SESSIZ KIZ

KONUSMA

Medya GÜL

Barutla alisveris mağazasından çıkıp, arabaya doğru yürümeye başladık.

Benimle ne konuşabilir ki . Arabaya gelip kilidi açtı direk arabaya binip yola koyulduk. Arabaya okadar odaklı bakıyordu ki sanki ameliyat ediyordu. Gulesim geldi.

Bana bakip onunune dönünce oda güldü , sonra bana bakmadan

" ne oldu ? Komik olan ne ? "

dedi gülerek . Kafamı sallayıp boşver dercesine elimi salladim. Geldiğimizde arabayı durdurup geldiğimiz yere baktım. Güzel , sakin , huzurlu bir yerdi. Kimse yoktu. Burayı nasıl buldu acaba? Ona baktığımda bana bakip gülümsedi.

Kafamı eğip uçurumun kenarına geldim. Şimdi kendimi burdan atsam kimin umrunda olurum. Biraz daha yaklaşıp kollarimi açtım. Derin nefes alıp o ani yaşamak istedim.

Uçurumun kenarında icimde kopan çığlıkları sesleri duyurmak istedim. Hayata kustugum o anları bağırıp söylemek istedim. Ne ara okadar uçurumun kenarına yaklastigimin farkında bile değildim. Barut

" Gul !"

Diye bağırıp arkamdan sarılıp beni kenara çekti.

" napiyorsun lan sen ! Okadar kıyıya niye yaklasiyorsun ..! Ölmek mi istiyorsun !"

Diyince gözümden yaşlar gelmeye başladı . Evet ölmek istiyorum. Asim abim yok , sigincagim liman yok benim yasamam için bir neden yok.

Aglamam siddetlenince barut bana sıkıca sarıldı. Oylece yerde oturuyorduk. Elini alıp saçlarımı oksamaya başladı. Bu hareketi beni rahatlatmisti. Korkuyordum. Birine kapılmak istemiyordum.

Bu duygular bana çok yabancı.

" ağlama. Sen aglayinca canım yaniyor. Seni ağlatan neyse konuş anlat susma.."

üzgün bir sesle söyleyince napicagimi bilemedim. Ama konusmaya niyetim yoktu. Daha barut kim onu bile bilmiyorum.

Geri çekilip telefona yazmaya başladım .

' Ben daha seni tanımıyorum. Sen bana niye bukadar yakın davraniyorsun.'

Alıp eline uzattım. Alip okumaya basliyinca yüzündeki kaslar gerilmeye başladığını gördüm. Sinirlenmisti. Neden doğruları söyledim diyemi?

Bana bakip boğazını temizledi. Ve duymak istediğim şeyleri soyledi.

" Benim ismimi biliyorsun zaten ben Barut altinak "

yuh o dünyanın her yerinde şirketi olan altinaklardan mi?. Ben şaşırmış ona bakarken gülüp bana baktı.

" Evet zengin bir ailem var, aman ne aile! Onlar benim umrumda değil, asla da olamazlar! Benim geçmişim hakkında bileceğin tek şey var o da babamin benim hayatimi bir hic ugruna feda etmesi. !kumar!... Ben daha 18 yaşında iken babam kumar bağımlısı olmuştu, nerdeyse her gece sabaha kadar kumar oynar bizim hakkımızı kumar da harcar ve içmiş bir şekilde eve gelirdi....Her gece annemle babam kavga ederdi. Böyle 3 yıl falan geçti artık batmaya gelmiştik babamı tefeciler alikoymustu. Annem her gün ağlardi ve benim yapacagim birsey olmazdi. Artik bu durumdan kurtulmak eski hayatimiza donmek icin bir gece o kumar yapilan binanin oraya gittim...Babami kurtarip eski gunlerimize donmek icin... Babami buldugum da yaraliydi baya dovmuslerdi...."

Derin bir nefes alirken barutun ne kadar zor bir hayat yasadigini fark ettim.

" Babami ordan almam icin bir sart koydular... Benim onlara kotu islerde yardim etmemi ve her turlu pis islerini yapmami sundular... Babam icin kabul ettim. Belki babam beni kurtarir sonra diye ama gelmedi..."
" Orda hayatta kalmamin ve kurtulmamin tek bir sebebi var o da asimin bana yol gostermesiydi...(gozunden akan yasi silip devam etti.)O yuzden onlar benim ailem değil. , sicilim belki temiz değil ama ben sadece bana kötü davrananlara kötüyum... Korkma benden "bunları söylerken gözleri dolmuştu.

gozlerimin doldugundan dolayı kafamı egdim. Zor bir hayat olmuş onun için... Aynı benim gibi yaralı... Elimi tutup

" sen çok saf, temiz birisin. Seni gördüğüm an seninde benim gibi kimsesiz, yaralı , sevgiye muhtaç olduğunu gördüm. Ben seninle yaşıyorum. Sana da saçma gelcek biliyorum ama ben seni görmeden bir günüm geçmiyordu. Seni korumak için bazen sabaha kadar bekliyordum. "

bana bunları söylerken bir insanın birine değer verdiğini hissetmesini suan yaşıyordum. Kelimelerle anlatilmazdi...

Elimdeki elini alıp yüzüme koyup oksamaya başladı . Kafamı eğip nerden buraya kadar geldik bilmiyorum. Daha 2 ay once kimse yok sadece asim abim var derken bana değer veren iki kişi çıktı. Şanslımiyim bilmiyorum. Bildiğim tek şey kaderimin değiştiği.

" Seni de anlıyorum. Güvenmek istemiyorsun. Yaşadıkların sana çok zarar verdi ama bunu senle aşicaz inan bana sana tatmadigin o guzel duygulari guzel bir sekilde yaşatcam. "

gozumden yas akmaya basliyinca eliyle goz yaslarimi sildi. Gozlerimin icine sefkatle bakarak gulumsedi.

Kafami dinlemem gerekiyor, ama önce intikamimi alcam. Telefona intikam için plan yapmamız gerekiyor yazıp uzattım.

" Hayır sen karismicaksin , çok tehlikeli o şerefsiz murat sana zarar verirse bu dünya ' yi ona dar ederim." Sinirlenmisti.

Beni önemsediğini görüyorum ama benim elimden bisey gelmiyor tüm duygular bana çok yabancı. Kafamı olumsuz anlamda sallayıp kendimi işaret ettim.

" Gül anlamiyormusun ! Gelmiceksin ben onun işini halletcem sana zarar gelsin istemiyorum."

Diyince ayağa kalktım ve ona sinirli baktım. Bana yaklaşınca ondan uzaklaştım. Once şaşırsada sonra kolumdan tutup yakinlasti. Aramızda on santim kala durup gözlerime baktı.

Kararlı oldugumu görünce 'of' diyip çekildi.

" çok inatcisin! Ama ben daha inatciyim. Benim kurallarimla hareket etceksin, anladinmi?"

Elimden bisey gelmeyeceğini ve inadı uzatmamak için kafamı salladim. Tabiki onu dinlemicektim. Sadece planı ogrencem o Murat denen pisliği bulunca bitcek herşey.

" Benim evime gidip planı orda konuşuruz. Sakın yanlış anlama sadece planı konuscaz GÜL "

Benim ne zaman ne dicegimi çok iyi bildiği belli oluyor. Gerçekten şaşırmıştım. Ama farkettirmedim. Arkamı dönüp arabaya doğru yürümeye başladım. Barut ise bu halime gülüyordu .

Hatam varsa görmezden gelin , ilk kitabın heycani. Iyi okumalar GULBAR sevenleri 😊😍😙