-11-

1.1K 48 92
                                    

Düğün sonrası herkes en azından çok yakın oldukları kişiler Steve ve Tony 'nin evine gittiler.

Nat ve Bruce ise baya yakınlaşmışlardı birbirleri ile. Peter ve Wade zaten uzun süredir birliktelerdi. Clint çocukları olduğu ve okula göndermek zorunda olduğu için evine dönmüştü. Tony'nin kuzeni Logan ve Steve'in kuzeni Wanda kenara çekilmiş birer kadeh şarap içip diğer misafirlerden uzakta oturuyorlardı. Aslında kabul etmeseler bile ikisi de asosyal kişilerdi. Ve çok iyi anlaşmışlardı. Dean ve Cass aslında ikisinin içini rahatlatan en önemli kişilerdi. İkisi de el ele tutuşmuş Nat ve Bruce ile konuşuyordu. Sam ve Bucky de hangi konu hoşlarına giderse o konuşmaya katılıyorlardı.

Steve omuzunu kapı eşiğine dayamış salondaki kahkahaları ve muhabbetleri dinliyordu. Dedesinin evi uzun süre sonra ilk defa bu denli neşeli bir grubu ağırlıyordu. Onlar aileydi. Tony, Steve'in belini sardı ve başını onun omuzuna koydu.

"Sanırım hiç bir şey kötüye gidemez." Dedi Tony. Ama erken davranmıştı. O sırada kapı çalmaya başladı. Steve merakla salona baktı herkes buradaydı. Kim gelmiş olabilirdi ki. Diye düşündü.

"Hayatım birini mi bekliyorduk?" Tony olumsuz anlamda kafasını salladı. Birlikte kapıya doğru gittiler. Kapıyı açmaları ile sarışın bir kadın kapıdan içeri attı kendini. Bir çocuğunda elini tutuyordu.

"Seni hain Stark. Hani hayatında sadece ben vardım. Evlendin. Hemde bir erkek ile. Oğlun senin hakkında ne düşünecek. Ben artık ona bakamıyorum. Al veledini." Steve sinirlenmeye başlamıştı ve o sinirlenir ise kimse onu tutamazdı. Bunu o oda da bulunan çoğu kişi biliyordu.

"Neler oluyor burada Tony!?" Adamın sesi o kadar gür ve sert çıkmıştı ki ufak çocuk 2-3 adım geriye gitti.

"Bilmiyorum. Bu kadını da bu çocuğu da hayatımda ilk defa görüyorum."

"Beni beni Pepper'ını. Nasıl tanımazsın. Al oğlunu ben artık ona bakamıyorum." Diye cırladı ve çocuğu çantası ile birlikte salonun ortasında bırakıp gitti.

Steve o an ki siniri ile kimseye zarar vermemek için kapıyı çarpıp arka bahçeye çıktı. Herkes anlamaz gözler ile Tony'ye bakıyordu. "İnanın bana hiç bir fikrim yok ilk işim DNA testi yaptırıp gerçek olmadığını kanıtlamak olacak. İnanın bana hiç bir şey yapmadım."

Tony hemen Steve'in arkasından bahçeye çıktı. Steve elinde balta kırka yakın odun kesmişti. "Steve kolların ağrıyacak. Lütfen dinle beni. Ben böyle bir şey asla yapmam. Tamam daha önceden birlikteliklerim oldu ama..." Steve eline bir odun parçası alıp çıplak elleri ile ikiye böldü.

"Ama ne Tony! Çocuk yapmayacak kadar dikkatli misin? Yoksa korunuyor muydun? Bak önceki ilişkilerin beni ilgilendirmez

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ama ne Tony! Çocuk yapmayacak kadar dikkatli misin? Yoksa korunuyor muydun? Bak önceki ilişkilerin beni ilgilendirmez. Sadece 1-2 kere mutlu oluyoruz sonrasında olamıyoruz her seferinde karşımıza bir şey çıkıyor." Steve, Tony'ye güveniyordu. Sadece anlamadığı şey neden kimse onların mutlu olmasını istemiyordu. Neden di bu çekememezlik.

"Ben sana güveniyorum. Sadece anlamıyorum. Loki, Edward ve bunun gibi insanların bizden ne istediğini anlamıyorum." Tony, kafasına koymuştu bu olayı açıklığa kavuşturacaktı. Steve sıkıca kocasına sarıldı. Elini tutup eve geri girdiler.

Kahverengi saçlı mavi gözlü çocuk çok mükemmel bir görüntüye sahiptir. Wade'in omuzunda bir sağa bir sola koşuyorlardı. Çocuğun düşmesinden korkan Peter da peşlerinden gidiyordu. Tony ve Steve'i el ele gülümseyerek içeri girerken gören Nathasa'nın içi rahat etmişti. Gelen çifti gören Wade çocuğu omuzundan indirdi.

Belli ki çocuk Steve'den korkuyordu. Belki de onu ilk gördüğünde bağırıyor olmasıydı etkisi. "Benim bu işin aslını öğrenmem lazım. Bir kaç telefon görüşmesi yapıp kadının kim olduğunu öğreneceğim." Eline telefonunu alıp üst kata çıkmıştı Tony.

Daha sonra herkes suskunlaşmıştı. Steve yere diz çöktü. Elini bu güzel küçük çocuğa uzattı. "Beni bağırırken gördüğün için üzgünüm. Senin adın ne ufaklık?" Bu konuşmadan güven alıp elini sarışın adamın güçlü elleri ile birleştiren çocuk ince bir sesle cevap verdi. "Nicholas. Ama herkes Nick'der. Sizde Nick diyebilirsiniz bayım." Aradan bi ses duyuldu alaylı bir sesti. "Bu çocuğun Stark'ın oğlu olma ihtimali sıfır olsa olsa Steve'in oğlu olur."Steve sesin sahibi Wade'e baktı. Haklıydı. Çocuk Tony'ye benziyordu ama aynı zamanda Steve'e de benziyordu.

Çocuk salona giren Tony'ye el salladı. "Benim oğlum değilmiş. Pepper denen kadın eski sekreterlerimden biriymiş. Hatırlamıyorum bile her neyse. Çocuğun babası bilinmiyor. Hastaneye gidip DNA testi yaptıracağız. Hadi çocuğu giydirelim Steve hasta olmasın. Geldiğiniz için teşekkür ederiz bu gece kalabilirsiniz ama biz biraz geç geleceğiz."

Şapkasını ve atkısını giydirdiler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Şapkasını ve atkısını giydirdiler. Çocuk tanıştığı bu güzel insanlara el sallayıp veda etti.

Tony ve Steve'in elini tutarak evden dışarı çıkıp arabaya yürüdüler. Onun çocuğu değil ise annesine geri vereceklerdi başka çare yoktu.

Selaam bir bölüm daha. Umarım beğenmişsinizdir. Oy ve yorum atmayı unutmayın. Özel ithaf PercysAnaklusmos gelecek bölüm balayı :) bu bölüm yazmadım çünkü gidecekleri yere hala karar veremedim. :))  -derya

Drunk in love / Stony AU (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin