26. Bölüm

43.9K 2.1K 486
                                    

Sam Smith | Fire on fire 🎶

Sam Smith | Fire on fire 🎶

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ceylin'in Atölyesi

***

Kahve kupasını dudaklarına götürerek atölyenin siyah şeritlerle süslü camına yaklaştı Ceylin. Sabahın erken saatlerinde kaldırımlarda koşuşan çocukların keyifli eğlencesine dalan bakışları anlamlıydı. Örgü kazağının dirseğine kadar katlı olan kollarını çözdü ve avuçlarına kadar çekti. Kupanın sızdırdığı sıcaklığı ile duyumsadığı taze kahve kokusu iyi hissetmesini sağlıyordu. Güne güzel başlamış ve güzel devam etmesini umuyordu. Atölyenin geniş salonuna açılan iki kapıdan biri açıldığında, dışarıya verdiği dikkati dağıldı. Su, fayans zemine sürterek dışarı çıkartmaya çalıştığı koli ile kapı aralığından göründüğünde hemen Su'yun yanında soluğu almıştı.

"Neden haber vermiyorsun?" dedi Ceylin kolinin diğer tarafından tutup destek olarak.

"Ağır değildi çok." dedi umursamazca. Atölye tezgahına kadar getirdikleri koliyi kaldırarak ahşap masanın üzerine koydular. Su, saçına tutuşturduğu bandananın gevşeyen uçlarını sıktığı esnada gözlerini etrafta gezdirdi. "Çocuklar ne zaman gelir sence?"

"Öğretmenleri aradı, birazdan burada olurlar."

Su anladığını belli ederek başını salladığı esnada, Ceylin'in masaya bıraktığı kupa bardağına uzandı. ''Dün biri geldi.'' Soğumaya yüz tutmuş kahveden bir yudum aldı. "Birkaç arkadaşıyla çömlekçiliğe merak salmışlar. Kurslara katılmak istiyoruz dedi."

Ceylin, duyduğu karşısında kaşlarını çattı. "Biz kurs vermiyoruz ki."
Henüz kurs verecek raddede kendini gelişmiş hissetmiyordu Ceylin. Anaokulları ve kreş tarzı yerlerden gelen talepleri reddetmiyorlardı çünkü çocuklara geleceğe yönelik ilham vermek basit figürlerle bile mümkündü.

"Bende öyle söyledim." dedi başını salladığı esnada. Pudra rengi ojeli tırnağı ile alnını kaşındı. "Kurs verebilecek farklı yerleri tarif ettim."

"İyi yapmışsın."

Su, kutuyu bırakıp tekrar depo için kullandıkları odaya geçerken
Ceylin, masaya koydukları kolinin içinden, çocuklar için tehlikeli olabileceğini düşünerek bir hafta öncesinden plastik setler sipariş edip aldığı plastik kil kazıma, oyma, düzleştirme gibi aletleri masanın üzerine tek tek yerleştirmeye başladı. Kolinin içindekileri boşalttıktan sonra koliyi katlayarak depo olarak kullandıkları odaya götürdü. Atölyenin açılan kapı sesini duymuştu. Çocukların içeriyi dolduran heyecanlı sesler ile ellerini hızla yıkadı ve deponun kapısını kapatı.

"Hoşgeldiniz." dedi Su çocukların öğretmeni olan Ferit beyin elini sıkarak.

Öğretmenlerinin arkasında utangaç bir edayla etrafı hem inceleyip hemde kendi aralarında konuşan öğrenciler ile aynı hizaya gelmek adına dizlerini büktü Ceylin.

MOR ÇİZGİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin