Heyecanlı Efe

9.7K 322 9
                                    

Medyada Merve.
Merveyle buluşacağımız kafeye gelince arabadan indik.
Ediz heyecan yapmıştı. Halinden çok belli oluyordu. Dur daha Merveyi görmedin. Kafeye girdiğimizde telefonu ile uğraşan Merveyi gördüm. Efe de görmüş olmalı ki daha da fazla heyecanlanmıştı. Masaya yürümeye başladım. Merve beni gördü hemen ayağa kalkarak yanıma geldi ve beraber sıkıca sarıldık. Bizim sarılmamızı Efenin öksürüğü böldü.
"Öhöm öhöm." merve bana kim bu meteor dercesine bakıyordu.
"Ben sizi tanıştırmayı unuttum. Merve bu efe benim kardeşim gibi olur. Efe bu da benim en yakın arkadaşım Merve." ikiside gülümseyerek tanıştı. Efe heyecandan kıpır kıpırdı demek ki Merveyi sevmişti. Mervenin de ondan pek bir farkı yoktu. Masadaki peçeteliği devirmesinden anlamıştım. Ediz ile merve fısır fısır bir şeyler konuşurken yanımıza garson geldi.
"Ne alırdınız hanımlar ve beyfendi?" garson dediğime bakmayın baya yakışıklı bişey. Gülümseyerek
"Ben bir latte alayım bir de çikolatalı pasta." efe ve merveye bakınca hala konuştuklarını gördüm. Sohbetlerini bölmek istemediğim için onlar adına da sipariş verdim.
"Sen onlara da meyveli pasta ile kahve getir."
"Pekala güzel bayan başka bir isteğiniz var mı?" nazikçe gülümseyerek kafamı olumsuz anlamda salladım. Merve ve Efe nihayet bana döndüklerinde
"Garson hala gelmedi mi ?" diyerek sordular. Onların bu haline gülümseyerek
"Sizin için ben sipariş verdim. Çok koyu sohbete dalmıştınız." ikiside utanmış olmalı ki hafif başlarını önlerine eğfiler. Bu hallerine gülmeden edemedim. Garson siparisleri vererek afiyet olsun dedi ve git ti. Pastamı yerken de bir yandan merveyle sohbet ediyordum. Ayrılma vakti gelince Merve ile vedalaştık. O ara Efe ne yapıp edip Mervenin numarasını almıştı. Kafeden ayrılarak arabaya bindik. Efeye hemen soru yönelttim.
"Nasıl beğendin mi Merveyi 😁"
"O ne biçim güzelliktir ya melek gibi mübarek. Yanında nasıl heycanlandım anlatamam."
"Belli oluyordu zaten. " diyerek kahkaha attım. Arabayı evlerine doğru sürdü. Eve gelince zile bastım. Kapıyı katerina açtı. Nefret dolu bakışlarımı göndererek içeri geçtik. Babam ile ahmet amca koyu bir dohbrte girmiş kahkaha atarak gülüyorlardı. Deniz ise onlara uzaktan cevap veriyordu. Anlamıyorum bu çocuk niye hiç gülmüyor. Telefonumu çıkartarak instagrama girdim. Son attığım resmin altına atılan yorumlara bakarak kahkaha atıyordum. Bu kadar abaza mı vardı Türkiye'de. Takip istrklerini onayladım ve gözüm bir isimde takıldı. Deniz_karadağ isteği kabul ettim ve ben de onu takip ettim bu bizim denizdi. Profili gizli değildi yarı fotoğrafında kaslarını göstererek fotoğraf çekinmişti. Oha ya! Yedi harikası vardı bildiğin.
Profilden çıkarak profilden efenin profilini buldum var istek gönderdim. Aylak aylak ana sayfada geziyordum. Birden gördüğüm soğuk espri ile güldüm.
+Adın ne?
-Hamdiye.
+Yerim seni Ham Diye.
Espri çok soğuktu ama yine de kahka atmadan geçmemiştim. Snapchat e girdim biraz da orada oyalandıktan sonra bana verilen odaya girdim ve Yüksek Sadakat ın Belki üstümüzden kuşlar geçer şarkısını açarak dinledim. Susadığım için ayağa kalkarak mutfağa gittim. Yasemin abla ve yardımcılar yemek hazırlıyorlardı.
"Kolay gelsin." diyerek bir bardak su aldım ve içtim.
"Yasemin abla hani bu yardımcılar var ya onlar burada yemek yiyor değil mi?"
"Evet canım onların isimlerine ait tabaklar var. Ben de tam yemeklerini koyacaktım verir misin onları. Şurada. " diyerek masayı gösterdi. Tabakları verdim. Alarak yemek koymaya başladı. Tabağın üzerinde Katerina yazıyordu. Bu ismi görünce beynimde şimşekler çaktı. Bekle beni Katetina!

Merhaba! Beklettiysem özür dilerim. Sizleri seviyorum. Vote ve yorum yapmayı unutmayın. Hikayemi okuma listenize eklediğinizi görünce çok seviniyorum kendinize iyi bakın. 😘😘❤❤
İnstagram=esra_dnzdumlupinar
Snapchat=Esra Deniz Dumlupınar.

Sert MafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin