♫♥ EXTRA/3 ♥♫

3.3K 175 19
                                    

♠EXTRA/3

 Genç çocuk şişede kalanları tek dikişte bitirdi. Dante ve Eulalio'ya baktığında onların çakırkeyif olduklarını gördü ama kendi zihni oldukça berraktı, bir şey hissetmedi. Sadece başı birazcık ağrıyordu, sanki birisi kafasını sıkıştırıyormuş gibi hissediyordu. Ah! dedi çocuk içinden. Eulalio, sarhoşken bile adının hakkını iyi veriyor. Eulalio, kalkmaya çalıştı ama iki kez başarısız oldu. Neyse ki Dante içkiye daha dayanıklıydı ve ona göre daha iyi durumdaydı. Eulalio'nun bir kolunu omzuna attı Dante, diğer kolunu Bartu aldı. "Heyy, çocuklar! Ben iyiyim, offf..."dedi Eulalio yüzünü buruşturarak. Bartu ve Dante, Eulalio'nun kime baktığını görmek için kafalarını çevirdiklerinde Bartu nabzının hızlandığını hissetti.

Bir yandan Eulalio'yu taşırken diğer yandan kızlara yetişmeye çalışıyordu Bartu. "Giada!" diye bağırdı sesini duyurmak için.

Kumral düz saçları kürek kemiklerini geçmeyen, menekşe gözlü genç kız sesin sahibini bulmak için çevresini gözleriyle taradı ve nihayet sesin sahibini bulduğunda dudakları kıvrıldı. "Bartu!"dedi işveli bir sesle.

"Eulalio'yu biraz sana emanet etsek."dedi Bartu son zamanlarda sıkça kullandığı bakış ve gülüşünü kullanarak. Giada, yüzünü buruşturmamaya çalışarak Eulalio'ya baktı. Bartu varken, Eulalio ile yetinmek... diye geçirdi içinden. Etkileyici olduğunu düşündüğü bir gülümseyişi yüzünü yerleştirerek onayladı. "Merak etme, gözüm gibi bakarım."dedi dudaklarını ıslatarak. Dante gözlerini devirdi.

Bartu ve Dante koşarcasına kulüpten çıktıklarında ne yöne gideceklerini bilmiyorlardı. Sonra Bartu bir ses duydu... "Nereye?" diye sordu Dante. Bartu duraksadı. "Duymuyor musun? Hadi!" Dante, Bartu'nun neyden bahsettiğini bilmiyordu ama Bartu da Dante'nin tepkisizliğini anlamıyordu, bunun için uğraşmadı da. Cidden Constantina'nın sesini duymuyor muydu? "Brando, Constantina'yı bırak! Uzak dur bizden." Bartu nefesini tuttu, bu Ysabelle'nin sesiydi. Bartu seslerin fazla uzaktan gelmediğini fark etti, kulüp binasının arka sokağıydı ama bir terslik vardı. Az önce Constantina'nın neredeyse bağırdığına yemin edebilirdi. Ama onun ağzı... Bağlanmıştı.

Bartu'nun gözleri Ysabelle'yi bulduğunda, kız duvara fırlatılmıştı. Herifin biri kızın kollarını morartacak kadar çok sıkıyordu, Bartu kızın gözyaşlarını gördü. Constantina'ya baktığında başka bir adamın başında beklediğini fark etti. Onun bile fazlalık olduğunu düşündü Bartu. Constantina korkutulması kolay bir kızdı ama Ysabelle...

"Bırak onu!" diye gürlediğinde Dante içtiği son Hendricks'in sebep olduğu kafa bulanıklığından kaynaklandığını sandı duyduklarının. Bartu hırlamış olamazdı değil mi?

Bartu ellerinin titrediğini fark etti. O sırada iki adam da Bartu ve Dante'yi fark etmişti. Ysabelle'yi tutan herif onu öyle bir sert bıraktı ki Ysabelle az kalsın yere düşecekti. Genç kızın kollarında tırnak izleri vardı ve beyaz narin teni çoktan morarmıştı.

