminim saatlerdir bekliyorlardı burada.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kapı Komşum
Ficção GeralEy kanadı kırık gül yaprağı. Hem umudum ol , hem de acım. Sonsuz dokunuşlarda ruhumu buladığım. Ansızın çıkıp geldin ya bana? Sanki ruhumu ellerinde bıraktım. ★ ★ ★ "Gözlerin " dedi. Bir süre bakımlı koca ellerini benim heyecandan titreyen bedenimde...
