"Kestik! Sahne tamam çocuklar, iyi iş başardınız."Baekhyun, megafondan gelen sesle irkildi ve oturduğu koltuktan kalkıp eğilerek selam verdi. Çekimlerin üçüncü günüydü. Normalde Baekhyun'un bu hafta neredeyse hiç denilecek kadar az çekimi vardı. Ama Park Chanyeol'ün rahatsızlığı sebebiyle çekimlere ortadan başladılar. İşte Baekhyun'un bir kez daha pişman olduğu nokta burasıydı.
O zahmetli gecenin ardından beş gün geçmişti. Chanyeol'ün alkol zehirlenmesinden üç gün hastanede yattığını öğrendiğinde Baekhyun başının belaya girmemesi için şansına çokça dua etmişti. Ama şalgamla biranın birleşince zehir etkisi yaptığını nereden bilebilirdi ki? Üstelik içkilerin de hepsinin aynı oranda olduğunu zannediyordu. Bir de settekilerin ve Jongdae'nin söylediğine göre Chanyeol'ün, adını bile anımsayamadığı alkol hastalığı vardı.
Her neyse, sonuçta ölmemişti ya. Hem Baekhyun'un sayesinde beş gün tatil yapmıştı işte.
O akşam ki yemekte Chanyeol'ü içmeye zorlayanlar, içtiğinin vişne suyu (!) olduğundan habersiz kendilerini suçluyorlardı. Bu yüzden Baekhyun'luk sorun yoktu. Şimdilik.
'Ama ya içtiği şeyin vişne suyu olmadığını fark ettilerse?'
'Fark etselerdi çoktan garsonlardan durumu öğrenirlerdi, öyle değil mi?'
Baekhyun gecelerdir kavga ettiği iç sesiyle yeniden tartışmaya girmişti. Uyutulduğunu ve en az iki hafta çekimlere gelemeyeceğini söylediklerinde içi biraz daha rahattı. Ama Jongdae, Chanyeol'ün bugün öğleden sonra çekimlere katılacağını duyurmuştu. Madem bu kadar kolay toparlayabiliyordu, neden abartılı şeyler söyleyerek onu korkutmuşlardı ki?"Öğleden sonra ki çekimler avukatlık bürosunda Baekhyun. Chanyeol ve Sehun'la olan sahneler çekilecek."Minseok, Baekhyun'u bilgilendirirken dalgın olduğunu fark etti. Baekhyun'un, Chanyeol'ün adını duymasıyla ürktüğünü gördü. "Bir sorun mu var?" dedi dürterek.
"Hayır. Yok bir sorun." Gülümseyerek yanıtlamıştı ama tuhaf hissediyordu. O gece sarhoş haliyle yakasına yapışıp söylediklerini hatırladı.
**"Seni bu diziden göndereceğim. Benimle başa çıkabileceğini mi zannediyorsun?" Chanyeol kelimeleri sarhoş sesiyle dizerken Baekhyun kollarını ittirmeye çalışıyordu. "Kurnaz tilki... Seni hiçbir zaman sevmeyeceğim, anladın mı? Amacına ulaşamayacaksın!" **
Amaç? Ne demek istemişti? Kullandığı kelimenin -sevmek- anlamı neydi? Baekhyun'un bir amacı yoktu. Sadece onu kolay lokma zannetmesini engellemek için biraz uğraşmıştı. Neden gerçek bir bebek gibi ciddiye alıp korkmuştu ki?"Beni tetikleyemeyeceksin. Onun gibi..."
Tetiklemek? Gerçekten her şeyi ciddiye alıp kafasına epeyce takmış görünüyordu. Baekhyun buna sadece gülüp geçmeyi tercih etti. Peki ya 'O'ndan kastı neydi? 'Onun gibi...' 'Onun gibi...' 'Onun gibi...'Her neyse bu aptal şey beni ilgilendirmez. Kendi içini rahatlattı Baekhyun. Biraz sonra Chanyeol ve Sehun'la olan çekimler için avukatlık bürosuna doğru yola çıktılar.
***
"Herkese merhaba!" Chanyeol ve menajeri Jongdae çekim yerine neşeyle geldiler. Ekiptekilere eğilip selam verdikten sonra yönetmen Do'nun yanına gittiler. Yönetmenin birkaç bilgilendirmesi sonunda, Jongdae arabada senaryoyu unuttuğunu ve hemen getireceğini söyleyip dışarı çıktı.
"Merhaba ben Park Wang Eun. Nasıl yardımcı olabilirim? Merhaba ben Park Wang Eun. Merhaba ben Park Wang Eun..."
Chanyeol ekiptekilere göz atarken menajeriyle senaryo çalışan Baekhyun'u farketti. Karşılarındaki koltuğa oturup izlemeye başladı. İzlerken yüzü sinsi bir şekilde gülümsüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kill A Person Or Love A Person ||chanbaek
Fiksi PenggemarPark Chanyeol ve Byun Baekhyun; son zamanların en çok parlayan televizyon yıldızları. İkisi de birbirinden habersiz aynı dizi projesine imza atar ve daha ilk günden birbirlerini hiç sevmezlerse ne olur? Hiçbir şey? Byun Baekhyun da bir sorun olmay...