sam

7.7K 489 12
                                    

Media: sam mcdonald

Lord mcfield zafer kazanmış bir edayla atına binmiş ve kendi kalesine doğru ilerliyordu. Planlarında evlilik yoktu. Bu saçma evlilik sözleşmesi yapıldığı anı anımsıyordu. Hiç birşeyden habersiz küçük kızı hatırlamıştı. Ufak tefek çelimsiz bir kızken karşısında dünya güzeli bir leydi beklemiyordu. Sinsice gülümseyip kalesine ilerlerken hain planını gözden geçiriyordu. Nasılsa alex ölücek ve klan onun olacaktı neden emily onun olmasın ki. O afete sahip olucaktı mutlaka.

 O afete sahip olucaktı mutlaka

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Media: lord chris mcfield

Emily kaç saattir odada olduğınu ve ağladığını bilmiyordu. Alex babası yerine koyduğu abisi bunu ona nasıl yapmıştı. Ya will buna nasıl izin vermişti aklı almıyordu.

" artık ağlama em kendini çok yıprattın,lütfen" mary elindeki bir bardak suyu emily e uzatmış ve onu sakinleştirmek için herşeyi yapıyordu.

" sakinleşemem mary abilerim bunu bana nasıl yapar o adam babamın katili " emily o an elindeki herşeyi fırlatmak, kalenin surlarından atlamayı diliyordu. Evlenemezdi,jason dan başka kimsenin karısı olamazdı.
" mary bana yardım et jason dan başkasıyla olamam ben haber vermeliyim,burdan kaçmalıyım"
" saçmalama emily kaç kez sana jasondan vazgeçmeni istedim o sana göre değil,kuzenim bile olsa bunu onaylamadığımı bilmelisin"
" jasonu seviyorum oda beni seviyor mary"
" yeter em, o uygun bir koca adayı değil" jason mary nin kuzeni mcloyd klanının varisiydi. Güzel gördüğü her kadına asılan sayısız metresi olan bir adamdı. Mary bunu defalarca emilue anlatsada o çoktan jasonun yakışıklılığına kapılmış hiç birşey dinlemiyordu.

" lisayı merak ediyorum şimdi em uyu ve jason fikrini unut yeniden geliceğim"

İki leydi kapıların ardında konuşurken biriside taş duvarların ardında leydi emilynin odasını gözlüyordu. Mcdonald ordu komutanı Sam. Kaleye döneli saatler olmamıştı ki lord mcfieldin kaleye geldiğini ve emilyi talep ettiğini duyduğunda içindeki öfkeye hakim olamamıştı. Emily gördüğü ilk andan beri seviyordu bu cesur savaşçı. Fakat asla aşkını ilan edememiş ve uzaktan sevmeye devam etmişti. Başka kadınların koynunda onu unutmaya çabalasada her defasında kendini bu odanın önünde buluyordu. Ve şimdi içine düştüğü bu ateşi nasıl söndüreceğini bilmiyordu.

Kapı açıldı ve leydi mary odadan çıkmıştı. Onu görmeyi okadar çok istiyordu ki şimdi kapıyı çalsa o masmavi gözleriyle ona baksa. Yasemin gibi kokan saçlarının kokusu burnuna gelse.. Sam derin bir nefes aldı ve kapıya doğru ilerledi. Kapıyı çalmıştı.

" beni rahat bırakın"
Sam emilynin ağlamaklı sesini duyunca boğazı düğümlenmişti.

" benim sam"kapı aniden açılmıştı.

" sam,ahh seninle konuşmaya okadar ihtiyacım vardı ki tam zamanında geldin"
" leydim,neyiniz var"
" leydim deme bana burdaki tek arkadaşım sensin,sam "
" peki em,neden mutsuzsun burdan ayrıldığımda çok mutluydun"
" sam beni mcfield klanına yolluyorlar evlenmek istemiyorum,lütfen yardım et jason a gitmeme" sam o ismi duyduğunda nefesinin kesildiğini hissetmişti. O hain mcloyd emily defalarca aldatmıştı ama em o kadar saf dıki kabullenmiyordu asla.
" bir yolu vardır şimdi sakinleş benim lordumuzu görmem gerek"
" peki iyiki geldin sam" diyerek genç adama sarılmıştı. Kokusu, sam bu an için ömrünü bile verebilirdi. Onun güzel dudaklarında başka bir adamın ismini duymak işte hiç bir fiziksel acı bu kadar kuvvetli canını yakamazdı.

Emily onun ilk ve tek aşkıydı. Daha ufacık bir çocukken başka bir klana yollanmış. Senelerce ailesinden uzakta yapayalnız yaşamıştı. Tek nedeni de güçlü bir savaşçı olarak yetiştirilmek istenmesiydi. Öylede oldu. Yenilmez,korkusuz bir savaşçı olmuş ve gururla klanına döndüğü gün onu görmüştü. Sapsarı saçları rüzgarda uçuşurken masmavi gözleri mutlulukla ışıldıyordu. O an tutulmuştu ona. Günlerce ondan uzak kalmaya çalışsada emilynin ısrarıyla arkadaş olmuşlardı. Sam ona asla sahip olmayacağını bile bile arkadaş olmaya razı olmuştu. Ve sonunda korktuğu olmuştu. Em, en umulmadık adama jason mcloyda aşık olmuştu. Onun ilgisine ve tatlı sözlerine kanmıştı.
Şimdi de chris mcfield çıkmıştı. Sam emilye veda edip alexin çalışma odasına doğru ilerliyordu. Unutmaması gereken birşey vardı o da mcdonald ordu komutanı olduğuydu. Görevlerini unutmamalıydı.
İşlemeli büyük kapının önüne geldi. Tam kapıyı çalıcakken alexin öfkeli sesini duymuştu içerde yalnız değildi. Bir kadın sesi vardı ilk kez duyduğu bir ses. Kapıyı çaldı.

" gel" sam baş selamı vererek içeri girmişti.
" gel komutan,"
" lordum, leydim"
" hoşgeldin sam, umarım iyi haberlerle gelmişsindir" lisa içeri giren iri yarı esmer adamı merakla inceliyordu. En az alex kadar kuvvetli görünüyordu.
"
" istediğiniz gibi isyan bastırıldı lordum"
" bu çok iyi sam sizi tanıştırım leydi lisa müstakbel nişanlım" sam lisaya selam vermiş göz temasından kaçınıyordu.

" memnun oldum leydim,lordum uygun değilsiniz daha sonra gelim"
" haklısın sam dinlen olanları duymak istiyorum,şimdi çıkabilirsin" sam selam verip odadan çıkmıştı. Lisa ve alex yeniden basbaşaydı

 Lisa ve alex yeniden basbaşaydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Media: emily mcdonald

Son Druid (efsane Leydiler Serisi 3)(TAmamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin