Olimpos'un Laneti

Bölüm 5 ;Olimpos !

"Daniel,sen gerçekten de Taratos'un oğlu musun?" diye sordum. Daniel..gerçekten de yakışıklıydı.Bembeyaz teni,siyah saçları ve ela gözleri vardı. Ben daha yakışıklıydım tabi. ( egoooo) "Evet.Sende Poseidon'un oğlu olmalısın." bu bir sorudan çok sanki bu gerçekten doğru mu diye kendini inandırmaya çalışıyordu. "Evet ben Poseidon'un oğlu Percy Jackson." dedim."Nasıl oluyor?" dedi. Gözlerimi bir kaç kez kırpıştırdım. "Ne nasıl oluyor?"

"Nasıl oluyorda bir poseidon melezi bu kadar güçlü olabilir.Babam bile senden tırsıyor." dedi inanamazlıkla Daniel.İçimden kahkaha atmak geldi.Tartaros?Tırsmak?Benden? Böyle birşey hiçbir evrende mümkün olamaz. "Böyle bir şeyin olması mümkün değil." sesim bile kahkaha atar gibi çıkmıştı. "Bu doğru Perseus." dedi Daniel kesin bir ses tonuyla.Ona bir kaç saniye şaşkınlıkla baktım.

Devamı yazarın ağzından:::::::

Percy duyduklarını sindirmek için Daniel'in yanından ayrıldı.Daniel ise o gidince derin bir nefes aldı.Çocuk tam bir taştı.Bronzlaşmış teni,gözlerini ön plana çıkarmıştı,dağınık duran siyah saçları da ona ayrı bir hava katmıştı.Tehlikeli ve güçlü duruyordu.Daniel belki de ilk defa birinden bu kadar etkilenmişti. Ve bunun bir erkek olması,onu şaşırtan en büyük şeylerden biriydi.Ayrıca Percy'den tamamen güç akıyordu,gücünün enerjisini hissedebiliyordu. Babasının ondan neden tırstığını anlayabiliyordu...Bu melez yürüyen bir enerji ve güç bombasıydı sanki..Ve Daniel ne kadar kabul etmek istemese de ondan etkilenmişti. Kendine bir söz verdi, Percy'yi gözleriyle takip ederken. Bundan sonra Percy'yi asla bırakmayacaktı,her zaman yanında olacaktı.

Yazar ,; olimpos'ta ise başka şeyler oluyordu...

OLİMPOS ;

Her zaman huzurun olduğu olimpos'ta şuan kargaşa vardı. 12 olimposlu tahtlarında kaşları çatık bir şekilde önlerine bakıyorlardı.Tanrıça Athena haricinde. Güzeller güzeli tanrıça bilgi ve zekilikle dolmuş olan gri gözleriyle Tanrı Zeus'un yanındaki tahta oturan Tanrı Poseidon'a bakıyordu.Şüphesiz ki Perseus'un kamptan aniden ayrılması en çok onu etkilemişti ayrıca son zamanlarda ona hiçbir şekilde ulaşamaması da kötü etkilemişti onu.Tanrıça Athena derin bir nefes alarak ayağa kalktı.Poseidon harici tüm tanrıların bakışları ona dönerken buna aldırış etmeden Poseidon'un yanına adımladı.Poseidon bakışlarını önündeki cam kürenin içinde süzülen Percy'nin kurtardığı hayvandan almamıştı. "Ne var Athena?" Poseidon 'un ona bakmadan kurduğu bu cümle karşısında genç tanrıça biraz duraklasa da cesaretini kaybetmedi.O Athena'ydı.

Ayrıca Poseidon'un sesi çok...aciz çıkmıştı.Dokunsan ağlayacakmış gibi. Athena onun dibine kadar geldi ve onunla zor da olsa göz teması kurdu.Poseidon'un gözlerindeki dolulukla şaşırsa da kendini tepki vermemeye zorladı.Poseidon'un deniz mavisi ( yeşili tam hatırlayamıyorum şimdi ) gözleri hüzünlenmişti."Poseidon," diye fısıldadı Athena sonra da vazgeçmesine izin vermeden kollarını karşısındaki yıkılmış olan tanrıya sardı.Poseidon ,Athena'nın bu yaptığına çok şaşırsa da o da kollarını ona sardı ve kednine bastırdı. Tüm tanrılar olanları şaşkınlıkla izliyordu,Zeus bile. Afrodit ise...şey onun aklından pek de ahlaklı şeyler geçmiyordu.İki şeyi düşünüyordu. 1,dün geceyi 2,bu ikisinin birlikte nasıl olacağı.Ama eğer birlikte olurlarsa Percabeth 'e ne olacağı aklına geldi.Sanırsa bu seferlik bu konuyu bırakacaktı.Burnunu sokmayacaktı.

Zeus gür sesiyle konuştu "Kardeşim merak etme o bulunacaktır."

Athena kollarını ondan ayırmadan konuştu "Onun endişelendiği o değil baba."

Poseidion kendini Athena'dan ayırıp Zeus'a baktı.Zeus gördüğü görüntüyle şaşkınlıkla tahtından düşme olasalığıyla yüz yüze gelse de kendini çabuk toplarladı.Bu tüm tanrılar için geçerliydi. Tanrı Poseidon kendini tutmadan tüm kardeşlerinin,yeğenlerinin önünde ağlıyordu.Hera ayağa hızla kalktı ve Posidon'un yanına gitti. Onun yüzünü tutarken konuştu. "Poseiddon s-sen " sesinden şaşkınlığı belli oluyordu. Poseidon , Hera'yı kendinden sertçe uzaklaştırdı normalde Zeus buna kızardı ama bu sefer tepki veremeyecek kadar afallamış durumdaydı. "Poseidon-" "Evet Ares ağlıyorum.Çok mu tuhaf bir şey bu ?Benim de duygularım var! Percy benim için sadece bir melez değil! O benim en sevdiğim,değer verdiğim oğlum !" sesi gözlerinden akan yaşlara inat sertti. Athena onun yanında dimdik duruyordu.Gözleri belki de ilk kez Poseidon'a sıcak bir şekilde bakıyordu.Artemis tahtından ayağa kalktı.Percy Jacksoın'u severdi. Ve belki de bu çocuk tanrıların eksikliğini tamamlayabilirdi.

"Tanrı Zeus sizden bir ava katılmak için izin istiyorum." dedi Artemis kararlı bir ses tonuyla. "Ne avı k-kızım?"

"Percy Jackson'u bulup,kampa getirme avı ." "N-ne tabiki de olmaz saçmalama.Aşağıdakilerin işlerine burnumuzu sokamayız biz tanrıyız !" Zeus birden hiddetlenmişti. Artemis tam ona bağıracaktı ki yanındaki kardeşi Apollon onu durdurdu. "Biz tanrı mıyız? Hah," sesi alay doluydu," peki o zaman melezlerin bizim işlerimize karışmaması lazım dimi? Adaletliyiz ya." Herkes şaşkınlıkla Apollon'a baktı.İlk defa düzgün konuşuyordu şiirle konuşmuyordu ve sesi sertti, son cümlesini de sinirle söylemişti. Zeus ayağa kalktı ve konuştu "Onlar bizim işlerimize karışmı-" "Sakın karışmadıklarını söyleme baba! " dedi Artemis şaşkınlıkla.Apollon kardeşinin sözlerinin devamını getirdi, " Senin lanet şimşeğin,Hades'in lanet özel saklı görevi,Artemis'in Atlas görevi,2.büyük titan savaşı,kronos,Hermes 'in asası.Daha söylememi ister misin?" "Peki biz bunlara karşılık ne yaptık?" dedi Artemis."Ben söyleyeyim ,"dedi Athena," hiçbir şey.Ares ne kadar sevmiyorum dese de Percy'yi sevip saygı duyuyor bunu biliyorum,Ona sadece ölümsüzlük teklifi ettik,o reddeti.O isteğini bizden yana kullandı,kendisi için bir şey istemedi.Buradaki barışı arzuladı ama sen baba sen tek şeye çalışan kafanla bunu bencillik olarak algıladın ve Percy'den nefret ettin." Afrodit bu tartışmaya karşı daha fazla susamayacağını anlayınca ayağa kalktı,Percy'yi o da seviyordu.Afrodit'in bile ayağa kalktığını gören Ares ve Hephaistos şaşkınlıkla birbirlerine döndüler. İlk defa Afrodit bir tartışmaya katılacaktı. "Sevgili Apollon o kadar da değil.Sevgili Hera onu planları için aldı ve hafızasını silerek roma kampına yolladı.Sadece sevdiğin kadının adını bilip de onu hatırlamamak.En kötü şeydir.Gaia ile svaştı Apollon , unutma bunu.Siz ise onu piyon olarak kullanmaya devam ettiniz.Ben onu hiçbir zaman kendi isteklerim,ihtiyaçlarım için kullanmadım.O çocuk aşkın saygısını kazanmış olan tek kişidir.Buradaki kimse o saygıyı kazanamadı ama bir ölümlü olarak nitelendirdiğiniz kişi sizden ütün olarak bunu başardı.Sevgili Artemis seninle geleceğim." sesi Afrodit'ten beklenmeyecek kadar sertti. Zeus bu beklenmeyen çıkışlar karşısında ne yapacağını şaşırmıştı aynı zamanda yüzüne aniden vurulan gerçekler yüzünden.Percy Jackson'un yaptıkları aklından sırasıyla geçti.Şimşeğini getirmesi ve babası ile arasına koyduğu mesafe,uzman gibiydi sanki doğduğundan beri her duruma karşı sakin ve soğukkanlı yaklaşıyordu ayrıca içindeki iyiliği Zeus'da farketmişti.Görmezden gelenecek kadar az değildi. Sonra titanlar,gigantlar,Gaia...Aklına son olarak olimpos savaşı'na ona sunduğu ölümsüzlük teklifini reddedip tanrılar için bir DİLEĞE dönüştürdüğü an geldi.O çocuk onları iyi yönde geliştiriyordu.Ve Zeus ne kadar kendine hayır dese de bu onunda hoşuna gidiyordu.İlk defa bir ölümlü onda bir şeyler ifade etmeye başlamıştı.Normalde sadece çocuklarıyla belli bir düzeyde ilgilenen Zeus şimdi onları hep gerçek bir BABAYMIŞ gibi takip ediyorduigözetliyordu.Bunu seviyordu.Yüzlerindeki masumluğu... Kararını vermişti.

Yüzündeki mutlu gülümsemeyle ayağa kalktı,sesi her zamankinden daha kararlı ve sertti "Perseus Jackson'un kurtarma görevinde melezlere yardım edecek , onlarla beraber gemide kalıp savaşacak tanrılar ellerini kaldırsınlar."

Athena,Afrodit,Ares,Artemis,Apollon,Poseidon, Hermes ( bile ) ellerini kaldırdılar. Zeus ,Poseidon'un gitmesi konusunda emin olamasa da gözleri Athena ile buluşunca emin oldu.Athena adete gözleriyle ona ' o da gelmeli' diyordu.

"Pekala ! Görev için izin verilmiştir.Perseus Jackson 'u geri döndürmeden gelmeyin sakın !" Ellerini kaldıran tanrılar Argo II' ye ışınlandılar Tanrı Zeus sözünü bitirir bitirmez.Zeus onlar gidince güçlerini kullnarak dışarıdakitüm tanrılarla iletişim kurmaya başladı, kalan olimposlularla beraber. 'Tüm tanrılar,tanrıçalar,iyi yaratıklar bundan böyle onlara yardım etmek ZORUNDAYDILAR "

ARKADAŞLAR UMARIM DEĞENMİŞSİNİZDİR. KURSUM OLDUĞU İÇİN ELİMDEN GELDİĞİNCE YAZMAYA ÇALIŞIYORUM AMA BU TEMPOYA ALIŞANA KADAR SİZE BÖLÜMLERİN GELİŞ ZAMANLARINI SÖYLEYEMEM...AMA HAFTADA BİR OLARAK KESİN GELECEKTİR.TEŞEKKÜRLER :)