Sert Mafya

Kavga

Medyada Katerina
"Oo! Yalancı kızımız da burdaymış." Bıçağı elimden sertçe bıraktım.
"Bana bak Katerina mısın nesin! Yalancı sensin! Kapıyı üzerime sen bıraktın!"
"Aa! Yalancı." İftiraya gelmeye dayanamayarak saçından tuttum. İyice aşşağıya doğru çekmeye başladım. Mutfak Katerina nın çığlıkları doldurdu.
"Bana bak! Bana iftira atıp tutma! Beni kendinle karıştırma! Doğru söyleyen birini yalan söylüyor olarak görüyorsan sen de o zaman sürtük değilsin! Bir daha bana yaklaştığını görmiycem! Tamam mı! Dikkat et tehlikeli sularda yüzüyorsun!" Elimden saçlarını serbest bıraktım. Bu çığlıklar üzerine herkes mutfağa girmişti. Babam bana şaşkınca bakıyordu. Katerina hemen timsah gözyaşlarını bıraktı. Dudağını büzerek,
"Deniz Beyyğ bana iftiraaaa atıyorg."
Sinirle tezgahtan bıçağı aldım. Yasemin abla korkuyla bağırdı. Herkes elimdeki bıçağa bakıyordu. Efe arkadan bağırdı,
"Yürü be kızım!" Deniz kafasına sertçe geçirdi. Normalde olsa gülerdim ama şuan çok sinirliydim. Babam birden lafa atladı.
"Kızım elindekini bırak artık."
"Sus baba!"
Sinirle Katerina yı Deniz'in arkasından çekerek duvara yapıştırdım. Bıçağı suratında gezdirdim.
"Bana bak kızım! Eğer bana üçüncü kez iftira atarsan o boya küpü suratını mahvederim. Kitaplarda okuduğum ve hep imrendiğim şeyi yaptım. Bıçağı alarak yanağına kocaman 'K' harfi kazıdım. Yanağından kanlar akıyordu ve bağıra bağıra ağlıyordu. Sinirli anımda kimse bana kafa tutamazdı. Sinirle bıçağı halıya fırlattım Katerina nın saçını tutarak duvara vurdum. Korkudan bayılarak yere düştü. Mutfaktan çıkarak hızla yürüdüm. Dış kapıyı açarak hızlıca kapattım. Koşarak sahile gittim ve banka oturdum. Hayır ağlamıyacaktım. Sadece buna ihtiyacım vardı.
Çocukluktan beri iftiraya boyun eğmezdim. Lisedeyken sınıfın kötü çocuğu iftira atmıştı ve ben boyun eğmemiştim. Bunun yüzünden dayak yemiştim ve bir hafta hastaneden çıkamamıştım. Telefonumun çalmasıyla ekrana baktım. Facebookta tanıştığımız en yakın arkadaşım arıyordu.
"Efendim Merve?"
"Salak! Demek İstanbul'a geldin ve bana haber vermiyorsun."
"Mervoşum o kadar dertten sonra unutmuşum."
"Kanka tamam hadi affettim. Ne zaman buluşuyoruz?"
"Yarın buluşuruz bebeğim."
"Tamam bebek görüşürüz."
"Görüşürüz bebek."  Şu dünyada bir tek beni Merve anlıyordu. Ayağa kalktım ve yürümeye başladım. Telefonun melodisiyle tekrar telefona baktım Efe arıyordu.
"Efendim Efe?"
"Nerdesin kız sen?"
"Sahildeyim."
"Tamam ben geliyorum biraz dolaşalım."
"Tamam."
"Bu arada az bile yaptın o sürtük Katerina ya sen gidince herkes kahkaha attı."
"O da bana iftira atmasaydı. Neyse bu konuyu konuşmayalım."
"Tamam hadi görüşürüz."
"Bay bay." Diyerek telefonu kapattım.
Banka oturarak etrafta el ele tutuşan sevgilileri izledim.
Sonunda Efe geldi. Sahilin başında mal gibi kornaya basıyordu. Etraftaki insanlar sahilin başındaki siyah BMW ye döndü. Koşarak oraya gittim. Kapıyı açarak bindim. Başını kornya koymuş duruyordu. Saçından tutarak geriye çektim.
"Gerizekalım napıyosun?"
"Kardeşim başım ağrıyor ya!"
"İyi hadi gidelim."
"İnsan bir geçmiş olsun der."
"Geçmiş olsun! Oldu mu! Hadi Lunaparka gidelim."
"Ya çocuk musun?"
"Kız ayarlarım." diyerek sırıttım.
"Vallaha mı?" diyerek heyecanla konuştu.
"Vallaha." diyerek gülümsedi.
Arabayı Lunaparka sürmeye başladı. Radyoya uzandım ve günah benim suç benim şarkısı çalıyordu. Sonunda Lunaparka geldik. Arabadan indim Efe yanıma geldi. Lunaparka gelince sizce kimi gördüm? Hadi tahmin edin! İki kişiler... Lanet olsun yine sınırlı geçicek bu günüm.

Biliyorum çok heyecanlı yerde bitirdim ssjsjjsj. Neyse sizce kim lunaparkta? Bugün iki bölüm yayınladım değerimi bilin. Yeni bölüm bayramda ya da bayramdan sonra gelir önce de yayınlayabilirim. Neyse sizi seviyorum bu bölümü kuzenim Ela ya ithaaf ediyorum. Sizleri seviyorum √ :-* :-* :-*