X'in Barış olduğunu öğrendiğimden beridir uykularım kaçıyordu. Taha her ne kadar benim için Barış'la arasını düzeltmiş olsa da içi huzursuzdu. Bunu fark edebiliyordum. Barış'la olan konuşmamdan sonra Taha'yı da arayıp her şeyi anlatmıştım ona. Her zaman yanımda olduğunu söylüyordu. Öyle de olurdu zaten, bundan şüphe duymuyordum. Dediğim gibi her şeyin bir anda düzelmesini beklemiyordum. Ancak Taha'nın Barış'la olan konuşmasının içeriğini bilmemek, beni onların yan yana gelme fikrine karşı temkinli davranmaya itiyordu. Yatakta bir sağa bir sola dönerken gelen mesajla kalbim yerinden çıkacakmış gibi oldu bir an için. Barış'tandı. Gözlerimi bir an olsun kırpmadan mesajı açtım.Gönderen: Barış
'' Özledim. Hem de çokça... Cama çıksana. ''
Gözlerim fal taşı gibi açılırken yataktan atladım ve koşarak pencereye gittim. Perdeyi araladım önce. Oradaydı. Kalbim heyecanla çarparken bir mesaj daha geldi. Fakat bu defa Barış'tan değildi mesaj.
Gönderen: 0541*******
'' Barış'ın pencerenin önünde olmasına dayanamıyorum biliyor musun? ''
Kaşlarım aniden çatılırken bakışlarımı Barış'a doğru çevirdim. Onun da yüzü anında gerilmişti. Telefonunu çıkardı ve bir şeyler yapıp kulağına götürdü. Telefonum saniyesinde çalarken açtım ve kulağıma götürdüm.
'' N'oldu? Niye gerildi yüzün?''
'' Barış bana şaka falan yapmıyorsun değil mi? ''
'' Ne şakası? ''
'' Demin...'' diyecektim ki sessiz kalmam gerektiğini düşündüm. En son böyle bir şey yaşadığımda Barış girmişti hayatıma. Kafam iyiden iyiye karışırken Barış'ın sesiyle kendime geldim. '' Güzelim? ''
'' Ben seni sonra arayacağım. Git sen şimdi. Sabah okulda görüşürüz. '' dedikten sonra telefonu kapattım ve perdeyi çektim.Taha'nın numarasını tuşlayarak telefonu kulağıma götürdüm. Bu defa ondan gizlememem gerekiyordu. Fakat Barış'a anlatmak ne kadar doğruydu, bilmiyordum. Taha telefonu açtığında derin bir nefes aldım.
'' Eylem? Bir şey mi oldu? Hayırdır bu saatte? ''
'' Taha inanılmaz bir şey oldu. Birazdan sana ekran görüntüsü yollayacağım. Şok olacaksın şok! '' Bir yandan Taha'yla konuşuyor diğer yandan odanın içinde volta atıyordum. Alttan ise Barış arayıp duruyordu. Fotoğrafı Taha'ya gönderdikten sonra telefonu tekrar kulağıma götürdüm. Elim ayağıma girmiş vaziyette ortalıkta dolanırken Taha'dan ses gelmemesi iyice sinirlerimi zıplatmıştı. ''Sana diyorum salak insan tanesi! Cevap versene! ''
''Cırlama be kızım. Düşünüyorum.'' dedikten sonra devam etti. ''Bak şöyle yapalım. Ben bu numarayı bi' araştırayım. Sabah okulda detaylıca konuşuruz. Barış olayını bilen biri seninle alay ediyor olabilir. Ona da bir sorarsın kimin bildiğini. Hemen ciddiye almamak lazım.''
''Olmaz!'' dedim heyecanla. '' Barış'ın duymasını istemiyorum. Neden bilmiyorum ama duyarsa büyük sıkıntı çıkar gibi hissediyorum.'' diyerek devam ettim. Taha anladığını belirterek telefonu kapatırken yatağa tekrar uzandım. Alarmı kurduktan sonra gözlerimi kapattım. Uyuyabileceğimi sanmıyordum fakat yine de deniyordum işte.
'' Eğer bu defaki de oyun değilse, ağır sıçtın kızım... İşin iş. '' diye fısıldadım kendi kendime.
Ne yapacaktım ben?
#
Sabah Taha'yla birlikte okula geçerken dün gece mesaj atanın kim olabileceği hakkında konuşup durduk. Taha numaranın tanıdık olmadığını söylüyordu. Barış'sa dünden beri arayıp tonlarca mesaj atmıştı ama hiçbirine cevap vermemiştim. Okula gittiğim anda vereceği tepkiyi az çok tahmin edebiliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
X KİŞİSİ (TAMAMLANDI)
HumorBeni tanıyan herkes, şu hayatta tahammül edemediğim iki şeyin karanlık ve uykusuzluk olduğunu bilir. Geceleri karanlık fobim yüzünden ışıkları açık bırakarak uyurum ve kendi isteğim dışında uyandırılmaktan nefret ederim tahmin edebileceğiniz üzere...