Herkese İyi Akşamlar,
Duygusal bir bölümle geldim. İnşAllah beğenirsiniz. Arkadaşlar geçen bölüm dediğim gibi okullar açıldığı için bölümler baya gecikebilir. (sanki normal zamanda çok erken atıyormuş gibi dediğinizi duyuyorum. Haklısınız. İşte normal zamankinden bile daha fazla gecikebilir :/)Sabahtan akşama kadar doluyum. Boş vakit bulunca direk uyuyorum. Kafam çok dolu olduğu için bölüm yazmakta da zorlanıyorum. Bu bölüm bile içime sinmedi diyebilirim. Sanırım durumumu bu fotoğraf net şekilde anlatacak :)
Arkadaşlar, Canım Feyza'mın kitabına da bakmayı unutmayın. O daha erken bölüm atıyor ;)
YAZAR: Fyzayamn
KİTABIN ADI: YAREN/ AŞK-I BELA
Sizi seviyorum.
Keyifli Okumalar :)
31. BÖLÜM
"Yalan söyleme, Yasemin. Bu yazı senin el yazın. Nasıl ben yazmadım dersin?"
Teyzem tekrar kağıda baktı. Sonra Deniz Bey'e tekrar döndü.
"Deniz, yazı benim el yazıma benziyor ama ben yazmadım. Yemin ederim yazmadım."
Olaylar öyle karıştı ki anlamakta zorlanıyordum. Şimdi ortada bir mektup vardı. Deniz Bey teyzemin yazdığını söylüyordu. Teyzem ise ben yazmadım diyordu. Öyleyse kim yazdı?
Teyzeme doğru ilerledim ve elindeki kağıdı aldım. Mektupta yazılanları sesli bir şekilde okumaya başladım.
"Deniz,
Sana bunları nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum ama söylemeliyim. Ben seni tanımadan önce Selçuk'tan hoşlanıyordum. O bunu bilmiyordu. Onu unutmak için seninle beraber oldum. Seni severim sandım ama olmadı. Kalbime söz geçiremedim. Bundan iki ay önce Selçuk bana aşık olduğunu itiraf etti. Biz o günden beri beraberiz. Özür dilerim... Affet beni ve hayatına devam et.
Deniz artık beni arama. Unut beni! Hayatına seni gerçekten seven biriyle devam et. Sakın bir daha karşıma çıkma.
Yasemin "Benim teyzem bunları yazmış olamaz. Teyzemin Deniz Bey'e olan aşkını en iyi ben biliyorum. Ortada bir oyun dönüyordu. Buna kesinlikle emindim ama bu oyunu kim oynamıştı. Ben bunları düşünürken teyzem koltuğa oturdu. Beti benzi atmıştı.
"Deniz ben böyle bir mektup yazmadım."
Deniz Bey'de diğer koltuğa oturdu. Başını elleri arasına aldı. Başını biraz ovdu. Sonra teyzeme baktı.
"Sana inanmıyorum."
Teyzemin göz yaşları bir bir dökülmeye başladı. Olaya müdahale etmenin zamanı gelmişti. İkisi de birbirini dinlemeliydi. Bende arkamdaki koltuğa oturdum. Derin bi nefes aldım ve verdim. Deniz Bey'e döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNCİ (TAMAMLANDI)
قصص عامة'İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri? Yoksa insan büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri?' ÖZDEMİR ASAF