1.5

983 70 21
                                    

  
   Sasuke elimden tutup beni evde yönlendirmeye başladı. Ben de elimi çekmiyor beni nereye götürdüğünü merak ediyordum. En sonunda bir kapının önünde durdu ve sürgülü kapıyı açtı. Sesi çıkmıyordu, muhtemelen şu an ciddiydi. "Sasuke ne yapıyorsun?" Elimi çekmeye çalıştım ama o daha sıkı kavradı. Ardından beni tekrar duvarla arasına alıp yavaşça omuzlarımdan yukatayı sıyırmaya başladı. "Sasuke?" Yüzüme bakmıyordu, gözleri bedenimdeydi. "Sasuke dedim!" Ve onu tüm gücümle yere ittim. Bu hareketimi beklemediği içim şu an yerde yatıyordu. "Ne diye yüzüme bakmıyorsun? Amacın bu kızı becerip öyle köyden ayrılmak mı!" Yükselttiğim sesim tüm odayı inletiyordu. Yerden kalkmasına izin vermeden üzerine oturdum ve kaldırdığı omuzarını kavrayarak yere sertçe çarpmasını sağladın. "Köyden ayrılmayacağım, senin için buradayım Sakura. Amacım hatalarımı telafi etmek." Dedi ve elini enseme koyup ona doğru eğilmemi sağladı. Dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı ve öpmeye başladı. Yavaş yavaş hareket ediyor, acelesi yokmuş gibi öpüyordu.

   Ardından kalçalarımdan tutarak ayağa kalktı ve sırtımı yumuşak yatakla buluşturdu.  Bu sefer öncekine göre daha hızlı hareket etmeye başlamıştı. Üzerimdeki zaten omuzlarımdan düşmek üzere olan yukatamı sıyırdı ve açıkta olan bacaklarıma açıkta olan göğüslerim katıldı. Kendini bacaklarımın arasına yerleştirdi ve yavaş öpücüğünü daha da hızlandırdı. Elleri karnımda dolaşırken irkiliyor hareketlerinin nereye gideceğini kestirmeye çalışıyordum. Fakat aniden elini çekti ve üzerimden kalktı. Ben kötü bir şey olduğunu düşünürken etkileyici gözleriyle bana baktı ve üzerindekileri çıkardı. Ben de ona yardımcı olmak için üzerimdeki yukatayı çıkardım ve yere bıraktım. "Sana aşığım, Sasuke." Elini yüzüme koydu ve baş parmağı ile elmacık kemiklerimi okşadı. Ardından tebessüm ederek başını eğdi.  Başını geri kaldırdığında tekrar dudaklarını dudaklarıma kapattı. Bana cevap vermemiş olması beni biraz bozmuştu, bu yüzden öpücüklerine karşılık vermedim. Ama o anlamamış olacak ki öpmeye devam etti ve sırtımı yatakla tekrar buluşturdu. Bir eli karnımda yavaşça gezinirken diğer eli sütyen askılarımı indiriyordu. 

   Elleri sütyenimin kopçalarına gitti ve çok geçmeden açtı ve üzerimden çekti. Ama sadece yüzüme bakıyordu, böylece daha az utanıyordum. Eliyle göğüsümü kavradı diğer eli de külodumun kenarlarını çekiştiriyordu. Benim ise içim titriyor, soğuk elleriyle her dokunuşunda irkiliyordum.

   Külodumu çekerek indirdi ve içime girdi. İlk seferim olduğu için hayli acıtıyordu. Acıdan gözlerimden yaşlar geliyordu. Nefesim de kesilmişti. Sasuke alnını alnıma yasladı ve göz yaşlarımı sildi. "Canını yaktığım için üzgünüm." Dedi ve dudaklarımdan nazikçe öperek her hareketiyle acıyan yeri unutmamı sağladı.

  ***

  İşimiz bittiğinde Sasuke kollarını belime doladı ama ben rahat değildim. "Sasuke çarşaflar." Dedim kollarını üzerimden çekmesini sağlarken. "Ne olmuş onlara?" Dedi yarı uykulu sesiyle. "Değiştirmemiz lazım." Kafasını salladı ve yavaşça kalkıp dolaba doğru gitti. "Bir şeyler giymek ister misin?" Dedi dolaptan çıkardığı çarşafı yatağa atarken. "Evet, lütfen." Dedim çarşafa daha fazla sarılırken. "Al bunu." Elime arkasında Uchiha sembolü olan bir tişört tutuşturdu. Vakit kaybetmeden üzerime geçirdim ve ayağa kalktım. Sasuke ayağa kalkar kalkmaz çarşafları değiştirmeye başlamıştı bile. Diğer ucundan tutup iyice düzelttim.

   Yatak tekrar hazır olduğunda kendimi yatağa attım. Utancımdan ona sırtımı döndüm ve bacaklarımı kendime çektim. Yatakta bir çöküntü hissettiğimde Sasuke'nin de yanıma uzandığını anladım. "İyi geceler Sakura." Boynuma kokumu içine çekerek bir öpücük kondurdu ve geri yattı. "İyi geceler Sasuke."  Dedim ve tüm günün verdiği yorgunlukla gözlerim yavaşça kapandı.

  ***

  Yatakta hissettiğim hareketlilikle uykumdan uyandım ama Sasuke'ye belli etmedim. Sırtı bana dönüktü, saçları ıslaktı ve çizmelerini giyiyordu. "Sasuke nereye? Henüz sabah bile olmadı." Uyandığımı belli etmek istemezdim ama onun yeniden beni bırakmasından korkuyordum. "Kakashi ile görüşmem gereken bir şey var." Dedi ve  bana doğru eğilerek dudaklarıma bir öpücük bıraktı. "Şimdi geri uyu, geri döneceğim." Dedi ve çantasını da beline bağlayıp odadan çıktı.

   Geri uyuyamazdım. Sasuke döndüğünde ona kahvaltı hazırlamam gerekebilirdi. Bu yüzden duş almak için yatağımdan kalktım ve Sasuke'nin banyosuna girdim. Üzerimdekini çıkarıp bir yere astım ve suyu açarak küvetin içine girdim.

   Saçlarımı sallayarak kuruttuktan sonra üzerimdeki tişörtü daha da aşağı çekip aşağı indim. "Sakura!" Kapının ardından bağırıp kapıya vuran Naruto'nun telaşlı sesi beni de telaşlandırdı. Hemen kapıya koştum ve kendimi kapının ardına gizleyip kapıyı açtım. Naruto'nun bugün izinli olması lazımdı, sonuçta yeni evlenmişti. "Sorun ne Naruto." Naruto bir şey demeden elime bir elbise tutuşturdu. "Önce şunu giy, Hinata gönderdi. Tahmin etmiş işte." Dedi utanarak, ben de biraz utanmıştım.

   Kapıyı yüzüne kapattım ve hemen üzerimdeki tişörtü çıkartıp Hinata'nın gönderdiği elbiseyi üzerime geçirdim. "Sorun ne Naruto?" Kapıyı açtım ve içeri geçmesine izin verdim. " Sasuke köyden ayrılmak üzere. Kakashi ile görüştü ve Uchiha polis teşkilatını yeniden kurmak istiyorsa köyün dışında köyü korunmasını istemiş. O da bu sebeple köyden ayrılıyor." Nefes nefese anlattığı şey sinirlerimi taşırmıştı. Bana haber bile vermeden köyden öylece ayrılamazdı. "Gidelim Naruto." Dedim ve açılan kapıdan ayaklarıma bir şey geçirmeden koşarak çıktım. Ayaklarıma batan taşlar daha da hızlı koşmam için beni uyarıyor gibilerdi. "Sakura bekle!"  Ayaklarım yere kan izlerini bırakırken durmuyor, daha da hızlanmaya çalışıyordum. 

   "Sasuke!" Köyün kapısından çıkmak için hazırlanan Sasuke beni görünce gözleri ilk olarak yerdeki kanlara ardından çıplak ayaklarıma, son olarak da yüzüme takıldı. "Sakura, üzgünüm gitmem gerekiyor." Bana doğru yaklaştı ve alnıma parmaklarını dokundurarak beni öptü. Bense şok olmuş, nefes almayı bile unutmuştum. Ayaklarıma baktı ve "Sana bunları yaşattığım için üzgünüm, gitmem gerekiyor." Dedi ve arkasını dönüp öylece yürümeye başladı. Bana böyle veda etmesi işinin uzun süreceğinin işaretiydi. Onun öylece gitmesine izin veremezdim. Emindim, Sasuke köye kendini adamak, Uchiha'nın mutlak nefretinin sebebini gerçekleştirip, bu nefreti silmek istiyordu ama bunu beni yalnız bırakmadan yapmasını istiyordum.

   "Sasuke, bir adım daha atarsan seni öldürürüm." Dedim ve arkasındaki kılıcı çekip onu kendime çevirdim. Göz yaşlarım tüm yüzümü ıslatırken elimin tersiyle yaşları sildim. Ardından kılıcı boynuna yasladım, ona zarar vermek gibi bir niyetim yoktu. Amacım sadece onun gitmesini önlemekti.
 
    Sasuke bir hareketle beni kucağına aldı ve Naruto'nun kucağına bırakıp elimden kılıcı aldı. Göz yaşlarım gibi ayağımdan da kanlar damlıyordu. İyileştirmeye tenezzül bile etmiyordum, aklıma bile gelmemişti. Aşık olduğum adam giderken benim kendimi düşünmem akla, mantığa sığmazdı. Naruto'nun kolları üzerinde çırpınırken Sasuke de beni görmezden gelip köyün kapısına doğru koşmaya başladı. Bense ağlamaktan başka bir şey yapamıyordum. Kaderimizde birlikte olmamamız için bir şeyler yazılmış olmalıydı. Ama benim kadere boyun eğme gibi bir niyetim yoktu, asla da olmamıştı. Kaderimde belki güçsüz olmak yazıyordu ama ben güçlenmiştim, kaderimde Sasuke ile birlikte olmamam yazılıysa, Sasuke ile birlike olacaktım. Sasuke'nin ardından hep koşmuştum ama yorulmamıştım. Bu benim kadere karşı gelme yöntemimdi. Sasuke beni sevsin her şeyi yapmış, onu kaybetmemek için her yolu denemiştim.

   Ben Sakura Haruno, kaderin altını üstüne getirmiş pembe saçlı, geniş alınlı kız.

  
 
  

Absolute Hate// SasuSakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin