BİLİNMEZLİK

Bölüm 2: OYUN

Son dersi de bitirip okuldan çıktık. Didar'ın isteği üzerine okulun yakınlarındaki kafeye gidiyoruz. Babamın eve gelmesine daha zaman var. O yüzden biraz vakit geçirmekten zarar gelmez. Didar'la limonatalarımızı içerken bizim masaya doğru birisi geliyordu. Yüzüne bakınca biraz olgun duruyor bizden birkaç yaş büyük gibi. Kapı Didar'ın arkasında kaldığı için geleni o görmüyor. Görse eminim yakışıklı derdi. Bir an göz göze gelince gözlerimi limonatama indirdim. Didar'ın arkasına gelince kollarını boynuna dolayıp

-gülüm.

Didar onu duyunca hemen ayağa kalkıp sarıldı.

-geldin.. geldin inanmıyorum buradasın.

Deyip daha sıkı sarıldı.

-buradayım gülüm ama daha fazla sarılmaya devam edersen geri gideceğim.

Bunu söylerken ciddi olmadığı sesinden anlaşılıyordu. Didar gülerek yanağına bir öpücük kondurup geri çekildi.

Ben hala neler olduğunu anlamamış bir şekilde onlara bakıyordum. Sonunda onlarda bunu fark edip bana döndüler. Didar

-ahh..tanıştırayım sizi

Beni işaret ederek

-abi bu benim arkadaşım Selis.

Demek abisiymiş. İyi ama neden bu güne kadar hiç bahsetmedi? Abisini işaret ederek

-Bu yakışıklıda benim bir tanecik abim Ayvaz

Ayvaz bana elini uzatınca bende nezaketen oturduğum yerden kalkıp elini tuttum. Elimi çevirip öptü.

-memnun oldum Selis

-bende memnun oldum Ayvaz abi.

Deyip elimi çektim.

-selis Ayvaz yeterli, o kadar da yaşlı değilim.

bunu söylerken yüzüne ona yakışan bir gülümseme yerleştirdi. Bende ona gülümsedim.

-peki Ayvaz

Oturup biraz konuştuk. Tahminimde yanılmamışım. Ayvaz bizden iki yaş büyükmüş. Ve bu sene 12. Sınıfı bizim okulda (yani kendi okulunda )tamamlayacakmış. Gördüğüm kadarıyla Didar'la birbirlerini çok seviyorlar. Keşke benimde bir abim olsaydı...

Eve geldiğimde babam daha gelmemişti. Üzerimi değiştirip bir şeyler atıştırdım. TV izlerken babam geldi. Göz ucuyla bana bakıp odasına çıktı. Bu kadardı işte. Acaba diğer baba-kızlar eve gelince ne yaparlar? Eve geldiklerinde birbirlerine sarılıp günlerinin nasıl geçtiğini anlatıyorlar mı? Bana imkansız olan bu düşünceleri kovalayıp odama çıktım. Favorim olan şort-askılı geceliğimi giyinip derin bir uykuya daldım.

Sabah okula geldiğimde her zamanki yerimizde Didar, Ayvaz ve tanımadığım bir çocuk oturuyordu. Bende yanlarına gittim.

-günaydın

Herkes tek tek cevap verirken tanımadığım çocuk elini uzatıp

-ben Fırat üst dönemden Ayvaz'ın arkadaşı.

-Bende Selis Didar'ın arkadaşı.

Deyip elini sıktım.

-Selis... Ayvaz'dan ismini duydum. Ama beklediğim kız bu kadar güzel değildi.

Hepimiz gülümsedik bu dediğine.

İlk beş dersi bitirince öğle arasına çıktık. Yemekhanede yemek yerken Ayvaz ve Fırat yanımıza geldiler. Ayvaz Didar'a dönüp