6.

218 18 0
                                    

"Kız güzel miydi?" dedi ve eliyle saçlarını diğer tarafa atıp salonun içinde volta atmaya başladı,
onu duymazdan gelerek kanepeye iyice yayıldım ve köşedeki elektrogitarı kucağıma alıp sessizlikle geçen birkaç dakikayı onunla oynamakla geçirdikten sonra başımı arkaya yaslayıp gözlerimi kapattım.
Yüzüme sertçe çarpan şey ile sıçradım,
"Sana bir soru sordum, beni görmezden gelme!" diye bağırdı,
sinirle soluyarak üzerimde ki yastığı köşeye fırlattım,
"Abarttığının farkında mısın? Sakin olmayı dene." dedim sert bir şekilde.
Ellerini göğsünde birleştirip karşımda ki tekli koltuğa oturdu,
"Sorumu cevapla." dedi ısrarla.
"Ne önemi var? O sadece bir hayran Gigi!" dedim.
Tam olarak asıl bulunması gereken hayran olmasada dün gece bana hayran olduğunu söylemişti, bu yalan sayılmazdı.
Sabrım taşmak üzereydi, gözlerini devirdi,
"Ne zamandan beri hayranlarınla baş başa yemek yiyorsun?" dedi ve bacak bacak üstüne attı,
"Bana bağırma!" diyerek yerimden kalktım,
"Bunu keyfi bir istekle yapmadığımı biliyorsun, bunu bu kadar büyüttüğüne gerçekten inanamıyorum!" dedim.
Derdi neydi?
"Büyütmek mi? O hayranın olan kızla bizim yeni evimizde yemek yediniz Zayn! Ve bu kesinlikle senin isteğindi, bizim yaşam alanımızı bir başkası ile paylaştın, hemde hayranınla!"
"Tanrı aşkına bana onunla yatmışım gibi davranmayı bırak! Ev bomboştu, henüz içinde yaşadığımız için mahremiyet sayılmıyor bile, kaldı ki kız tuvalete bile gitmedi!" dedim bağırarak,
"Ah bir de odaları gösterseydin!" dedi ciyaklayarak.
"Beni şuan çok fazla zorluyorsun ve ben bu tartışmaya devam etmek istemiyorum." dedim sert bir şekilde.
"Peki, o halde bana mantıklı bir açıklama yap! Neden yemek mekanı bizim henüz mahremiyetimizin olmadığı fakat bize ait olan evimizde gerçekleşmesini istedin?" dedi ve yeniden volta atmaya başladı,
kısa bir an gözlerimi sıkıca kapatıp sakinleşmeye zorladım kendimi,
"Çünkü bu saçma olayın medyanın ve insanların gözü önünde gerçekleşmesini istemedim!" dedim yüksek sesle.
Gerçekten böyle düşünüp düşünmediğimi kendime sormaktan kaçındım.
Hareket etmeyi bırakıp olduğu yerde bana döndü ve baktı, derin bir nefes verdim,
"Bu yemek denen etkinlik saçmalığı fazlasıyla aptalca ve komikti, bunu herkesin içinde yapmak istemedim, insanların bunun hakkında fikir sahibi olmasını istemedim.
Sadece sessiz, sakin, gözlerden uzakta bu komik yemeğin bir an evvel bitmesini istedim hepsi bu." dedim.
Kavga etmekten yorulmuştum.
Omuzları düştü,
"Ama orası-"
"Biliyorum, orası bizim evimiz, her ne kadar içinde yaşamasakta bize ait. O an gerçekten bunu düşünemedim özür dilerim bunun için. Sadece tek isteğim bu şeyden kurtulmaktı." dediğimde vermiş olduğum açıklamanın, dün gece yaşadığım o keyifli saatlerle tezat olması umrumda değildi, bana doğru yaklaştı, kollarını boynuma doladı,
"Bana hala cevap vermedin." dedi alt dudağını sarkıtarak.
Bıkkınca kaşlarımı kaldırıp konuşmasını bekledim,
"Bana hala onun güzel olup olmadığını söylemedin." dediğinde ne zamandır tuttuğumu bilmediğim nefesimi bıraktım ve kollarımı beline sıkıca doladım, dudaklarımız birleşmeden önce duymak istediği sözleri ona fısıldadım;
"Senin kadar güzel değildi.."

