GİZLİ KASA

1.4K 52 21
                                    

---İYİ OKUMALAR---

1Yil Sonra;

Uzun uzun baktı etrafına adam buraya gelmeyeli tam bir yıl olmuştu. Gözlerini kapatıp açtı. Hala dün gibi hatırladığı birçok anısı vardı bu evde. Evi baştan aşağı süzdü kızını karısı ile bu evde büyütmek istiyordu adam. Kızı demişken bir yıl önce olanları hatırladı.

1Yil Önce;

Fırat son kararını herkese söylemiş ve kimsenin itiraz etmemesini buyurmuştu. Buğra ile Meyra da bunu kabul etmiş ve kendi sütü ile emzirmeye karar vermişti. Bundan sonra bir oğlu ve bir kızı olduğunu dile getirmişti. Buğra ile Fırat kızın velayeti için çok uğraşmış ve Yağmur 'un velayetini sonunda Buğra almıştı. Bunun üzerine son kez kızını öpmüş ve Defne ile seçtiği bütün oyuncak, giysileri Meyra 'nin evine taşımışlardi. Bütün herşey yerli yerinde olmuştu. Kızı da annesiz babasız büyümicekti en çokta bu mutlu ediyordu Fırat 'ı. Hergün karısının mezarına çiçekler ile gidiyordu. Böylece bir ayı geçmiş gitmişti Fırat 'in. Bir karar verme zamanı gelmişti. Gitmeliydi burdan kızından uzak bir yere. Kararını verir vermez hazırlıklara koyuldu. Karısı ile yattığı odayı kimseye toplattirmiyordu. Bütün giysilerini valize doldurdu. Defne 'nin kıyafetlerini de valize koydu. Her gece karısının giysilerine sarılıp durmadan ağlıyordu Fırat. Bütün giysileri valize koyup odaya son bir bakış attı. Onu salonda bekleyen Sedat valizleri alıp arabaya götürdü. Fırat da bütün fotoğrafları, albümleri toplayıp evden ayrıldı. Son kez evine baktı ve arabaya bindi. Gidecekleri yeri kimse bilmiyordu. Ortadan kaybolacak ve kimsenin haberi olmicakti. Sedat 'ı da yanında ne kadar istemesede Sedat itiraz edip onunla gelmek istemişti. Meriç 'ten başka kimse onun gideceğini bilmiyordu. Sevdiği kadının mezarlığınin önünde durunca arabadan indi. Karısının mezarının olduğu yere yürümeye başladı. Son kez mezarına güller ile gelmişti. Karısının mezarının olduğu yere gelince eğilip elindeki kırmızı çiçekleri toprağının oraya koydu. Gözleri ağlamaya meyilliymiş gibi aktikca aktı. Gözyaşları karısının toprağını ıslatıyordu. Yüreğindeki kor ateş tekrardan alev almıştı. Gözlerini sıkıca kapatıp biraz bekledi Fırat.
Gözyaşları birbir damlalar halinde akmaya devam ediyordu. Gözlerini açıp toprağı avuçlarının arasına alıp sıkmaya başladı.

"Seni çok özledim sevdiğim, sen bunu haketmedin. Ne sen ne ben daha doğrusu biz bunu haketmedik. Sensizlik zor geliyor bana, nefesim her defasında daralıyor. Şu toprak bile elimde can çekişiyor. İşte bu toprak gibi benim kalbimde sen olmadığın için can çekişiyor. Unutamıyorum senin gözlerimin önündeki hallerini unutamıyorum. Kafamı yastığa koyar koymaz aklıma sen geliyorsun be Defne. Uyuyamıyorum sevdiğim gecelerim sen olmayınca bana haram olmuş bir vaziyette. Kızımızı soracak olursan o iyi hemde çok iyi mutlu da. Biliyorum bana kızıyorsun ama sakın bana kızma sevdiğim ben kızımıza babalık yapamam. Gidiyorum sevdiğim herşeyden uzak biryere gidiyorum. Ama seni bıraktığım falan yok senin hayalinle birlikte gidiyorum. Yani yanımda seni de götürüyorum. Beni sakın unutma. Senin beni alacağın günü bekliyorum. Lütfen beni çok bekletme olur mu? Şimdi gidiyorum ama geri gelicem sevdiğim kendine iyi bak hoşçakal."

Fırat son sözlerini söyleyip oturduğu yerden kalktı. Son kez karısının mezarına bakıp oracıktan ayrıldı. Gözündeki yaşlar kurumuş bir vaziyette arabanın oraya ilerledi. Sedat, Fırat 'in geldiğini görünce yaslandigi arabanın önünden ayrıldı. Fırat arabanın arka kapısını açıp içeri girdi. Sedat 'da ön koltuğa geçip arabayı çalıştırdı.

BENİM PSİKOPAT MAFYAM(DÜZENLENİYOR) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin