Multimedya : Giray
Bade Başer
Biz ona ne oldu der gibi bakınca Bartu kahkaha atmaya başladı. Biz olayı henüz anlayamadığımız için en az Giray kadar şaşkındık.
"N-Nasil, yani Ceyda kitap okumayı çok mu seviyormuş? Demek o yüzden seninle tanışmak istiyordu" deyip işaret parmağını Bartu'ya doğru uzattı.
Ben olayı hala çözemezken bu sefer Neva da kahkaha atmaya başladı.
"Ne oldu ya ? Ne var ? Neye gülüyorsunuz ? Ben niye anlamadım? " diye sorularımı sıraladım.
"Kızım anlasana işte bu Ceyda , küçük beyin hoşlandığı kız" deyip tekrar kahkaha atmaya başladı Neva. Ben de kendimi daha fazla tutamayip patlattı bir kahkaha.
Üçümüzde birden böyle kahkahalara tutulunca Giray hepimize sinirli bir şekilde baktı ve yaklaşık 5 adım ötemizdeki banka oturdu.
Artık gülmekten dolayı ağrıyan karnından dolayı sustum. Giray'a baktığımda hem üzülmüş hem de utanmış olduğunu gördüm. Yanına gidip oturdum ve "Giraycım, özür dileriz, biz alay etmek için gelmedik sadece senin o an ki şaşkınlığına güldük" dedim başımı yana yatırarak.
Ama cevap yok. "Küs müyüz yoksa?"
Yine cevap yok."Bak istersen beni Ceydayla tanıştırabilirsin ha? Hem ben çok isterim tanışmayı" dedim.
Hızla kafasını bana çevirince bir anda yine bu şaşkınlığına gulmemek icin zor tuttum kendimi. "Gercekten mi? Tanışmak ister misin onunla?" dedi. Ben gülümseyerek kafamı aşağı yukarı sallayinca o da kocaman gülümsedi.
"Hem sen de seviyormuşsun kitapları. Eminim o da seni sevecek" dedi son cümlesinde sanki bana değil de düşüncelerine onay verircesine. "Aynen, anlaştık o zaman" diyerek elimi ona uzattım o da elini uzatınca gülümsedim. O sırada Bartu ve Neva da yanımıza geldiler.
"Demek onu Ceyda ile tanıştıracaksın ha?" dedi Bartu. "Evet iyi anlaşacaklarına eminim. Değil mi Bade abla?" dedi bana sorarak. Gülümseyerek kafamı salladim aşağı yukarı. O da bana gülümsedi.
"Çiğ köfteee" diye birden bağırdım ve sahildeki bütün insanların ilgisini kendime çektim. Ama umrumda bile değil çünkü tam karşımda çiğ köfteci duruyor. Hızla ayağa kalktım ve Bartu ya çarparak çiğ köfteciye ulaştım. Sevinçle çiğ köftelerden iki tane dürüm aldım. Çantadan para çıkaracakken, Ahh banka unuttum çantamı. Tekrar dönüp çantayı almaya giderken amcaya hemen parayi getireceğimi söyledim.
Arkası döndüğümde burnunu sert bir şeye çırptım. Acıyla inlerken bu sert şeyin aslında Bartunun göğsü olduğunu anladım. "Iyi misin?" diye sordu telaşla.
"Çok sert bir göğsün olduğunu biliyor muydun? Burnum kırıldı galiba." Dedim sitemle. Bana bakarak kahkaha attı ve "Kırılsa duramazdın" dedi. "Ayrica ne bu heyecan? Alt tarafı çiğ köfte" diye de ekledi.
Tabi benim çiğ köfteye olan zaafımı bilmediği için şaşırmış olmalı. "İşte orada duracaksin Bartucum, çiğ köfte Bade nin yaşam felsefesidir" dedi beni en iyi tanıyan Neva. "Öyle mi ? O zaman hepimize alalım birer tane" dedi Bartu.
Bu çocuk hala anlamadı mi beni ya. "4 tane lütfen" diyen Bartu ya karşı çıkarak " Hayir hayır 5 tane" dedim. Bartu bana şaşkın şaşkın bakarken "Ben 2 yiyeceğim, ne yapabilirim yapım bu" dedim, tabi yavru köpek bakış seysini de atarak.
Bu bakışlar abimin üzerinde deneyinde ise yarıyor.Tekrar adama dönüp "Dayı sen irfan bize 5 tane ver lütfen" dedi gülümseyerek.
Çiğ köfteleri alınca hemen iki tanesini kaptim elinden. Sahildeki bankalara tekrar oturduk ve ben bu güzelim lezzeti kavuşmak için hemen saya koyuldum. Paketi açtığımda sanki yıllardır kayıp olan çocuğuma kavuşmuş gibiydim. Yıllardır kayıp olan çocuk çocuk ne alaka simdi diyecksiniz ama onu ben de anlamadım. Aman canım öyle bir sevinçti işte.
Ben çoktan ilk çiğ köftesi bitirmişken onlar yarısındaydı. Aslında böyle daa iyi çünkü onların benden önce bitirip çiğ köfteme göz dikmelerini istemem
"Kızım sil şu dudağının kenarını, rezil etme beni" diye fisildadi Neva. Kendimi ne kadar kaptirdiysam artık ağzıma yüzüme bulaştırmışım.
Ben hala çiğ köftenin nereye bulaştığı anlamak için elimi yüzümde gezdirirken dudağımın kenarını bir an hissedemedim. Çünkü tabiri caizse beni bu çatlak arkadaşım hayvan gibi elindeki peçeteyle atandı durağının kenarına.
"Kızım ne yapıyorsun ya?! Yavaş ol azcık" dedim kızgınlıkla. "Badecim bak beni sinirlendirip bi de üste çıkma" dedi. "Ya ben ne yaptım şimdi? " dedim tekrar sitem ederek.
"Ne demek ne yaptım ya , Bade şu susun günlerde klişelerin ortasına bomba salıyoruz. Normalde senin o dudağının kenarında ki nar ekşisini Bartu fark edip sana söyleyecekti, sen de bulamayınca o gelip alacaktı. Sonra sen kızarıp heyecanlanacaktın. Ama biz ne yapıyoruz? Ancak birbirimize yaşatıyoruz klişeleri" dedi durduk yere sinirlenerek. Allahtan fisiltiyla söylemişti de Bartu duymadı.
"Kızım ne diyorsun ya Bartu ne alaka? Saçmalama, daha henüz yeni tanıştığım bir adamla nasıl hemen beni bu duruma düşürmeyi planlıyordun acaba ? " diye sordum. Gözlerini devirip çiğ köftesi ni yemeye devam etti. O sırada Bartu ve Giray'ın tartisliklarini gördüm. "Giray saçmalama , böyle bir şey isteyemezsin" dedi Bartu azarlarcasina. "Ya ama niye ki? " dedi ardından Giray, küçük bir hayal kirikligiyla.
Durumu anlamak için "Ne oldu ? Bir sorun mu var?" dedim onlara seslenerek. Bartu hemen "Yok bir sorun yok, yine Giray efendinin saçmalıkları işte, boşver" dedi. Ne olduğunu soracaktım ama fazla üstlemek istemedim.
"Ee Bade biz gidelim mi artık? Melek sultan daha fazla merak etmesin " diye araya girdi Neva. Onu kafamla onaylayıp tekrar Bartulara döndüm ve "Her şey için teşekkür ederim, güzel bir gün daha " dedim. "Asıl ben teşekkür ederimsayenizde Giray çok eğlendi bugün, dimi Giray? " diye tekrar Giray'a dönünce Giray sadece gülümseyerek kafasını salladı. "Görüşürüz o zaman, tekrar tanıştığımıza memnun oldum. " dedi elini havaya kaldırarak Neva.
Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin.
Giray hakkında ne düşünüyorsunuz??
09/07/2016
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düş-Eşim
HumorBir kadın ve bir adam tesadüfen hayalleri karşılaşır henüz bedenleri bile karşılaşmamışken... Biliyor musunuz bu sizin okuyacağınız ilk farklı kitap... Çünkü bu kitabı hayalleri birbirleriyle iç içe olan iki arkadaş yazdı. Biz buna inandık. Bu kitab...