CAROLİNE
Tam 3 gündür aralıksız bir şekilde Kira'yı arıyoruz. Marcel Elijah'ı iyileştirecek formülü vermek için karşılığında beni istediğinden beri Klaus'un planı benim yerime Kira'yı vermekti. Fakat hala ona dair en ufak bir ize rastlayamamıştık. Bonnie her dakika yer bulma büyüsü yapıyordu ama işe yaramıyordu. Çünkü Kira'da bir büyücüydü ve gizlenmesini iyi biliyordu.
Bu son 3 günde bana olanlara gelirsek; yaram hala iyileşmemişti ,Klaus'la aram iyi denecek durumdaydı , Rebekah'a karşı hala soğuktum ...
Damon, Elena ve Bonnie dönmüşlerdi. Onlara yaramdan bahsetmemiştim. Olacaklardan korkuyordum açıkçası. Ne tepki vereceklerini kestiremiyordum. Özellikle de Damon'ın. Neden Kira'yı aradığımızı sorduklarında ise Marcel'in onu alması karşılığında Elijah'ın ilacını vereceğini söyledik. Klaus bu durumdan fazlasıyla rahatsız oluyordu. Ona göre her şeyi açıklamak daha mantıklıydı. Ama yinede beni kırmayıp söylememişti.
Ve Stefan... Klaus onu mahzenden çıkarmıştı. Bunu her ne kadar yapmak istemesem de en doğrusunun bu olduğunu bildiğim için Klaus'a ona her şeyi unutturmasını söyledim. Öylede oldu. Stefan o gün olanlarla ilgili hiç bir şeyi hatırlamıyordu. Geriye yanlızca tek bir sorunumuz kalmıştı o da Elijah'ı kurtarmak.
Herkesin sessizce bir şeyler düşündüğü ortamda Bonnie birden ayağa fırladı.
"Buldum!" diye bağırdı sevinçli bir ses tonuyla. Herkes beklenti dolu gözlerle ona bakıyordu.
"Eğer biz Kira'yı bulamıyorsak onun bize gelmesini sağlayabiliriz." dedi. Ne demek istediğini tam olarak anlayamamıştık ama soru sormak yerine devamında diyeceklerini dinlemeyi tercih ettik.
"Ona bir mesaj yollayabiliriz. Bu sayede bize yardım etmeyi kabul edebilir ama buna niyeti olduğunu pek sanmıyorum." dedi. Bunu daha önce nasılda düşünememiştik. Fazlasıyla mantıklı bir fikirdi. Ama onu ikna edecek doğru sözcükleri nasıl seçecektik. ben bunları düşünürken Klaus söze girdi.
"Ben bir mektup yazsam bunu iletebilir misin?" diye sordu Bonnie'ye bakarak.
Bonnie olumlu bir biçimde kafasını salladı. Bunun üzerine Klaus odasına çıkan merdivenlere doğru gitmeye başladı. Bir ara peşinden gitmeyi düşünmüştüm ama bunun doğru olmayacağına karar vererek olduğum yerde kalmayı tercih ettim.
Yaklaşık 10 dk sonra Klaus elinde bir zarf ile geldi. İçinde ne yazdığını merak ediyordum. Yine de ona bunu sormayacaktım.
"Yazdıklarının işe yarayacağına emin misin?" dedi Bonnie. Bu kez de Klaus başını olumlu bir şekilde salladı. Bu işin bir an önce bitmesini istiyordum. Fazlasıyla uzamış ve can sıkıcı bir hal almaya başlamıştı.
"Biraz zor bir büyü. Bir dayanak noktasına ihtiyacım olacak. Mikaelsonlar'dan biri bana bu konuda yardım etmeli. " dedi Bonnie.
"Tamam ne gerekiyorsa ben yaparım." dedi hemen Rebekah. Elijah'ın kurtulmasını en çok isteyen o gibi duruyordu.
"Ayrıca görsel ikiz kanına da ihtiyacım olacak." bende "tamam" diye fısıldadım. Zaten bu aralar vücudumdan fazlasıyla kanı dışarı akıtmıştım.
Her şey hazırlanıp masanın üzerine koyulduğunda Bonnie elime bir bıçak verdi. Hemen önümde ki kaseyi işaret ettiğinde bıçakla beraber avucuma hafif bir çizik attım. Kan yavaşça tabağa dökülürken normalde hissetmemem gerekmesine rağmen acısını hissediyordum. Sanki yeniden insani özelliklerime kavuşmuşum gibiydi. Yada ölüm sandığımdan daha yakınımdaydı.
Bonnie ondan başka kimsenin anlamadığı sözleri söylemeye başladığında etrafına yerleştirdiğimiz mumlar daha da şehvetle yanıyorlardı. Masanın tam ortasında benim kanıma bulanmış şekilde bir mektup duruyordu. Bonnie'in daha yüksek sesle söylemeye başlamasıyla mektup alev aldı. Herkes dikkatle izlerken birden Klaus kolumdan tutarak beni odanın çıkışına doğru yönlendirdi. O sırada herkes Bonnie'ye odaklı olduğundan kimse ne olduğunu anlayamamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAROLİNE PETROVA (klaroline)
FanfictionHayatta her şey istediğiniz gibi gitmeyebilir. Beklemediğiniz bir anda tüm hayatınız mahvolabilir. Bazen bunun nedeni zaaflarınız, bazen arkadaşlarınız, bazense tamamen kendinizsinizdir. Peki Caroline'nin zaafları neler!?