Multimedyada Turgay Doktor
Yiğit "Demek o kızla aynı okulda, aynı dönemlerde okuduk." diye geçirdi içinden. Eğer öyleyse o kız ona yardımcı olabilir. diye umutla düşünmeye devam eden Yiğit yatağında oturmuş,bacaklarını kendine doğru çekip alnını dizlerine dayamıştı. Kollarınıysa dizlerine sarıp kendini kucaklamıştı. Kendi kendine acaba öyle mi yapsam, acaba böyle mi yapsam diye düşünürken ileri geri sallanıyordu ve içeri girenleri son anda fark edip bu sallanışına bir son vermişti.
Uzun bir aradan sonra doktor kılıklıların üçü bir aradaydı yine.
"Yine ne var?" diye göz deviren Yiğit'e Adem Doktor çarpık bir gülümsemeyle karşılık vermişti.
"Seni görmeye geldik Enes. Nasılsın daha iyi hissediyor musun kendini?"
Yiğit şu Adem denen herifin ağzının payını vermek için ağzını aralamıştı ama son anda vaz geçip "İyi." diye geçiştirdi.
"Bu güzel." diye söze giren hafif çekik gözlü, esmer doktor gülümsemese de sanki alttan alttan gülüyormuş gibi yarı kıvrık tuttuğu dudaklarını birbirine bastırıp,
"Peki son görüşmemizden bu yana ki hiç de hoş olmayan şeyler yaşamıştık, yanılsamalar yaşıyor musun?"
Yiğit kafasını önüne eğerek kendini dizginlemeye çalışıyordu. Ters bir cevap vermek istemiyordu. Onların suyuna gidip onların hiç beklemediği bir anda buradan kaçmalıydı. Kaçmalı ve bu şebekenin yakalanmasını sağlamalıydı. Hastane adı altında farklı şeyler yapan bu düzenbazları içeriye attırmalıydı.
Yiğit'in dudaklarında sinsi bir gülümsemeyle kafasını yerden kaldırdı ve hayır dedi.
"Güzel. Peki bize ismini söyleyebilir misin?" diye söze giren bu sefer Ebru Doktor olmuştu.
Yiğit dişlerini sıkıp kendini sakinleştirmeye çalışarak Ebru Doktorun gözlerinin içine baktı. Ebru denen kadının gözlerindeki mesafeyi Yiğit oturduğu yerden görebiliyordu. Bu Ebru kendini muhtemelen diğerlerinden daha üstün görüyordu. Ama ne yazık ki o değil Adem idi başları. Yiğit hem onların suyuna gitmek istiyordu hem de onlardan intikam almak, onları alt etmek istiyordu.
Yiğit tam da bu amaçla gözlerini Ebru Doktordan çekip Adem Doktor'a çevirdi.
"Bakın anlıyorum sizi. Siz.." diyerek elini ters çevirip onları işaret etti ve " Siz benim Enes olduğumu iddia yani daha doğrusu Enes olduğumu söylüyorsunuz. Bense Yiğit olduğumu. Lütfen bana da hak verin. Yiğit olduğumu düşünürken nasıl Enes olduğuma inanabilirim?"
Adem Doktor başını ona hak verircesine salladığında Yiğit kafasındaki plana sadık kalarak hem de onları uğraştırmayı da ihmal etmeyerek " Beni ailemden biriyle konuşturun. Bana onların resmini gösterin. Daha önce de söylemiştim ama, herhangi gelişme olmadı."
"Haklısın Enes. Sen de haklısın. Ailenden onlarla çekilmiş resimlerini istedik ama henüz müspet bir haber alamadık. Sana kızgınlar. Hem de çok kızgınlar Enes. Onlara da hak vermelisin. Bu tür hastalıkları kabullenmek kolay olmuyor. Hele ki senin durumunda olduğu gibi toplum tarafından hoş karşılanmayan şeyler yapan birinin hasta olduğunu kabul etmekte zorlanabiliyor aileler. Çünkü kızgınlıkları, sevgilerinden daha baskın çıkıyor. Hasta dahi olsa yaptığı şeyi kabullenemiyorlar. Sizin durumunuzda olduğu gibi çocuklarını görmezden gelebiliyorlar. Sanki yok sayarlarsa yaşadıkları şeyden kurtulabilecekler gibi. "
Doktor Adem biraz soluklanarak Yiğit'in anlattıklarını düşünmesine izin verdi ve "Anlıyor musun beni Enes?" diye sordu.
Yiğit başını önüne eğerek ne cevap vereceğini düşündü. Sonunda kendilerini doktor olarak tanıtan bu üçlüyü daha fazla bekletmemek adına "Anlıyorum. "dedi. " Ama siz de beni anlayın lütfen. Kanıta ihtiyacım var. En azından diplomamı getirin bari. "
"Merak etme Enes. İlgili bölümden mezun olduğuna dair okulundan belge alabiliriz. Diplomanı takdir edersin ki ailenden almamız gerekiyor. Yani ailenin bize yardımcı olmayı kabul etmesi lazım önce. " diyerek onu teskin etmeye çalışan Turgay Doktora yalandan gülümserken gözleri sinirden dolan Yiğit bu durumun lehine olduğunu düşünerek rol yapmaya devam etti. Sanki ailesi onu istemiyor diye üzülüyormuş izlenimi vermesine dolan gözleri yardımcı olmuştu. Gözlerini kapatıp açan Yiğit gözünden bir damla yaş süzülmesini sağlayarak dudağını ısırdı.
"Onları ikna edin. Ailemle konuşmazsam Enes olduğuma nasıl ikna olabilirim?"
"Haklısın Enes. Merak etme lütfen. " Adem Doktor bakışlarını Turgay'a yani meslektaşına, yani rol arkadaşına çevirerek devam etti.
"En kısa zamanda sana aile fotoğraflarını getireceğiz. Ve en azından ailenden bir kişiyle görüşmeni sağlayacağız."
Adem Doktora teşekkür ederim, diye cevap veren Yiğit artık ne yapması gerektiğine karar vermişti. Onlara inanmaya başlamış gibi davranacak, mümkün olduğunca ilaçlarını içiyormuş gibi yapıp o kafa uyuşturucuları içmemeye çalışacak ve hemşire kızla arasını iyi tutarak onunda yardımıyla buradan kaçacaktı.
Nedense içinden bir ses o kızın ona yardımcı olacağını söylüyordu. Aynı okulda okumuş olmalarından dolayı kendini ona yakın hissettiği için belki öyle düşünüyordu ama bir şekilde birilerinden yardım almalıydı ve yardım alacağı kişinin hemşire kız olmasında şimdilik bir sakınca görmüyordu Yiğit. Zaman ne gösterir bilmiyordu ama şimdilik planı bu şekildeydi. Belki zamanla hemşire kızın yerine başka biri alırdı ama planı genel plan buydu..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PSİKOTİK(Tamamlandı)
Mystery / ThrillerYiğit 28 yaşında bir muhasebecidir. Bir gün kendini bir ameliyathane de bir sedyenin üzerine bağlanmış halde bulur. Saşkındır ve aklında bin bir türlü soru vardır. Bu soruların cevabını bulması uzun sürmez. O 28 yaşında bir öğretmendir ve öğrencisi...