İyi geceler,
Bu bölüm kuzenim Rukiye'ye. Tatlım seni seviyorum.
Oy ve yorumlarını bekliyorum.
Keyifli okumalar...
27. BÖLÜM
AFET'ten
"Kenan,
Bugünde sensiz uyandım, sevgilim. Sensizliğimin kaçıncı günü, kaçıncı dakikasını, kaçıncı saniyesini yaşıyorum bilmiyorum. Yaşıyor musun, diye sorarsan, eksik yaşıyorum sevgilim. 10 yıldır eksik yaşıyorum. Bu eksikliklerimi oğullarımızla dolduruyorum. Demir'de seni görüyorum, biliyor musun? Bakışları, sinirli hali, beni deli etmesi sonra gönlümü alması aynı sen. Gülüşlerini ise Yavuz'da görüyorum. Sen sık gülmezdin ama oğlun gülmeden duramıyor. O güldüğü zaman dünyalar benim oluyor. İki oğlumuzun da sana benzemesi Allah'ın bana bir hediyesi.
ah Kenan Ah. Keşke şuan yanımızda olsan. Oğlumuzun aşık halini görsen. O kadar mutlu ki, o kadar aşık ki. Anlatamam sevgilim. Ben sana söyleyeyim birkaç güne kadar bizimki evlilik teklifini yapar. Yapsın artık. Ben torun sevmek istiyorum. Biliyorum şuan bana 'Rahat bırak çocukları Afet' diyorsun ama bırakmıyorum. Bıraktık da ne oldu? Adam 34 yaşında ve hala bekar. Ben anlamam torun istiyorum ben.
Küçük oğlumuzda aşık oldu..."
"Abla hadi kız gelmiş. Hava limanında bizi bekliyormuş."
Defterin kapağı kapattım. Dolabının en üst köşesine koydum. Çantamı alıp, odadan çıktım. Sevda kapının yanında beni bekliyordu. Ona doğru yürüdüm.
"Ay patlama geldim. Ne zaman inmiş?"
"Yeni inmişler. Hira Donatella durmuyormuş."
"Oy kuzum benim. Hadi o zaman çıkalım."
Evden çıktık. Benim arabaya bindik. Hava limanına gidiyorduk. Teyzemin torunu ve süt kardeşimin kızı gelmişti. Gülnur italyan birine gönlünü kaptırmıştı. Sonra zorda olsa evlendiler.İtalya'da yaşadığı için fazla görmezdik. Ailesini ziyarete geldiği zaman illa ki yanıma uğrardı. İzmir'den buraya gelmişti. Buradan da İtalya'ya gidecekti.
"Abla Hira büyümüştür, şimdi. Ne tatlı olmuştur."
"Olmuştur ya. Neyse şimdi bol bol severiz. Melek ne zaman gelecek? Onu da çok özledim."
"Eşiyle yıllık izinlerini alsınlar. Çeşme'ye gelecekler. Bizde oraya gideriz. Damadın da ailesi orada ya."
"Olur olur."
***
Hava limanına yaklaşınca Gülnur'u aradık. Kuzum kapıda bizi bekliyordu. Sevda arabadan inip yardım etti. İkisi de arabaya binince hava limanından ayrıldık.
"Hoş geldin kızım."
"Hoş bulduk, hala."
"Yolculuk nasıldı?" diye sordu, Sevda.
"Bu sıpayla yorucu, hala. Durmadı."
"Niye kızım. Hasta mı yoksa?"
"Yok hala. Karnı aç. Uçakta emziriyorum. Karnı doydu, göğsümle oynuyor. Bende emzirmeyi bırakınca bastı yaygarayı. Sonra sustur sustura bilirsen"
"Bebek daha o. Olur öyle şeyler."
"Biran önce büyüse keşke."
****
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNCİ (TAMAMLANDI)
Fiksi Umum'İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri? Yoksa insan büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri?' ÖZDEMİR ASAF