-26-

791 31 12
                                    

Willie Nelson - Blue eyes crying in the rain

Steve sabah 5 te kalkmış ve krep yapmaya başlamıştı. 30 tane krep yaptığını fark edince durdurdu kendini. Çok fazla yapmıştı. Yağmur yağıyordu. Sonbaharı hep sevmişti alıntıda eşofman altı üstünde hiç bir şey olmadan yalın ayak arka bahçeye yürüdü. Yağmurun altında oturdu ve ağlamaya başladı. "Tanrım herşeyi kaçırdım. Aptalca bir hata yüzünden herşeyi kaçırdım. Tony ve çocuklar olmadan 2 sonbahar kaçırdım. Lanet olsun!" dedi ve yumruğunu yere geçirdi toprağı yumrukluyordu. ^medyayı burada açın^

Tony saat 6.30 a doğru uyanmıştı aldığı krep kokusu ile gülümseyerek uyandı. Ama mutfağa gittiğinde Steve'i bulamadı. Arka bahçenin kapısının açık olduğunu gördü. Steve yağmurun ortasında oturmuş bomboş bir şekilde ormana ve dağlara bakıyordu. Tony onun neler çekmiş olabileceğini düşünüyordu. Eline bir havlu ve şemsiye alıp bahçeye çıktı. Havlu Steve'in sırtına koydu ve şemsiye ile daha fazla ıslanmasını engelledi. Elinden tuttu ve yerden kaldırdı. İkisi de tek kelime dahi etmemişti. Steve'in eşofmanını çıkardı daha sonra da boxer'ını. Onu sıcak su dolu bir küvete koydu ve iyice temizledi. Steve kendini kötü hissediyordu. Ama Tony'nin varlığı herşeyi hafifletiyordu. Steve'in yatağa oturmasını sağladı. Tony bu işleri tam fark etmemişti gece ama şimdi daha belirgindi. Bileklerinde bağ izleri. Karnının altında bıçak izleri ve daha birçoğu vardı. Tony, Steve'e sımsıkı sarıldı. Yüzünü avuçlarına aldı ve konuşmaya başladı. "Her ne olursa olsun ben seninleyim birlikte atlatacağız." Steve kafa salladı. Tony eğildi ve özlediği nane ve ahududu tadında ki dudaklara nazik bir öpücük bıraktı.

"Nick'te bir şeyler var ve bana anlatmıyor. Jean  ile bir ara konuşmasını söylemeliyim. Ben Mick'i alırken sende Nick'i uyandırıp okula bırak belki seninle konuşur." Steve kafa salladı kendine gelmeliydi eşi ve çocukları için.

Hep birlikte mutluca bir kahvaltı yaptılar. Çocuklara sabah ve geceki olanları belli etmemeye çalıştılar. Steve ve Nicholas hazırlandılar ve "ginger'a" bindiler.

"Baban son zamanlarda fazla suskun olduğunu söyledi. İyi misin?"

"Şey sanırım en yakın arkadaşımdan hoşlanıyorum. Biz 3 kişiyiz Mitch , Ezra ve ben. Genelde birlikte gezeriz bilardo falan oynuyoruz. Ezra'nın evinde tabi öyle tehlikeli bar tarzı yerlerde değil. Ezra ve ben daha çok kardeş gibi görüyoruz birbirimizi ama Mitch çok farklı zeki , komik , kültürlü ve yakışıklı. Yani ben iki baba ile büyüdüm erkeklerin birbirine aşık olması kadar normal bir davranış yok. Sakın üzülme sizin yüzünüzden de değil Mitch'e olan ilgimi fark etmeden önce Jennifer isimli bir kızdan hoşlandım hatta 1-2 hafta konuştuk ama onun ilgisini daha sert erkekler çekiyordu. Bizde Mitch ile daha yakın arkadaş olduk. Ezra zaten ilk okuldan beri arkadaşım biliyorsun." Steve oğlu ile gurur duyuyordu.

"O zaman şöyle bir şey yapıyoruz ben Dean ve Cass'e mesaj atıyorum bugün nasıl olsa cuma Ezra ve Mitch'i ikna et John ve Mary Lisa'yı falan kısacası sizi bizim arka bahçede kamp yapmaya davet ediyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"O zaman şöyle bir şey yapıyoruz ben Dean ve Cass'e mesaj atıyorum bugün nasıl olsa cuma Ezra ve Mitch'i ikna et John ve Mary Lisa'yı falan kısacası sizi bizim arka bahçede kamp yapmaya davet ediyorum. Yiyecekler Tony ve benden anlaştık mı?" Nicholas'ın gözleri patlamıştı. "Peki bu çocuk kızlara mı erkeklere mi ilgi duyuyor."

Nick kafasını kaşıdı ve konuşmaya başladı "Şey sorun da bu o Aseksuel. İlgi duymuyor." Yeni neslin çok garip olduğu hakkında mırıldandı Steve "Evet okuldayız iyi dersler." Yanağına kocaman bir öpücük aldıktan sonra Steve doğruca eve gitti.

"Oğlumuz aşık olmuş Tony Jean ile konuşmasına gerek yok." Tony şaşkınca kocasına bakıyordu. "İki sene yoktun ama hâlâ çocuklarla benden daha iyi anlaşıyorsun." Steve geldiğinden beri ilk defa kahkaha atmıştı.

"Tony bugün biraz işimiz var. Dean ve Cass'e mesaj attım. Okul bitiminde çocukları biza getirecekler. Nicholas'ta Ezra ve Mitch'i çağıracak. Belki 2-3 çocuk daha Mary Lisa'nın kız arkadaşları falan. Arka bahçede kamp yapmalarını tavsiye ettim."

"Her neyse Stevie. Oğlumuzun aşık olduğu şanslı kız kim? İsmini söyledi mi?"

"Kız değil erkek." Tony gözleri büyümüş bir şekilde Steve'e bakıyordu. "Onu kötü etkiledik erkeklerden hoşlanması gerektiğini düşünüyor. Olamaz aşk hayatını mahvettik." Tony evin içinde mekik dokumaya başlamıştı. "Tony biraz sakin ol. Hiç bir şeyi mahvetmedik. Kendini bulması gerekli. Erkek ya da kız olması önemli değil. Önemli olan oğlumuz aşık oldu. " Steve haklıydı ikisi bunun en büyük örneği idi.

Umarım beğenmişsinizdir. Bölüm ithafım ShippingStony 'e gelsin. Sizi seviyorum. Oy ve yorum atmayı unutmayın. Teşekkür ederim. 💜💙💜💙 -Derya

Drunk in love / Stony AU (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin