Son Druid (efsane Leydiler Serisi 3)(TAmamlandı)

ve final....

7 yıl sonra...

" colin dur lütfen.. Ahh tanrım bu çocuk beni delirtiyor"lisa hem bağırıyor hemde elinde olmadan ordan oraya yürüyordu.

" seni delirten ne karıcım" alex lisanın korku dolu bir o kadarda öfkeli sesini duyduğunda çalışma odasından çıkmış gül bahçesine bir kaç yıl önce yaptırdığı beyaz kamelyaya gitmişti. Burayı geçmişte yaşadığı tabi gelecekte yaşadığı yıllarda görmüş ve aynısını lisa ve çocuklar için yaptırmıştı.

" sence neden kızmış olabilirim alex baksana" colin az ilerde büyü ile devirdiği küçük ağacın etrafında gülerek zıplıyordu.
" o daha çok küçük alex marwin'i mahvedicem bunları ona öğrettiğini biliyorum bu çok tehlikeli"
" evet sevgilim marwin'i uyarıcam gerekirse onu sürgün ederim" demişti muzipçe. Bunu yapmayacağını lisa da biliyordu. Marwin alex için bir kardeşten farklı değildi. Tabi  7 asırlık bir alışkanlıkta vardı.
" ah alex bunu yapmayacağını biliyorum" lisa sinirlensede kocasını gördüğü an tüm öfkesi uçup gidiyordu. Ufacık şeylere öfkelenmemeyi öğrenmişti artık. Yaşadıkları kötü olaylardan sonra mutluluğu ve huzuru bulmuşlardı sonunda.

" merak etme colin iyi bir çocuk ve gelecekte klan şefi olucak büyü onu ve tüm mcdonaldları koruyacak" lisa kocasını başıyla onaylayıp iyice sokulmuştu. Alex haklıydı.
" ah."
" ne oldu iyi misin ?"
" evet bebek tekme attı galiba"
" güçlü bir oğlan"
" bence kız çünkü ne zaman bir erkek sesi duysa tepki veriyor özellikle de brain konuştuğunda"
" demek brain küçük velet.."
Brain, will ve mary nin ilk çocuklarıydı ve colin ile yaşları çok yakında olsa yaşına göre bilge bir çocuktu. Colin in savaşçı yönü ne kadar kuvvetli olsada brain tam bir zeka küpüydü.
" brain iyi bir çocuk üstelik zekide "
" o veya diğer hiç bir erkek kızıma yanaşamaz bunu bil leydi mcdonald" lisa alex'in öfkeli sesi karşısında kahkaha atmıştı.

" merhaba lordum" emily üçüncü çocuğuna hamileydi. Sonunda sam ile evlenmişlerdi. Tabi kralın emriyle 2 yıl beklemek zorunda kalmışlardı. Artık sam ile birlikte mcfield kalesinde yaşıyordu Kralın emri ile mcfield toprakları mcdonaldlara geçmişti. Chris'in ihaneti öğrenilmişti. Kral da hakkı gördüğü mcdonaldlara bu toprakların yönetimini bırakmıştı. İlk zamanlar buranın yönetimini will vermek istese de will sakin bir hayat yaşamak istediğini söylemiş teklifi reddetmişti. Emily ve sam'in düğününden sonra alex bu toprakların yönetimini emilye çeyiz olarak vermişti. Çünkü bunu kız kardeşine borçluydu. Artık mutlu bir yuvası onu seven bir kocası vardı. Emily evliliğinin birinci yılında ikizlerine kavuşmuştu. Angel ve jack..  Ve şimdi de üçüncü çocuklarını bekliyorlardı. Sam kimsesiz büyüdüğü için büyük bir aile hayaline kavuşmuştu sonunda.

" burada olduğun için çok mutluyum em seni çok özlemiştim."
" bende lisa mcfield kalesi sıkıcıydı son zamanlarda sam habire bir yerlerde oluyordu"
" o bir lord em " alex'in sam'i takdir ettiği ses tonundan anlaşılıyordu. Sam adil bir lord olmuş mcfieldların refah içinde yaşamasını sağlamıştı.
" onu çok yoruyorsun"diyerek sitem etsede emily abisine çok şey borçluydu.
" mary nerde"demişti emily
" o ve will yeni çiftliklerini görmeye gittiler "
" brain burda mı"
" evet colin ile oynuyorlar"
" çok zeki bir çocuk ilerde colin ile büyük işler yapacaklar eminim"  alex'te başı ile onaylamıştı. O da biliyordu. İki kuzen mcdonaldların geleceğiydi.
" neyse benim dinlenmem gerek lordum leydim"
" peki em yemekte görüşücez yeni dedikoduların vardır eminim" emily göz kırparak gitmişti.

" sabah eva'nın kocası nick burdaydı bir sorun mu var"
" will görmeye gelmiş çiftlikte bir kaç ufak sorun varmış" eva, gandalf'ın büyüsü sayesinde bir ölümlü olarak geri gelmişti. Tabi büyücü olduğunu bilmeden bundan beş yıl önce will çiftliğini yeni kurduğunda ilk kez karşılarına çıkmıştı. Hem lisa hem alex için kısa bir şoktu. Eva hiç birşey hatırlamıyordu. Lisa ona sıcak davranmış ve geçmişini sormuştu. Eva ona küçük bir kaza geçirdiğini ailesini kaybettiğini ve o sıralarda kocası nick ile tanıştığını bir süre nick ve yaşlı annesi ile kaldığını daha sonra evlendiklerini anlatmıştı. Gandalf ona söz verdiği huzuru ve yuvayı vermişti. Kocası nick eva'yı deli gibi seven güçlü bir iskoçtu. Eva nın gözlerinden de nick'e olan aşkı bariz belliydi. Lisa bunları duyduğunda çok mutlu olmuştu. Onlarda artık will için çiftliğe bakıyorlardı.

" bazen geçmişin düşünüyorum alex" alex dönmüş dikkatle lisaya bakıyordu.
" geçmişi mi?"
" evet seni ilk kez o hastanede gördüğüm zamanı o tanıdık gelen mavi gözlerini"
" seni o hastanede ilk kez gördüğümde lisa içimde hissettiğim o mutluluk.. tam 7 asır bekledim seni"
" bende alex" diyerek kocasının dudağına ufak bir öpücük kondurmuştu.
" pişman mısın lisa geleceği bırakıp geldiğin için"
" asla benim geleceğim burası alex sen ve colin tabi birde kızım benim geleceğim burası lord mcdonald burası evim sahip olamadığım ailem.. asla alex hiç bir zaman pişman olmadım"demişti heyecanla.
" ya siz lordum"lisa alex'in cevabını merak ediyordu,acaba hiç pişmanlık yaşamışmıydı.
" pişmanlık mı asla sen bana geleceği verdin, muhtaç olduğum sevgiyi verdin leydi mcdonald yüzlerce asırda geçse yine seni arar bulurdum" lisa alex'in sözleriyle gözyaşlarına hakim olamamıştı. Alex tanrının ona en büyük hediyesiydi.
" son nefesime kadar seninim alex"
" ebediyen seninim lisa...."

Acı, özlem ile geçen asırlar sonunda kavuştukları bu mutluluk gerçekten son nefeslerine kadar sürmüştü. Lord alex mcdonald ın hüküm sürdüğü yıllar boyunca mcdonald toprakları barış ve huzur içinde olmuştu. Lord colin mcdonald  ve brain mcdonald zamanında ise gelişmiş ve büyümüştü.  Colin'in en az babası kadar büyük cesareti evanın ona bahşettiği büyü sayesinde mcdonaldların altın çağı yaşanmıştı.

Druidlerin altın çağı  colinin bir insana göre uzun olan yaşamı sona erdiğinde kapanmıştı.

Sabırla hikayemi okuduğunuz için çok teşekkür ederim inşallah beğenmişsinizdir ve beklediğinize değmiştir. Yorumlarınızu bekliyorum

Sevgiyle kalın.........