Liza o boş gözleriyle bana bakmaya devam ediyordu.
''Biliyordun,'' dedi. En başından beri onunda farkında olup itiraf edemediği bir şeydi bu .''Biliyordun, ama biz bunu ispatlayamadık , ispatlamaya çalışmadık çünkü, her şey o kadar karmaşıktı ki gerçekler aslında düşündüğümüz kadar zor değildi.''
Boğazım düğümlenmişti konuşmak istesemde sanki sesim çıkmıyordu, hırıltı gibiydi, o hırıltılardaki saklı olan kelimelerin artık bir anlamı olmadığını biliyorduk. Zaman Kleo'nun ölümüyle bunu ispatlar gibiydi.
Bana doğru bir adım attı, attığı her adımda o kokusu burun deliklerimi yakıcak kadar keskinliğini arttırıyordu. Neden öyle olmak zorundaydı ?..
''Daha fazla konuşmanın bir anlamı yok,'' dedi bir nefes aldı ve konuşmasına devam etmek için ağzını açtı ama konuşmadı.
''Belkide, ama hâla kurtarabileceğimiz insanlar var. Bunu sende biliyorsun Liza pes etmeyecek, tatmin olana dek buna devam edecek.'' Ne anlama geldiğini hepiöiz çok iyi biliyorduk buradaki herkesin sonu gelene dek devam edecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaşıyorum..
General FictionKaranlığın ortasında nerde olduğumu bilmeden önümü bile göremeden koşuyorum belkide ölüme gidiyorum .. korkuyorum. Soğuk sislerle kaplı bir ormandayım buraya nasıl geldim bilmiyorum. Eve gitmek istiyorum,benim için hiç önemi olmayan evime.. Sırtımda...