Bölüm 3: KAZA

220 40 24
                                    

Okul... Öyle okuldan nefret eden her sabah okula gitmemek için annesine yalvaranlardan değilim. Gerçi istesem de olamam... okuyup para kazanayım kendi hayatımı kurayım gibi uçuk hayallerim de yok. Zaten bu dünyada varla yok arasında bir avuç umut kırıntısıyla yaşıyorum.

Hazırlanıp evden çıktım. Evim Koleje çokta yakın değil ama hep yürümeyi tercih ediyorum. Beklide çevremdeki insanların mutluluklarını, ailelerini, sevgi dolu bakışlarını görüp yaramı kanatmak, üzülmek istiyor da olabilirim. Hiçbir zaman normal olduğumu kabul etmedim zaten.

Okula geldiğimde Azra Ayvaz'ın kolundan tutmuş ağlayarak bir şeyler anlatıyordu. Ben onları izlerken Didar yanıma gelip

-Selis Azra abimi bırakmıyor. Müdahale etmeliyiz, hadi yanlarına gidelim.

Ayvaz beni görünce Azra 'nın elini kaba bir şekilde itti. Ve

-aa Sevgilim günaydın. Ne yaptın babanla bizim nişan işini konuştun mu?

Ne nişanından bahsediyor. Tamam oyun falan ama iş çıkmaza gidiyor sanki..

-nişan?

Sesimden şaşkınlık akıyordu. Ayvaz adeta ' beni bozma' bakışları atarak

-Sevgilim hani bu yaz yapalım dedik ya babana soracaktın?

-ha tamam ya .babam olur dedi.yapıyoruz bu yaz.

Ben cümlemi bitirmeden Azra bana omuz atarak okuldan çıktı. Ayvaz'a dönüp

-biraz abartmadık mı?

-Anca böyle vazgeçerdi. Seni de bu oyuna dahil ettim özür dilerim.

-sen öyle diyorsan.

Ders başlayınca sınıflarımıza geçtik. Azra tüm gün okula gelmedi. Okul bitince Didar'ın alışveriş teklifini nazikçe reddedip eve yürümeye başladım. Cadde boyu yürüyüp Bugün olanları düşünmeye dalmışken vücudumda tüm kemiklerim parçalanırcasına bir acı hissettim. Daha sonra başımı sert bir zemine çarptım. Ah evet bu dünyada fazlalık olduğumu benden başkası da fark etti sanırım. Ne kadar o halde gökyüzüne baktığımı bilmiyorum. Göz kapaklarım daha fazla dayanamayıp kapandı. Ama kulaklarım uğultular arasından ismimi kükreyen sesi duyuyordu.

-Seliiss!!SELİSS!

Birisi yüzümü ellerinin arasına alıp

-güzelim aç gözlerini . Seliss. Aç o gözlerini. Allah şahidim olsun açmazsan bu caddeden geçen sana bunu yapma ihtimali olan herkesi öldürürüm.

Ah bu adam neler söylüyor böyle. Daha önce bu sesi duymadığıma yemin edebilirim. Eğer duysaydım kesinlikle unutmazdım.

-TUNA! Arabayı getir çabuk çabuk.

Bağırmasıyla irkilip gözlerimi açtım. Ama görüşüm buğulu olduğu için karşımdakini seçemiyorum.

-Selis güzelim gözlerini açık tut. Kapatma gözlerini! Allah kahretsin!

Gözlerimi tekrardan kapattığımda yerden havalandığımı hissettim. Bu acıların tekrardan baş göstermesini sağladı.

-Abi araba burada .

-hızlı sürsene lan şu arabayı!

Son duyduğum ses bu olmuştu.

*5 saat sonra*

Ah kim bu konuşanlar ya.vücudumdaki ağrı yetmezmiş gibi

-Afra bundan sonra onun gölgesi olacaksın. Kılına zarar gelse silerim seni. Anladın mı?

BİLİNMEZLİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin