Son Druid (efsane Leydiler Serisi 3)(TAmamlandı)

aşk

" günaydın leydi mcdonald" alex saatler önce uyanmış yanında melekler gibi uyuyan karısını gözünü kırpmadan izliyordu. Lisa alex'in sesini duyduğunda gülümseyerek uyanmıştı.
" günaydın lord mcdonald"
"  rahat uyuyabildin mi aşkım"alex rahatsızca kıpırdanan lisaya sarılarak gögsüne çekmiş soran gözlerle masumca bakan karısına bakıyordu. Alex dün gece onu fazla zorladığının farkındaydı. Sonuçta karısının ilkiydi ama yinede ona olan hasreti,arzusu ağır basmış gün ağırana kadar karısının sıcak bedeninden ayrılamamıştı.
" iyiyim alex" lisa kocasının erkeksi kokusunu burnunda hissettiğinde dün gece olanlar bir bir gözünde canlanmıştı.
" seni fazla zorladım galiba" demişti alex çapkın bir gülümsemeyle.
" hayır ah!" aslında zorlamıştı. Yataktan doğrulmaya çalıştığında ağrımayan tek bir kemiği yoktu ve tabiki kasıklarında hissettiği o sızı ama hepsine değerdi dün gece alex ona muhteşem bir gece yaşatmıştı.
" galiba bugün sadece yatacağım " lisa kendini tekrar yastığına bırakmış ona kıkırdayan alexe bakıyordu.
" gülme alex hepsi senin yüzünden bir ömür yetecek kadar birlikte olduk ve çok yorgunum" diyerek örtünün altına kaçmıştı. Onun bu hali alexin çok hoşuna girmişti. Canının yanması değil tabi onun pişmanlık duymadan gülümsemesi ömre bedeldi.
" leydim o sadece düğün gecemiz içindi hem sabah öpücüğüm nerde" lisa başını aniden çıkarmış hayretle alexe bakıyordu.
" alex!"
" buraya gel lisa" alex lisayı kollarından tutmuş üstüne çekmiş saçlarıyla oynuyordu.
" tanrının bana en güzel hediyesisin lisa bugünden itibaren ben ve klanın senin emrinde yeterki beni yine yalnızlığa mahkum etme" lisanın gözleri dolmuştu.
" asla sonsuza kadar birlikte olucağız,buruşuk bir kadın olup yıllar sonra dırdırımı çektiğinde de böyle düşünecek misin bakalım"
Alex gür bir kahkaha atmış ve lisanın dudaklarını öpmüştü.  Bu hiçte masum bir öpücük değildi ve lisa bir kaç saniye sonra yeniden kocasının kollarındaki yerini almıştı.

Will ve mary düğünden sonraki sabah marynin ailesini ziyaret etmek için kasabaya gitmişlerdi. Kalede tek başına kalan emily lisa ve alexi rahatsız etmemek için erkenden kahvaltı yapmış ve bir süredir bakımını ihmal ettiği gül bahçesine gelmişti.

"yine dikkatsizsiniz leydim" emily eline batan dikeni çıkarmak için uğraşırken onu saatlerdir izleyen sam nazikçe elini tuttu ve dikeni canını acıtmadan çıkardı. Emily elini tutan sam'e bakakalmış utançla kızarmıştı.
" bir sorun mu var em" sam kendine karşı mesafeli duran emily 'nin neden böyle davrandığını bilmiyor ve bundan rahatsız oluyordu.
" bir sorun yok sam sen neden burdasın talimhanede olmalıydın bu saatte" genç adam emily'nin dediği gibi bu saatlerde acemilerin eğitimiyle ilgilenirdi ama bu sabah penceresinde onu bir peri kızı gibi güllerin arasında görünce kendine engel olamamış ve saatlerce onu izlemişti. Emily ise sam geldiğinden beri kendini garip hissediyordu. Son iki yıldır kaleden uzak kalan bu adam çok değişmişti. Saçları uzamış bakışları derinleşmiş ve eskisinden bile yakışıklıydı. Emily bunları düşündükçe utandı ve daha fazla kızarmamak için güllerle ilgilenmeye devam etti.
" bana bu şekilde davranmayın leydim" emily şaşkınlıkla sam'e bakarken onun ilk kez kırgın olduğunu görüyordu.
" geldiğim günden beri bana karşı mesafelisin em hata mı yaptım bilmeden" emily ne diyeceğini bilemiyordu. Hissettiklerine bir anlam veremiyordu ki. Onu gördüğünde kalbi neden atıyordu. Onu sevemezdi o marynin kuzeni brandonı' seviyordu. Ya bu hissettikleri neydi o zaman.
"ben bilmiyorum sam birşeyler farklı seni gördüğümde..." emily devamını getirememişti.
" gördüğünde ne oluyor em"
"anlayamıyorum sam sanki nefes alamıyorum" sam duyduklarına inanamıyordu. Belki emily'de onu seviyordu.
" nefesin kesilip kalbin kuş gibi çırpınıyor mu"
" sen bunu nerden biliyorsun sam" demişti tedirginlikle. Sam gülümsedi ve emily'nin ellerini tuttu.