~

TV de gereksiz bir şekilde zaplarken bir yandan da soyulmuş elmamı yiyordum.
İşten sonra yapmayı en çok sevdiğim şey pijamalarımı giyip pineklemekti,
dalgın bir şekilde televizyona bakarken telefonum çalmaya başladı, masaya uzanıp elime aldığımda arayanın Lola olduğunu gördüm,

"Evet bebeğim," diyerek elmamı ısırdım.
"Army, sana bir şey söylemem lazım." dedi, sesinde endişe-korku karışımı bir ton vardı, ağzımdaki elmayı ağır ağır çiğneyerek gelecek bombayı bekledim,
"Dinliyorum." dedim ağzım dolu bir şekilde, elmayı yutmak için masanın üzerinde duran portakal suyuma uzandım;

"Yanından ayrılıp eve gidip uyuduğumda Vogue dergisinin editörü Meg Gilson aramış birkaç kez, uyuduğum için telefon sessizdeydi ve ben duymamıştım." dedi panikle.

Portakal suyumu elime alınca Lola'nın söyledikleriyle elimdeki bardak yere düştü;

"Bana ulaşamayınca bir mesaj atmış, Zayn Malik ve hayran buluşması etkinliğiyle ilgili Youtube hesaplarına bir video yükleyeceklermiş ve bununla ilgili hayran ve Zayn Malik'le küçük bir röportaj gerçekleştirmeleri gerekiyormuş. Ve yarın sabah 9'da Lola Mendler'i Londra Film Stüdyosuna bekliyorlarmış.. Ve bil bakalım yarın sabah oraya gitmesi gereken kişi kim?"

~

Telefonumun ısrarlı çalışıyla Gigi uykulu bir şekilde sinirle soluyup çıplak bedenini çarşafa dolayıp diğer tarafa dönerek uykusuna devam etti.
Sıkıntıyla gözlerimi ovuşturup defalarca çalan telefonumu komodinden alıp açarak kulağıma götürdüm,
"Evet?" dedim hırıltılı bir şekilde.
Sigaraya ihtiyacım vardı,
"Merhaba Zayn bey, bu saatte rahatsız ettiğimin farkındayım fakat acil bir konu olduğu için-"
"Konu nedir?" dedim yapmacık sesine daha fazla tahammül edemeyerek.
"Efendim yarın sabah 9'da Londra Film Stüdyosuna gelmeniz gerekmekte." dedi ses.
Konuyu bağlayamayacak kadar acemi birine neden beni arattırırlar ki?
"Neden?" dedim sabırlı olmaya çalışarak,
"Vogue dergisi editörü Meg Gilson, adınıza gerçekleşmiş olan etkinlik için bir video çekimi gerçekleştirecek, siz ve sizinle yemek yeme fırsatını yakalayan hayran ile küçük bir röportaj yapılıp kanala gönderilecek." dedi hızlı bir şekilde.
"Peki benim bundan neden bu saatte haberim oluyor?" dedim gergin bir şekilde, yataktan kalkıp aynaya ilerledim ve aksime bakarak saçlarımı düzeltim,
"Efendim bugün derginin kurul toplantısında alınan bir karar oldu ve size sabahtan beri ulaşmaya çalışıyorduk, menajerinize de ulaşamadık." dedi çekingen bir şekilde.
Sıkıntıyla nefes verdim,
"Yarın sabah 9'da mıydı?" dedim emin olmak için,
"Evet efendim Londra-"
"Tamam teşekkürler." diyerek telefonu hızla kapattım.
Duş almalıydım, banyoya doğru ilerlerken dağınık yatağa kısa bir bakış attım.
Ani kararlardan, emrivakilerden nefret ediyorum, Lola Mendler ile zaten yemek gecesi fotoğraflar çekilmişti, şimdi ne sikime video-
Bir dakika, Lola Mendler mi?
Banyoya girip kaoiyi kapattığımda beynime kanın henüz ulaştığını fark ettim.
Yarın çekime gelecek olan kişi Lola Mendler olmayacaktı,
"Army Rose Warner.." diye mırıldandım ve kendi kendime gülümsedim.
İçimde hareketlenen hissi serbest bırakarak onunla yeniden görüşeceğimi düşünerek iç çektim.
Yemek gecesini anımsayarak soğuk suyu açtım,
Çınlayan kahkahasını, gülerken gözlerinin kısılmasını, alkolün bedeninde yarattığı bitkinliğin göz kapaklarında belirmesini, dudaklarını..
Dudaklarını?

Kulaklarımda Gigi'nin sorusu yankılandı;

"Kız güzel miydi?"

Gözlerimi sıkıca yumup sorusuna verdiğim cevabın doğruluğunu sorgulamayı reddederek, tüm bu düşüncelerimi yok etmeye zorladım kendimi.

Yarını beklemek hiç bu kadar zor olmamıştı...

Safe And Sound | ZM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin