♫♥ FİNAL-2 ♥♫

7.1K 383 79
                                    

♠FİNAL-2  

"NE?"

Konsey Lideri'nin haykırışı tüm odayı titretirken duruşumu bozmadım. Artık bu formalitelerden, saçma usüllerden gına gelmişti. Biliyorum, belki bunların içinde büyüseydim benim için her şey daha kolay olabilirdi ama alo? Ben bu dünyada büyümedim!

"Duydunuz. Kanım, bağlılığım, sadakatim Heros Ballator'a ait. Tüm benliğim ve kalbim de öyle. Bu nedenle kendi politikanıza beni ait edemeyeceksiniz. En iyisi bağımsızlığımı onaylamanız. Zaten babamın bir varisi kalmayınca, geriye veliaht bırakabilecek bir tek siz kalıyorsunuz, Şah. Melez Okulları'nın yönetimini bir cadıya bırakmayacağınızı hepimiz biliyoruz." Evet, burada olmamasına rağmen Gece'yi aşağılamaktan geri kalmamıştım. Çok olgun hareketler sergiliyordum. Aferin bana!

"Ballator'un cezalandırılmasını talep ediyorum." Bunu diyen az önceki Konsey üyesiydi. "Belli ki Auxilium'un kanına girip onu baştan çıkarmış. Bu durumda cezalandırılması gerekir."

Shrah ve birkaç üye daha onaylayan mırıltılar çıkarırken ben yine öne atıldım lakin bu sefer durduruldum. Berkay elini kolumdan avucuma kaydırıp güven verircesine sıkarken benimkilerden daha büyük olan adımlarıyla ilerledi. Gerisinde kaldım.

"Yaşadıklarımızı size anlatma zorunluluğumuz yok. Ancak kimse ne benim ne de ruhumun aşkını sorgulama hakkına sahip değil. Eğer bir kanıt istiyorsanız," Berkay elimi bıraktıktan sonra üzerindeki sweati çıkarıp sırtını konseye döndü. Delici bakışlarını üstümde hissetsem de gözlerimi masada sabit tutmaya çalıştım. Bana güvenmemesini hala sindirmemiştim. 

"Hepiniz görüyorsunuz bağlılık yemininin dövmem üzerinde yaptığı değişikliği." Yani benimkilerdeki değişikliğin sebebi de buydu: Bağlılık Yemini. "Eğer gerçek olmasaydı, bu sembollerle onurlandırılamayacağımızı da biliyorsunuz." Sweatini giymeden yüzünü tekrar masaya döndü. "Kararınızın herhangi bir kin yahut öfkeyle lekelenmeyeceğini umuyorum."

Bana yıllar gibi gelen birkaç uzun ve sessiz saniyenin ardından Şah'ın oturduğu süslemeli sandalye pürüzsüz mermer üzerinde gürültülü bir ses çıkararak geriye doğru kaydırıldı. En az Aber'ınki kadar heybetli olan bedeni ayaklandığında herkes büyük bir dikkatle onu izliyordu. Nefesimi tuttuğumu fark etmem bir iki saniyemi aldığından titrek bir nefesle ciğerlerimi şişirdim. Bu Berkay'ın zaten bende olan dikkatini üstüme çekmeme sebep olurken Şah konuştu.

"Prag Melez Okulu Destek Birimi Komutanı Lola ile Konsey Üyesi Adayı Aber'ın nişan durumunun devamına, Vampir Kraliçe'nin soyundan geldiği kabul edilen Eğitmen Kağan'ın Konsey'e alınmasına ve Heros Auxilium'un talep ettiği bağımsızlığının ona verilmesine kendi hür onayımı sunuyorum. Toplantı bitmiştir."

Şah, bir mermer kadar ifadesiz yüzüyle odanın arkasındaki tekli kapıdan hızla çıkıp gözden kaybolurken ben olayın bu kadar hızlı çözülmesinin şaşkınlığını yaşıyordum. İtiraz etmem ve Berkay'ın dövmelerini göstermesi yeterli olmuştu, öyle mi? Aber'ın bahsettiği tehditlere ne olmuştu? Babam incinmemiş, aksine soyu onaylandığı için Konsey'e alınmıştı. 

"Seninle konuşalım mı biraz?"

Boşluğa dalan bakışlarım ona döndüğünde baş onayı verip çift kanatlı kapıya yöneldim. Beni takip ederken merdivenleri gayet rahat adımlarla inip ormana çıktım. Berkay'a karşı hissettiğim duygular onun mahremiyet isteyebileceği düşüncesine saygı duymamı sağlarken biraz daha yürüyüp rahatsız edilmeyeceğimiz bir yere gelince durdum. "Burası iyi mi?"

Göğsümde çaprazladığım kollarıma ardından da yüzüme baktı. Dudaklarını ıslatırken hemen arkasındaki ağaca yaslandı.

"Bağımsızlığını aldın."

SAVAŞÇI: Melez Okulu & SAVAŞÇI: Yeni Hayat |  ♡ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin