12.Bölüm

163 14 8
                                    

Merhabalaaar biz geldik. Multi bölüm şarkısı iyi okumalar canımcımızlar💕

*********

Eymen neden bana gülerek geliyor? Valla korkmaya başladım. İyice
yakınıma gelip aniden durdu. Elini omzuma koydu. Bi omzumdaki eline bi de Eymene baktım.

"Bugün yemeğe çıkalım" göz kırpıp gülümsedi. Kesin askılık falan düştü kafasına. Bu kadar gülmezdi yoksa.

"Imm... Yemek?" diye saçma bi soru yönelttim. Cevap olarak gözlerini sonuna kadar açtı. "Evet. Akşam yemeğe gidelim"

"Ta tamam. Kaçta gideriz?" Yanlız hala olayın şokundayım. Kolundaki -pahalı- saatine baktı."Altı yedi gibi hazır ol" diyip gitti. Tam arkamı dönüyordum ki omzumda iki el hissettim.

"Ne dedi lan?" diye soran Buğraya ve meraklı gözlerle bakan Alpere gözlerimi devirdim.

"Tam bi malsınız siz" diyip arkamı döndüm ama bu sefer de Alper durdu. "Söyle kız. Sanki söylesen ölürsün" diyip dudağını büzdü.

"Hiç!" diyip Buğra da aynı şekilde dudağını büzdü. "Uff tamam tamam anlatıcam" diyip pes ettim.

Pufa oturup sanki çok önemli bi şey anlatıcakmış gibi triplere girdim. "Yemeğe çıkıcakmışız olay bu"

İkisi aynanda "Oooo!" diye bağırınca ikisine de ölümcül bakışlarımı fırlattım. Buğra gelip bi omzuna çöktü. "Kesin bu seni seviyo bak demedi deme"

Alperde diğer omzuma çöktü. İki omzumda öldü şuan! "O değilde bu Serkan mıydı neydi. O da seni seviyo"

"Kanka talibin çıkmıyo diyorken iki talibin çıktı lan! " diyince Buğra gözlerimi devirdim. "Saçmalıyosunuz" diyip aniden kalktım. Ben kalkınca bunlar da dengesini kaybedip kafalarını birbirine vurdular.

Çok yüksek bi şekilde anırmaya başladım. İlk güldüğüme kızsalarda sonra bana katılıp gülmeye başladılar. O kadar güldüm ki karnım ağrıdı.

Gülmemiz dinince etrafıma baktım. Herkes bize dik dik bakıyodu. Boğazımı temizleyip tshirtümü düzeltim ve işime geri döndüm.

***********

Uzunca bir süreden sonra nihayet paydos vakti gelmişti. Eymenle yemeğe çıkacağımız için çıkış saatini büyük bir heyecanla beklemiştim. Heyecanımın nedenini tam olarak bilmesem de Eymenin niye beni yemeğe çağırdığını merak ettiğim için heyecanlanmıştım. Yani sanırım...

Alper ve Buğra ile kısa bir vedalaşmanın sonunda eğer sinirlenip Eymenin suratına su dökmek istersem, onun benim patronum olduğunu hatırlatmak için her zaman yanımda olduklarını söylediler .

Şuan ise otobüste omzumda uyuyan bir ilkokul çocuğuyla ineceğim durağın gelmesini bekliyordum. Çocuk 7-8 yaşlarında sarışın, pembe yanaklı ,şimdiden bütün kızları kendine hayran bırakacak kadar yakışıklı biriydi . Ve çok sevimliydi be.

İneceğim durak yaklaşınca çocuğu dürttüm . Eğer yakınlarda bi yerde inecek ise uyuyakalmasını istemezdim.

Bikaç kere dürttükten sonra maviş gözlerini açtı.

"Noldu abla?"
"Canım sen nerde ineceksin ?" Etrafına bakınıp " Az kaldı inmeme" dedi.

"Tamam uyuyakalmışsın da durağını kaçırma diye uyandırdım" diyip içten bir şekilde gülümsedim.
"Teşekkür ederim" dedi ve utangaçca kafasını cama çevirdi.

Şoför ineceğim durakta birini almak için durunca bende otobüsten indim.
Acaba benim çocuğum nasıl bir çocuk olurdu? Küçükkenden beri en çok bunu merak ederdim. Kafamı iki yana salladım. Önce kendime bir koca bulayım da çocuk sonraki aşama.

Zıt KutuplarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin