İNCİ (TAMAMLANDI)

Alıntı

Size küçük bir alıntıyla geldim :)

TUNA'dan

"Şuan yattayız. Aras dün döndü. Babam biraz vakit geçirelim, dedi."

"Anladım, canım. O zaman yarın görüşürüz."

"Yok, hayatım. Akşam gelirim yanına. Aras'ta akşam arkadaşlarıyla çıkacak."

"Tamam. Canım annem sesleniyor."

"Tamam, canım. Akşam görüşürüz."

"Tamam, bitanem."

Eda'yla konuştuktan sonra babam ve Aras'ın yanına doğru yürüdüm. Aras okulunu bitirdikten sonra tatil amaçlı bir aylığına Amerika'ya gitmişti. Dünde ülkeye dönmüştü.

Babam ve Aras günlük muhabbetlerini ediyorlardı. Bende soğuk bir kola alıp, onların yanına oturdum.

"Ne konuşuyorsunuz?"

Babam :

"Aras Beyi'n gelecekteki iş hayatını konuşuyoruz."

"Aynen."

"Ne yapmayı planlıyorsun?"

"Amerika'da özel bir havacılık şirketine cvmi gönderdim. Onlarda beni görüşmeye çağırdı. Pazartesi onlarla görüşeceğim."

"Senin adına sevindim."

"Sağ ol, abi. E sende ne var ne yok?"

"Aynı."

Babam yanımızdan kalktı ve limonatasını tazeledi. Tekrar yanımıza geldi.

"Kız arkadaşıyla barıştı."

"Eda ablayla barıştın mı?"

"Demek gelinimin adı Eda."

Aras bana mahçup gözlerle bakıyordu. Babam bir ilişkim olduğunu biliyordu ama kız arkadaşımın kim olduğunu bilmiyordu. Bunu Eda istemişti. Babamla babası arkadaşlardı ve bu durum onu rahatsız ediyordu. Haldun amca ilk önce Eda'nın mesleğini almasını istiyordu. O yüzden erkek arkadaş işine iyi bakmıyordu. Ama artık babam adını öğrenmişti.

"Evet, baba Eda."

"Yüz ifadenize bakılırsa ben bu Eda'yı tanıyorum."

"Evet. Haldun amcanın kızı Eda."

"Arkadaşım Haldun'un kızı Eda. Bak Tuna her zaman arkandayım oğlum ama Eda'yı üzecek bir şey yaparsan, Haldun'a bırakmam seni ben mavf ederim. "

"Tamam, baba."

Aras koltuğa yaslandı ve suratındaki serseri gülüşle konuşmaya başladı.

"Baba sen ve Haldun amcadan önce Soğuk Prenses abimi bitirir. "

Aras'ın lafıyla hepimiz gülmeye başladık. Güldüğümüze bakmayın. Aras çok haklıydı. Seda Altay sevdikleri için her şeyi yapardı.

"Kardeşin haklı. Seda'yı sizden daha iyi tanıyorum. Ailesine çok düşkün."

"Biliyorum, baba."

"Ee Aras Bey abiniz büyük ihtimal gerçek aşkını bulmuş. Peki sen?"

"Aman baba! Ben almayayım. Ben böyle mutluyum. Aşk şuan için benden uzak olsun."

"Tamam."

Yatla biraz daha açıldıktan sonra baba ve oğulları olarak yemek hazırlamaya başladık. Babam çok güzel yemek yapardı. Ana yemekleri o hazırladı. Biz sadece salata ve bazı mezeleri hazırladık. Sofrayı kurduk ve oturduk.

İçkilerimizi içerken konuşmaya devam ettik. Bir süre sonra geçmişi yad etmeye başladık. Babam bize gençliğinde yaşadığı olayları anlatıyordu.

Babam geçmişi anlatmaya başlayınca, aklıma Eda'yla barıştığımız gün babamı tanıyan Seher Hanım gelmişti. Bunu babama da söyledim.

"Baba Eda'yla barıştığım gece, ablası ve arkadaşlarıyla bir kafede oturup konuşurken iki kadın geldi. Biri Seda'nın arkadaşı İnci'nin teyzesi idi. Diğeri de onun arkadaşı Seher Hanım'dı. İşte neyse oturduk konuştuk sonra Seher Hanım 'Çocuğum sen Deniz Çetinkaya'yı tanıyor musun?' dedi. Bende oğluyum dedim. Sonra seni gençken tanıdığını söyledi. Birde zamanında kendisi dahil kız arkadaşlarıyla seni çok beğendiğini söyledi."

"Vayyy babama bak. Benim kime çektiğim belli oldu. Baksana tüm kızlar babama aşıkmış."

"E oğlum biz de genç olduk. Bizi de beğenen vardı. Yalnız kadını çıkaramadım."

"Aras tüm kızlar babama aşık değilmiş. İnci'nin teyzesi babamla ilgilenmezmiş."

"Ya. Kimmiş bu babamı beğenmeyen kadın?"

"Yasemin. Dediğim gibi Seda'nın arkadaşı İnci'nin teyzesiydi. Baba Ankara'da bir arkadaşın varmış. Onun yanına geldiğin zaman seni görürlermiş."

Babamın rengi birden attı. Sonra bana döndü.

"Kim dedin?"

"Yasemin. Ne oldu baba?"

"Yok bir şey. Yemeğinizi yediyseniz artık dönelim. Evde işlerim vardı."

Babam masadan kalktı ve yatı çalıştırdı. Ne Aras ne de ben babamın neden böyle yaptığını anlamadık.