Bartu, istemsiz olarak bir şeylerin harekete geçtiğini anladı. İçkiden mi kaynaklanıyordu? Adrenalin patlaması? Adamlardan birinin elindeki minik silahı gördü; kesinlikle adrenalin patlamasıydı. Başı da dönmeye başlamıştı. Ysabelle'nin koşarak Constantina'nın yanına gidip ağzını açtığını hayal meyal gördü. Tek el ateş edildiğinde -kime edilmişti, biri vurulmuş muydu bilmiyordu- Ysabelle'nin çığlığını duydu. Onu sakinleştirmek için kolunu kaldırdığında kolunda bir sızı hissetti. Başını koluna çevirdiğinde gördüğü tek şey: Kandı.

Çıkmaz sokağı sağır edici bir haykırış kapladı.

*

Bartu kendine geldiğinde antrede yerde yattığını fark etti. Neden orada uyuduğunu düşününce aklına dün gece geldi ve yerinden fırladı. Koluna baktığında hiçbir iz yoktu ama tişörtünde ve hatta pantolonunda bile kan olduğunu gördü. Yanlış görüyor olamazdı değil mi? Basamaklardan gelen sesle, daha doğrusu annesinin tiz çığlığıyla, gördüklerinin gerçek olduğuna inandı. "Bartu!"

Annesi yanına koşarak gelirken o sakin bir şekilde ellerini kaldırmış ve annesini yatıştırmaya çalışıyordu. Tabi bu sırada eşinin çığlığıyla Dağhan da uyanmıştı. Basamakları ikişer üçer inerken ne olduğunu yüksek sesle soruyordu. Bartu ise hala aynı şeyleri söylüyordu. Ben iyiyim. Sorun yok... Hatırlamıyorum, biraz.

Bahar endişeyle kocasına baktı. Dağhan ellerini saçlarının arasına geçirdi sıkıntıyla. On altısında bir oğlu olmasına rağmen en fazla yirmili yaşların sonunda görünüyordu, adam kırk dört yaşındaydı! "Bartu, önce duş al. Kahvaltıdan önce konuşmamız gereken bir konu var." Anlaşılan Kağan'ı zamanında fazla küçümsemişti.

*

"HAYIR!" Bahar, oğlunun peşinden koşsa da Dağhan onun kolunu tuttu ve ikisi sessizce Bartu'nun evden uzaklaşmasını izlediler.

Bartu soluğu Ysabelle'nin evinde almıştı. Onun iyi olması için Tanrı'ya yalvarıyordu. Kapının açılmasını beklerken aklını kaçırabileceğini hissetti. "Ysabelle!" dedi direk kapı açılır açılmaz. Ama kapıyı açan Ysabelle'nin küçük kız kardeşi Abra'ydı. "Ablanı çağır-"

"Seni görmek istemiyor."dedi sakince.

"Abra, lütfen!"

Küçük kız başını salladı ve tam kapıyı kapatacakken Bartu kapıyı tuttu ve içeri girdi. Daha önce birçok defa bu eve gelmişti. Neredeyse tüm çocukluğu boyunca... Bartu yukarı çıkarken Ysabelle'nin anne ve babasının kimin geldiğini sorduklarını işitti ama umursamadan direk kızın odasına girdi. Ysabelle onu görünce sıçradı ve beş altı adım geriledi. "Benden uzak dur, iblis!"

"Ysabelle..." Bartu içinden babasının söylediklerinin doğru olmamasını diliyordu. "Uzak dur! Seni gördüm... Canavar!" Genç kız duvar dibine sinmiş ve başını ellerinin arasına almıştı. Sesleri duyan Ysabelle'nin anne ve babası yukarı koşmuşlardı. Ne annesinin bağırışlarını ne de babasının uyarılarını duyuyordu kulakları.

Geldiği hızla evden çıkarken kendini boşlukta gibi hissediyordu. O bir canavardı demek... Ne olduğunu hatırlamıyordu bile! Sinirle çöp kutusuna tekme attı. Bunu o seçmemişti! Ortadan kaldırmanın bir yolu olmalıydı. Babasının sözleri ise aklına yıldırım gibi düştü. Bir kere kanın tadını aldığında, dönüşü olmaz evlat. Ve lanet olsun ki o dün gece kanın tadına bakmıştı!..

Kabul etse de etmese de o bir vampirdi. Soğukkanlı bir katil!

SAVAŞÇI: Melez Okulu & SAVAŞÇI: Yeni Hayat |  ♡ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin