O Kolye

41 (sezon finali)

Gözlerimi açtığımda hande daha uyuyodu. Kapının çaldığını duyunca hemen kalkıp silahımı belime koydum ve açmaya gittim.

Kapıyı açtığımda karşımda kuzenimi gördüm.

"Zeynep?"

"Fatih?"

"Sen...?"

"Kuşlar bana, beni çok özlediğini söylediler. Bende bi gelip bakıyım dedim."

"O kuşlara söyle, yalan çok kötü bişey. Ben seni hiç özlemedim."

"İyi bende gidiyim o zaman."

Deyince gülüp kolumun altına aldım.

Biz içeri girdiğimizde hande yeni uyanmışti. Ama üstünde sadece benim tişörtüm olduğu için zeynep bana 'seni çapkın seni !' Bakışlarını attı.

"Zeynep, ben sizi tanıştırıyım." Deyip handeyi yanıma çektim.

"Bu hande, benim...eşim."

"Eşim derken? Evlendin ve beni çağırmadın?"

"Biraz aceleye geldiği için şey olmuş olabilir." Ben zeynebe açıklama yaparken hande elime vurdu.

"Ben kendisini hâlâ tanımıyorum?!" Dedi.

"Zeynep benim kuzenim. Uzun zamandır görüşmüyoduk."

"Memnun oldum."

Handeyle zeynep konuşmaya başlayınca bende üzerimi değiştirmek için odaya çıktım.

Hande

Ben zeyneple konuşurken fatih üzerini değiştirip yanımıza geldi.

"Fatih? Bugün, bi baramı gitsek?"

"Hande?"

"Bana uyar."

"Yok. Sen hamilesin. Biz bara gitmeyelimde, bi yemeğe çıkalım." Fatihin fikri zeynebinde benimde aklımıza yatınca kabul ettik.

Hepimiz hazırlanınca evden çıkıp fatihin arabasına bindik.

Gideceğimiz lokontaya gelince arabadan inip yavaş adımlarla içeri girdik.

Fatih elini belime koyup bi masayı işaret etti. Bende kafamla onaylayıp gittim ve oraya oturdum.

Fatih ve zeynepte yerleşince yemeklerimizi istedik.

Yemekler gelmeden öncede biraz sohbet ettik. Tabii yan masada duyduklarımdan sonra ben konuşmayı bıraktım.

"Bu çok önemli bir davet olucak efendim. Sizde biliyosunuz ki ömer bey bekletilmekten hiç hoşlanmaz. Bir an önce gitmeliyiz."

"Biliyorum. Para hazırmıymış? Kandırmasın bu adam bizi?"

"Yok efendim. Ben gidip bizzat kendim baktım. Tam tamına '500.000.000' var."

"Güzel. Çok güzel. Adres?"

"Bu kağıtta yazıyor efendim."

Adamlar konuşmayı bitirip kalkınca bende kalktım.

"Fatih ben bi elimi yüzümü yıkayıp geliyim."

"Bişeyinmi var?"

"Yok. Sadece biraz midem bulandı. Oda dogal yani."

"Tamam."

Zeynepede gülümsedikten sonra adamların peşine düştüm. Adamın biri bi odaya girince bende peşinden girdim.

Adam silahını çıkarıp bana dogrultunca korkmuş gibi yapıp geri çekildim. Oda hemen silahını indirip bana doğru bi adım attı.

"Ş-şey...ben yanlışlıkla girdim. Ö-özür dilerim." Dedim.