Idol // YoonSeok

Ω10

Hobbie: Hyung....

Yoongyy: Ne var Haseok?

Hobbie: Bana hala kızgın mısın?

Yoongyy: Seninle muhattap olmuyorum Hoseok.

Hobbie: Ama beni çok korkutmuştun hyung. Mecburen kaçtım :(

Yoongyy: Seninle ilk defa evde yalnız kaldık, ve bunu yapmak için çok uğraştım. Sen ne yaptın? Ben banyodan çıkana kadar aptal gibi evden kaçmışsın.

Hobbie: Özür dilerim hyung. Kendimi affettirmek için ne yapmalıyım? :'(

Yoongyy: Bilmem sen düşün o kadarını...

Hobbie: Şey...
... Immhhh

Yoongyy: Evet Hoseok?

Hobbie: Belki senin için direk dansı yapabilirim? Sana resim atmıştım hatırlıyor musun *-* Onun gibi...

Yoongyy: ;);););)
Devam et.

Hobbie: Bugün öğleden sonra 3 gibi diğerleri gidecekmiş. Ben hasta olduğumu ve senin benim yanımda durmanı istediğimi söylerim.

Yoongyy: Sonra? ;);););)

Hobbie: Saat 3.5 gibi bodrumdaki dans odasında ol ve gerisini sorma.
Bu arada o ifadeyi bir daha atma ×-×

Yoongyy: ;);););)

Hobbie: Tm...
------------------

Saat 15.35 olduğunda Yoongi yavaşça gülümsedi ve oturduğu yerden kalkıp bodruma doğru yöneldi. Ne kadar Hoseok'a belli etmesede Hoseok onu heyecanlandırıyordu.

Evde kimsenin olmadığınada emin olduktan sonra yavaşça  bodrum kapısını açtı ve karanlık odaya geçti.

Tam elini yan tarafa atıp ışığı açacaktı ki, omzuna dolanan cılız kollarla elini geri çekti ve yavaşça gülümsedi.

"Direk dansı yerine kucak dansına ne dersin hyung?" Hoseok dudaklarını Yoongi'nin kulak arkasına dayadı ve yavaşça fısıldadı.

Yoongi'nin vücudu baştan aşağıya titresede belli etmemeye çalıştı yan sırıtışını yüzüne yerleştirdi.

Arkasına dönmek yerine omzuna dolanan kollardan birini çekti ve minik bir öpücük kondurdu.

Daha sonra yine arkasına bakmadan Hoseok'un kolunu bıraktı önünde duran tek kişilik koltuğa geçti, yüzü Hoseok'a dönmüştü.

Hoseok ince transparan siyah bir gömlek giymiş altınada bacaklarını saran deri tayt giymişti. Yoongi yavaşça alt dudağını dişledi ve bacaklarını ayırıp dizini patpatladı.

"Hadi bana hünerlerini göster bebeğim."

Hoseok -utangaç- bir şekilde gülümsedi ve Yoongi'nin önüne geçti.

Yoongi sırıttı, "Ne bu masum gülümseme. Onca şeyden sonra artık kanacağımı sanma."

Hoseok'un yüzündeki gülümseme arsız bir ifadeye bürünürken arkasını dönerek Yoongi'nin kucağına oturdu ve inleyerek sürtündü.

"Acaba kimim yüzünden?"

"Hmm..." Yoongi ellerini ince belin etrafına dolayıp kendine iyice bastırırken mırıldandı.

"Bugün elimden kurtulacağını sanma, yarın yürüyemeyecek hale getireceğim seni."

"Ahh... Sa-sanırım, sanırım bunu istiyorum hyunggg..." Hoseok'ta gözleri kapalı bir şekilde mırıldandı.

"Hadi bana danstaki hünerlerini göster."

Hoseok Yoongi'nin kucağından kalkarak ellerini omzuna koydu ve yavaşça kalçasını sallamaya başladı. Ortamın havasına göre yavaş ama berirli hareketler yapıyordu.

Hareketlerini hızlandırmaya başladıktan sonra elini omzundan çekmiş, arkasını dönerek devam ediyordu.

Gelen sürtünmelerinde etkisiyle Yoongi çıldırdığını hissediyordu ve önünde oynayan dolgun kalçayı sıkıca kavradı. Kendine iyice bastırdıktan sonra Hoseok'un kulağına resmen hırladı.

"Dansı sikeyim. Şuan sadece vücudunu tatmak istiyorum." Cümlesini bitirir bitirmez kulak arkasını ısırdı ve kavradığı beli çekerek iyice kendine bastırmaya başladı.

Hoseok çaresizce inlemiş kafasını sallamıştı.

"...mghh t-tamam."

Yoongi tam elini taytın kenarına koymuş indirecekti ki yukarıdan gelen gürültüyle olduğu gibi kaldı.

"Suga hyung nerdesin? Menajer hyung seni çağırıyor."

Jimin'in sesi tüm evde yankılanmıştı.

*********

Aslında size fake atmayacaktım ama smut için erken gibi geldi. O yüzden fantazi kısmını kısa kestim.