"çünkü bende öyle hissediyorum em" sam emily'i daha da yakınına çekmiş gözlerine bakarak devam etti.
" seni gördüğüm ilk andan beri böyle hissediyorum,bu kaleye dönmemin tek sebebi sendin" emily şaşkınlıkla ve heyecanla aşkını itiraf eden sam'e bakıyordu.
" sam bu yanlış ve ben brandon'ı seviyorum" sam bu ismi duyduğunda gözlerini kapadı ve sakinleşmek için derin bir nefes aldı.
" sana hiç değer vermeyen her gece kalesinde yatağına diğer kadınları alan o herifimi seviyorsun" Sam'in öfkeli gözleri alev almıştı sanki.
" canımı yakıyorsun sam" sam farkında olmadan emily'nin kollarını sıkmıştı ve onun acı inlemesiyle pişmanlıkla bakıyordu şimdi.
" hiç mi birşey hissetmiyorsun em dokunuşlarımdan bak dinle kalbimi" sam emily' i kendine çekmiş sarılırken em, sam'in çılgınlar gibi atan kalbini dinliyordu. Bu ses,bu koku emily farkında olmadan daha da sokuldu sam' e. Bu kollar o kadar huzur doluydu ki.ilk kez em kendini bu kadar güvende hissetmişti.
" sam ben bilmiyorum,korkuyorum" şaşkınlıkla bakıyordu. Sam onun arkadaşı,sırdaşıydı. Ya şimdi ne olucaktı aşkını kabul mu etmeliydi. Ah tanrım ne kadarda zor diye düşündü.
" em hayır deme bir şans ver bize" sam emily den olumlu bir cevap almak için umutla bakıyordu. Sam iyi bir adamdı, üzüldüğünde, mutlu olduğunda, ağladığında hep yanındaydı ve bu şansı hakediyordu. Brandona umut bağlamayı çoktan kesmeliydi. Belki de mary haklıydı.
" sam beni lord mcfield ile evlendirecekler" em bu ihtimali hatırlamıştı.

" seni asla almasına izin vermem ölümü çiğmemeden kimse seni benden alamaz sen bana aitsin" samin sesi o kadar öfkeliydi ki bu öfke emilyi bile korkutmuştu.
" sakin ol komutan abimlerde onaylar ve ben o lord bozuntusundan kurtulursam seninle evleneceğim" sam duyduklarına inanamıyordu. Emily evet demişti. Onu kucakladı ve etrafında döndürmeye başladı. Emily gülümsemesine engel olamıyordu.
" sam dur alex görücek lütfen" sam durdu, emily e baktı ve dudaklarına yapıştı. Emily bu ani hareketle nefessiz kalsada onun sıcak dudaklarına kayıtsız kalamadı ve karşılık verdi. Emily hiç olmadığı kadar şaşkın ve mutluydu. Sam ise bu anın hayal olmaması için tanrıya dua ediyordu. Sonunda küçük leydisi onun kollarındaydı. İkisini de zorlu ve mutlu bir gelecek bekliyordu artık. Sam o an karar verdi ve en kısa sürede alex ile konuşacaktı.

Merhaba, bölümler arası süreyi uzun tuttığumun farkındayım ama şartlar bunu gerektiriyor.  Bazı yorumlara üzülsemde,beni alışveriş listesi bile yazamayacsk kadar dil düşmanı görenlere ragmen hikayemi yarım bırakmayacağım.. Mutlu okumalar...