9. Bölüm - "Seni Özleyeceğim"

67.1K 2.7K 471
                                    

Bir arkadaş şakası olduğunu düşündüm. Düşündüm... Fakat Taner gülmedi. Hatta sert bir şekilde ona baktı. "Elli yaşında bir adamla evlenip, çocuk yapamadığın için çok üzgünüm Ceyda. Evcilik oyunlarını birazcık ileride oynarsan sevinirim."

İtici bir şekilde gülümsedi ve bana döndü. "Eee bizi tanıştırmayacak mısın ?" elini uzattı, "Ben Ceyda."

Taner'e kısa bir bakış attım. Eğer tanışmam gereken birisi olsaydı, zaten kadın gelir gelmez tanıştırırdı.

"Memnun oldum," diyerek uzattığı elini görmemezlikten geldim.

"Adın mı memnun oldum?" dedi ve gülmeye başladı.

"Siz kendinizi tanıttınız ama ben size kendimi tanıtmak zorunda değilim," diyerek sert bir dille çıkıştım. Kendi tepkime şaşırmıştım. Neden birden korumacı tavır aldığımı bilmiyordum ama bu kadın bana hiç samimi gelmemişti. Buram buram tehlike kokuyordu.

Taner tavrımı örnek göstererek, "Gördün," dedi. "Eğer şu gereksiz arkadaşlarında sadece dedikodu yaptığınız masanıza gitmeyeceksen... Seni attırayım?"

Derin bir nefes aldı, "Kızma," şakacı ses tonunu tamamen kaybetmişti. "Gidiyorum." elindeki çantasını sıktığını fark ettim. Önümde rencide olmak gururunu kırmış olmalıydı. "İyi eğlenceler."

Taner zoraki bir gülümseme gönderdi. Kadın yanımızdan uzaklaşırken, yerimde huzursuzca kıpırdandım.

"Babamın karısı." gözlerini gözlerimden ayırmıyordu. "25 yaşında. Benden üç yaş küçük." eğer bir sandalyede olmasaydım, eminim ki dengemi kaybederdim. "Babamla, 19 yaşındayken evlendi." yüzünü bir gülümseme kapladı. Sinirden olduğuna eminim. "Ve babam şuan 55 yaşında."

Sertçe yutkundum. Normal bir şeyden bahsediyormuş gibi, "A-annen?" dedim çatallaşan sesimle.

Derin bir nefes aldı, "O da 3-4 yıl sonra evlendi. Onun ki en azından mantıklı bir evlilikti. Yaşıtlarında bir adamla hayatını birleştirdi."

"Sen... Bu olayların tam olarak neresindesin?"

"Hiçbir yerinde. Onlardan kendimi uzak tutmaya çalışıyorum."

"Onlarla görüşmüyor musun?"

"Annemle nadiren. Babamsa bütün ödül törenlerinde, toplantılarda karşıma çıkıyor ve bana aşkın yaşının olmadığı hakkında binlerce şey anlatıyor."

Bakışlarım istemsizce, Ceyda'nın gittiği masaya kaydı. Bizden oldukça uzaktaydı ama masadakilerin gözlerinin bize kaydığını hissedebiliyordum. "Taner, belki de gerçekten aşktır? 5 yıl olmuş. Arada bir bağ yoksa, nasıl yaşayabilirlerdi ki?"

"Para," diyerek omuz silkti, "Ceyda, parayla solunum yapan bir kadın. Orhan Çamlı ise, gözü kör bir adam."

Orhan Çamlı...

Adını duyunca duraksadım. Bütün rengim attı. Masadaki ellerim kucağıma düştü.

"Kimin davetlisisiniz?"

"Gelin tarafı."

"Bende erkek tarafı," diyerek esprime katıldı.

"Aaa! Ne güzel! Akraba oluyoruz. Ben Arzum. Gerçekten çok teşekkür ederim, size minnettarım."

"Bende Orhan Çamlı. Önemli değil, Arzum. Senin yaşlarında bir oğlum var. Biraz sağduyulu olmaktan zarar gelmez."

Aman Allah'ım. Orhan Çamlı oğlu yaşında bir kızla evliydi, oğlu yaşındaki bana bir iyilik yapıp, davete girmememe yardımcı olmuştu ve oğluyla birlikte olmuştum.

Son Nefeste (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin