İyi okumalar;
"Gercek mutIuIuk maI ve muIke sahip oImak iIe degiI, akiI ve erdeme sahip oImak iIe mumkundur."
Sabah yüzüme güneşin eşsizce aydınlatması sayesinde uyanabilmistim. Bugünün güzel geçmesini ve bir sakarlık tabikide sakar biri değilim sadece ufacık yaramazlıklarim yüzünden Allah tarafından cezalandırılıyor olabilirim ay tövbe tövbe sabah sabah yine ne saçmalıyorsam neyse yataktan kalkıp günlük rutin işlerimi önce halletmeli sonrada valizimi toplamalıydim.
Bugün Türkiye 'ye dönüyordum çünkü okul bitmişti ve çalışmam için amcam beni yanına çağırıyordu, tabi bu kesin yengemin planıydi çünkü anne ve babamın vasiyetinden sonra yengem ve amcam beni yanlarına almıştı. Yengem ne kadar annem gibi olamasada bana annesizligi asla yaşatmadi, kendi çocuklarından daha çok severdi beni ah ne kadar özledim yengemin annem gibi kokan o mis kokusunu kaç yıldır uzaktaydik ve hepsi burnumda tüter olmuştu.
Günlük rutin işlerimi hallederken giyeceğim kıyafetleri çıkarmıştım. Bunu söylemeli miyim? Neyse söyleyeyim o zaman siyah dizde biten dantelli eteğimi üzerimede beyaz baskılı tişörtümü giyebilmistim. Kemerimde belimdeki yerini almıştı, beyaz spor ayakkabımida ayağıma gecirecekken telefonumun calmasiyla elimde ayakkabım sekerek komidinin üstündeki telefonumu alıp kimin aradığına bakmadan açtım."Kankaa çok özledim seni ne zaman geliyorsun? Keşke seninle dönseydim durumları biliyosun erken dönmem gerekti ve döndüm."dedi telefondaki şahıs. Ah bu kızın enerjisinden bende istiyorum diyemeyeceğim çünkü ikimizde aynı enerjiye sahip insanlarız. Duru'nun sabah sabah başımı şişireceginden konuşmak yerine sadece onu dinlemeyi tercih ettim. Şimdi diceksiniz ki Duru kim? Hemen anlatayım o zaman kendisi benim küçüklük arkadaşım, ailemi kaybettikten sonra Duru ile okumak için Hollanda'ya gelmiştik ama burayı mahfettik çünkü ne zaman yaramazlık yapsak ceza üstüne ceza yerdik. Üstelik alçak müdürüm sırf Üniversitedeki arkadaşları rahatsız ediyoruz diye amcama şikayet ederdi tabi amcamın kesin emri bizden her hareketimizden haberdar olmasıydı. Öyle böyle beş yılı devirmistik.
Şimdi diceksiniz ki üniversite dört yıl nasıl beş yıl oluyor bi senemiz boşa gitmişti çünkü kaçamak yapardık ve amcamın oğlu Meriç bizi her defasında yakalardi. Sınavlarada girmeyince malesef tekrar okumak zorunda kalmıştık. Telefonu tamamiyle unutur olmuştum yahu hemen Duru 'ya cevap verecekken odamın kapısı tıklanmisti."Kanka orda mısın? Sana diyorum öldün mü kız cevap versene be? Ayol bu dilini yuttu bensiz konuşsana kızım sana anlattıklarımı dinlemedin dimi? Seni cadoloz hayın şırfıntı konuşsana ya!" Diye cırlıyordu Durucum. Ve bir yandanda kapımın önünde bağıran bir adet Meriç.
"Defne çık artık şu odadan! Senin yüzünden holdingte toplantım var geç kalacağım hadisene!" Dedi çok saygılı sevgili hoşgörülü Meriçcim. Telefona geri dönüp Duru'ya kapatmam gerektiğini sonra arayacağımi söyleyip kapadım bir elimde ayakkabım düşme tehlikesi geçirerek seke seke kapıya ulaşmıştım. Kapıyı açar açmaz Meric 'in bir adet sinirli yüz hatlarıyla karşılaşır olmuştum. Beni ilk tepeden tırnaklarıma yani ayaklarıma kadar süzüp herzamanki hareketi göz devirme işleminden yaptı artık adama naptiysam her sabah benimle aynı dramı yaşıyor hadi onuda geçtim şu beş yıl bana göz devirerek geçirdi bian gözleri çıkacak sanıp doktora bile gitmeye teşrif etmiştim ama gitmemişti ehuehuehu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM PSİKOPAT MAFYAM(DÜZENLENİYOR)
ChickLitBazen Ufak Bir Mucize Olsun İsteriz Ama Mucizeler Sadece Masallardan İbaretti Gerçek Hayatta Pek Mümkün Olmazdı Zengin Bir Ailenin Kızı Olsada Ailesini Kaybettikten Sonra Tüm Enerjisini Kaybetmişti Defne. Onun için Para Veya Mal Mülk Sahibi Olmak Ö...